"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
KARAR : Kabul
Taraflar arasında görülen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece yeniden yapılan yargılama sonucunda; direnme kararı verilerek ilk karadaki gibi davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmiş, dosya Dairemizce Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiş, Hukuk Genel Kurulu yaptığı değerlendirmede, kararın usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı ve yeni hüküm niteliğinde olduğunu belirterek, dosyayı Dairemize göndermiş olmakla Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Erzurum ili, Yakutiye ilçesi, Dumlu Mahallesi 127 parselden ifraz 1799 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; idarenin kıymet takdir raporunda belirlediği bedelin piyasa rayicinin çok altında olduğunu, TEDAŞ tarafından aynı parsele karşı daha önce açılan davada arsa olarak nitelendirilen taşınmaza 30 TL/m² değeri belirlendiğini belirterek taşınmazın gerçek değerininin belirlenmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 06.01.2015 tarihli ve 2014/456 Esas, 2015/3 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmaza arazi olarak değer biçilmesinin doğru olmadığı, taşınmazın arsa vasıflı olduğu, aynı taşınmaza ilişkin daha önce başka idare tarafından açılan kamulaştırma bedeli tespit davasında 2013 yılı itibarıyla 30 TL/m² değer tespit edildiği ve bu değerin Dairemiz denetiminden geçtiği, taşınmazdan geçen enerji nakil hattının değere etkisinin hesaplamada dikkate alınması gerektiği, idare lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Kısmen Uyularak Verilen Karar
1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen dosyasında; ara kararla dava konusu taşınmazın arsa olduğuna ilişkin bozma ilâmının ilk bendine direnilmiş, diğer bozma bentlerine uyulmuş, akabinde devam eden yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
2. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
3. Dairemizce direnme kararının değerlendirilmesi için dosya Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiş, Hukuk Genel Kurulu yaptığı değerlendirmede, kararın usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı ve yeni hüküm niteliğinde olduğunu belirterek, dosyayı esasına dair temyiz itirazlarının incelenmesi için Dairemize göndermiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; hükme esas alınan raporun hüküm kurmaya uygun olmadığını, taşınmaza ziraat mühendislerinden oluşan heyetle arsa olarak değer biçildiğini ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; kamulaştırma bedelinin eksik hesaplandığını ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare lehine terkini hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 15 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dairemiz bozma ilâmına direnildiği belirtilmiş ise de mahkemece arsa olarak değer biçen rapor hükme esas alınmıştır. Ancak; bu rapor usulüne uygun oluşturulmamış bilirkişi kurulunca düzenlendiğinden ve yasal yeterliliğe sahip olmadığından hüküm kurmaya elverişli değildir.
Bu durumda; dava konusu taşınmazın vasfının arsa olduğu gözetilerek taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkân tanınması, lüzumu hâlinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, 2942 sayılı Kanun’un 15 inci maddesine uygun oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerekmektedir.
3. Dava konusu taşınmaz üzerinden geçen ve Erzurum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/513 Esas, 2104/281 Karar sayılı, Dairemiz denetiminden geçen dosyada dava konusu yapılan enerji nakil hattının taşınmazda oluşturduğu değer düşüklüğünün taşınmazın bedelinden indirilerek, sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
4. Kabule göre de; kamulaştırmadan arta kalan bölümün yüzölçümü, konumu ve bilirkişi kurulunca tespit edilecek özelliklerine göre değer azalışı olup olamayacağı değerlendirilip değer azalışı olması hâlinde kamulaştırma bedeline eklenmesi gerektiği değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
07.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.