"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/23 Esas, 2020/144 Karar
KARAR : Ret
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili ile yol olarak terkinine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin ili, .... ilçesi, ... Köyü 420 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili ve yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, davacı idarenin tespit etmiş olduğu ve uzlaşmak için teklif ettiği değerin, taşınmazın değerinden çok düşük olduğunu ve tespit edilecek kamulaştırma bedelinin dava tarihinden itibaren kamu alacakları için öngörülen en yüksek oranda faizi ile birlikte peşin ödenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 08.09.2015 tarihli ve 2014/705 Esas, 2015/513 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi niteliğinde olduğu dikkate alınarak kapitalizasyon faiz oranının % 4 oranında kabulü ile buna göre hesaplama yapılması gerektiği, tespit edilen metrekare birim fiyatına ilave edilecek objektif değer artırıcı unsurun % 200 oranında uygulanması gerektiği ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın motopomp ile sulandığı belirlendiğinden sulama masrafının araştırılarak üretim masraflarına ilave edilmesi gerekirken tarla kirası, vergi ve faizler düşüldükten sonra 2014 yılı Tarım ve Orman Bakanlığı İl-İlçe Tarım Müdürlüklerinin (Mersin, Silifke, Tarsus, Erdemli) resmi verilerine göre belirlenen üretim masrafları kışlık marul ve yazlık patlıcan ürünleri yönünden % 5 artırılarak hesap yapan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi, ayrıca dava konusu taşınmazın mülkiyeti ihtilaflı olmadığı halde, tespit edilen bedelin üçer aylık vadeli hesaba bloke edildiği gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tespit edilen bedel yasal süreler içinde depo edilmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; fark bedel 99.120,00 TL’nin depo edildiğini ve buna ilişkin 05.08.2020 tarihli dekontun ekte sunulduğunu, davanın reddine karar verilmesinin usul ekonomisi ilkesi ile bağdaşmayacağını, bozma öncesi verilen kararın infaz edilmiş olması nedeniyle de hak kaybına sebep olunacağını ileri sürmüştür.
2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğunu, Tarsus İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin hesaplamaya dahil edilmesinin hatalı olduğunu, seçilen münavebe deseninin hatalı olduğunu, objektif değer artışının düşük olduğunu ve düşük bedel belirlendiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idare vekiline verilen süreler içerisinde kamulaştırma bedeli depo edilmemiş ise de, sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin Mahkemenin karar tarihinden sonra 05.08.2020 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesini isteyip istemediği yönünde beyanı da alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile sair hususlar incelenmeksizin temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.