"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tahsili istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davalarda yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davalılar ... ve TOKİ yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... Sanayi Başkanlığı yönünden ise asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... Sanayi Başkanlığı ve ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı ... Sanayi Sanayi Başkanlığı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece temyiz dilekçesi süresinde olmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
Davalı ... Sanayi Başkanlığı tarafından Dairece verilen karardaki maddi hatanın düzeltilmesi istenilmiş olmakla; maddi hata talepli dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Yapılan incelemede; davalı ... Sanayi Başkanlığının temyiz dilekçesinin süresinde olduğu bu kez yapılan incelemede anlaşıldığından, davalı vekilinin bu yöne ilişkin maddi hatanın düzeltilmesi isteminin kabulü ile Dairemizin 24.10.2022 tarihli ve 2022/5858 Esas, 2022/14525 Karar sayılı temyiz dilekçesinin reddine ilişkin ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan değerlendirmede;
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... Sanayi Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Davacılardan ... ile ... dışındaki davacıların paylarına düşen miktarların Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kaldığı anlaşılmakla, adı geçenler dışındaki davacılar yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı idare vekilinin davacılar ... ile ... payları yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili asıl ve birleştirilen davaların dava dilekçelerinde; müvekkillerinin murisi ...’nun dava konusu İstanbul ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 7572 ada 12 parsel sayılı taşınmazda hissedar olduğunu, söz konusu taşınmaz Sabiha Gökçen Havaalanı içerisinde kalmakta olup havaalanının etrafı çevrili olduğundan davacıların taşınmazı kullanma imkanı bulunmadığını, Sabiha Gökçen Havaalanı kamulaştırmalarının 1990'lı yıllarda Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü tarafından yapıldığını, ancak herhangi bir tebligat yapılmadığı gibi herhangi bir bedel de ödenmediğini, ayrıca DSİ tarafından taşınmazdan su isale hattı geçirildiğini, Havalimanı etrafı tel örgü ve yüksek duvarlarla çevrili olup güvenliğin Savunma Sanayi Müsteşarlığı tarafından sağlandığını ve Savunma Sanayi Müsteşarlığının Havalimanı içerisinde kalan taşınmazlarda çok büyük hisse sahibi olduğunu, bu şeklide davalılar tarafından dava konusu taşınmaza fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin davalı idarelerden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmaz hakkında müvekkili idare tarafından herhangi bir kamulaştırma işlemi yapılmadığı gibi herhangi bir fiili el atma işlemi de yapılmadığını belirterek, davanın pasif husumetten reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... Sanayi Müsteşarlığı vekili cevap dilekçesinde; Sabiha Gökçen Hava Limanı için 1988 yılı itibari ile kamulaştırma işleminin başladığını, söz konusu işlemlerin müsteşarlıkları adına TOKİ tarafından gerçekleştirildiğini, dolayısı ile uluslararası bir nitelik taşıyan Sabiha Gökçen Hava Limanında da güvenliğin müsteşarlıkları tarafından alınan tedbirlerle sağlandığı belirterek, iş bu davanın müsteşarlıkları açısından husumetten, sonrasında da süre yönünden reddine, davacının iddia ve taleplerinin yerinde olmaması sebebi ile esas yönünden reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
3. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; uzlaşma dava şartı yerine getirilmeden dava açıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, dava konusu 219 parsel sayılı taşınmazın 1405 m²lik kısmının 1975 tarihinde kamulaştırıldığını, kamulaştırma bedelinin de yatırıldığını, o tarihte tapu maliki olan ...'a noter tebliği yapılmış olup, tebliğden itibaren 30 günlük hak düşürücü süre içinde dava açılmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, talep edilen bedelin yüksek olduğunu, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacılar ... ve ... hakkında vazgeçme nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davalı ... ve TOKİ yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı ... Sanayi Başkanlığı yönünden davanın kabulü ile tazminat bedelinin davalıdan alınıp davacılara verilmesine, dava konusu taşınmazın davacılara ait hissesinin iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Sanayi Başkanlığı ve ... vekilleri tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davalı ... Sanayi Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Milli Savunma Başkanlığı bünyesinde yürütülen İTEP projesi kapsamında yapılan kamulaştırmalar, Bakanlar Kurulunun 20.04.1988 tarihli ve 88/12902 sayılı Bakanlık Makamının 11.08.1988 tarihli ve 57 sayılı kamulaştırma Olur’una istinaden Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirildiğini, dolayısıyla söz konusu Olur ile kamulaştırma işlemleri neticesinde dava konusu taşınmazın mülkiyeti