"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan tespiti ile kamulaştıılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, sonucunda, temyiz dilekçeslerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 192 ada 32 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin belirlenmesinde, dilekçelerinde belirttikleri emsal parsellerin değerlerinin, benzer nitelikteki taşınmazlar hakkında açılmış başka davalarda düzenlenmiş olan bilirkişi raporlarının nazara alınarak değer tespiti yapılmasını, taktir ve tespit olunan kamulaştırma bedelinin davalı adına depo edilmesini, eldeki dava 4 aylık sürede sonuçlandırılmadığından, 4 aylık sürenin bitim tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı idareye yükletilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 01.11.2019 tarihli ve 2017/178 Esas, 2019/2866 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizin 13.04.2021tarihli ve 2020/2769 Esas, 2021/5409 Karar sayılı bozma ilâmı ile dosya içindeki 26.03.2018 tarihli bilirkişi raporunda arazi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci bendinin (f) fıkrası uyarınca gelir metodu esas alınarak usul ve Kanuna uygun olarak metrekare fiyatı belirlediği gözetilmeksizin ve raporun geçersizliğine de karar verilmediği halde 05.11.2018 tarihli ek bilirkişi rapora göre karar verilmesinin doğru olmadığı, dava konusu taşınmazın konumu, 26.03.2018 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen özellikleri dikkate alındığında; tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilen objektif değer arttırıcı unsurun %70 oranında uygulanması, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi ve kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesine karar verilmesi gerektiği gerekçeleri ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamı gereğince inceleme ve işlem yapılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda eksik ve hatalı inceleme yapıldığını, objektif artırıcı unsurun düşük, kapitalizasyon faizi oranının yüksek alınmak suretiyle metrekare birim fiyatının bitişik parsellere nazaran çok daha düşük belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasın istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırma bedellerinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak ve bozma ilamı gereğince %70 objektif artırıcı unsur uygulanmak suretiyle değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
25.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.