"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı, davacı ... vekili ve davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacı ... vekili asıl dosyanın dava dilekçesinde; dava konusu Gaziantep ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1067 ada 2 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadığı hâlde fiilen yol olarak el atıldığını, bu nedenle taşınmazın el atılan kısmının bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2. Birleştirilen dosya davacısı ... vekili dava dilekçesinde; dava konusu Gaziantep ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1067 ada 2 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadığı hâlde fiilen yol olarak el atıldığını, bu nedenle taşınmazın el atılan kısmının bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusunun Gaziantep-...-Birecik Devlet yolu kamulaştırma koridoruna isabet ettiğini, hakkında 23.05.2013 tarihinde 1975/93 sayı ile kamu yararı kararı alındığını, bedelinin kıymet takdir komisyonunca tespit edildiğini, taşınmazın takdir tarihindeki maliki olarak görülen Hüseyin Demirci'ye noter vasıtasıyla tebligat yapıldığını, tebligatın 07.06.1976 tarihinde tebliğ edildiğini, mahkemenin kararının davalı kurum lehine veya aleyhine olması durumunda da dava konusunun tapudan yol olarak tekinini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemesinin 15.07.2016 tarihli ve 2016/99 Esas, 2016/599 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; Mahkemece bozma öncesi hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda emsal olarak incelenen ve özel amaçlı satış olması sebebiyle bozma konusu yapılan 1540 ada 1587 parsel sayılı taşınmazın bozma sonrası hükme alınan bilirkişi kurulu raporunda yeniden emsal alınması doğru olmadığı gibi yine emsal olarak incelenen 795 ada 6 parsel sayılı taşınmazın satış tarihi dava tarihinden sonraki tarihli olduğundan bu emsale göre de değer biçilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 28.03.2019 tarihli ve 2018/134 Esas, 2019/494 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... ve davalı idare vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; temyiz itirazlarının reddi gerektiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava süresince dosya kapsamında yapılan itirazların dikkate alınmadığını, arazi vasfında net gelir yöntemine göre bedel belirlenmesi gerektiğini, ilk karar tarihi olan 23.09.2013 gününe kadar kadar geçen süre için yasal faize karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelin tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki Gaziantep ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 1067 ada 2 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesine ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı ... ve davalı idare vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun kararın ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacı ...'dan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
29.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.