mülga Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü mülkiyetine intikal ettiğini, taşınmaz mülkiyeti tüm bu işlemler sonrasında Milli Savunma Başkanlığına devredildiğini, bu nedenle husumet yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, Sabiha Gökçen Havalimanında güvenliğin Milli Savunma Başkanlığı tarafından alınan tedbirlerle sağlandığını, ayrıca fen bilirkişisi raporunda, DSİ yazı cevabı uyarınca taşınmazın Ömerli Barajı su isale hattı güzergahında kaldığının ve 01.01.1975 tarihinde kamulaştırma işlemlerine başlanıldığının ifade edildiğini, TOKİ yazı cevabında ise dava konusu taşınmazın Sabiha Gökçen Havalimanı içerisinde bulunduğunu, su isale hattı içerisinde kaldığını ve İSKİ Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştırma işlemlerinin yapıldığını, taşınmaza 14.02.1974 tarihinde el atılmış olup halen fiilen yol olarak kullanıldığının belirtildiğini, söz konusu yazı cevaplarından dava konusu taşınmaza DSİ tarafından el atıldığının anlaşıldığını, hükmedilen bedelin sadece Milli Savunma Başkanlığına bırakılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, diğer taraftan bilirkişi raporunda emsal inceleme ve değerlendirmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi raporu ile tespit edilen m² birim değerinin yüksek belirlendiğini, davanın zamanaşımı yönünden de reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl dosyada müvekkil idare yönünden davanın reddine karar verildiği ve idare lehine vekâlet ücretine hükmedildiği halde, birleştirilen dosyada müvekkil idare açısında dava reddedildiği halde idare lehine vekâlet ücreti yönünden hüküm kurulmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırmasız el atılan arsa niteliğindeki taşınmaza mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve yasaya uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre belirlenen el atma bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazın davalı idarenin yetki ve sorumluluk alanında kaldığı ve husumetin doğru yöneltildiği, ret sebebinin tek olması nedeniyle tek vekâlet ücretine hükmedilmesinin de yerinde olduğu, taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre bedelinin uygun olduğu, böylece mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı idareler vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Sanayi Başkanlığı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Dairenin 24.10.2022 tarihli ve 2022/5858 Esas, 2022/14525 Karar sayılı kararıyla, temyiz dilekçesi süre geçtikten sonra verildiğinden dilekçenin reddine karar verilmiştir.
C. Maddi Hata Yoluna Başvuran
Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... Sanayi Başkanlığı maddi hata isteminde bulunmuştur.
D. Maddi Hata Sebepleri
Davalı ... Sanayi Başkanlığı özetle; 3238 sayılı Kanun ile kurulmuş özel bütçeli bir kurum olup harçtan muaf olmadığını, temyiz harcının 21.03.2022 tarihinde yatırıldığını, dolayısıyla temyizin süresinde yapıldığını, temyiz dilekçesinin incelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
E. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın karşılığının tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosya içindeki ... yazı cevabında, ... ilçesi, ... Mahallesi, 219 parsel sayılı taşınmazın Ömerli Barajı isale hattı güzargahında kalması nedeniyle 15.500 m²lik taşınmazın 1405 m²lik kısmının 01.01.1975 tarihinde kamulaştırıldığı, daha sonra yapılan imar uygulaması sonucu 7572 ada 12 parsel olarak tescil edildiğinin, hükme esas alınan fen raporunda ise, dava konusu taşınmazın tamamının Sabiha Gökçen Havalimanı içinde kalmakta olup Sabiha Gökçen Havaalanı iç yolu caddesinden cephe aldığının belirtildiği anlaşılmıştır.
3. Bu kapsamda, ... tarafından dava konusu taşınmaza herhangi bir el atma olup olmadığının tespiti açısından Mahkemece dava konusu taşınmazın ilk tesis tarihinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte güncel tapu kayıtları Tapu Müdürlüğünden; kamulaştırma evrakları, kamulaştırma krokisi ve noter tebliği ise ilgili Kurumlardan getirtildikten sonra, mahallinde keşif yapılarak dava konusu taşınmaz ile çakışıp çakışmadığı, dava konusu taşınmaz ile çakışıyorsa ne kadarlık kısmına fiilen atıldığı, usulüne uygun bir kamulaştırma işlemi yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerekir.
4. Dava konusu taşınmaza ... tarafından el atılıp atılmadığı tespit edildikten sonra diğer davalı idareler tarafından da herhangi bir el atma olup olmadığı, davalı idarelerin sorumluluklarının açıkça tespit edilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı ... Sanayi Başkanlığının Mehmet ve ... dışındaki davacılara ilişkin temyizi yönünden;
1. Davalı ... Sanayi Başkanlığının temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,
B. Davalı ... Sanayi Başkanlığının davacılar Mehmet ve ...'na ilişkin temyizi yönünden;
2. Davalı ... Sanayi Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, şimdilik sair hususlar incelenmeksizin İlk Derece Mahkemesinin kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde asıl ve birleştirilen davada davalı ... Sanayi Başkanlığına iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.