"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Beykoz 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf incelemesi üzerine bölge adliye mahkemesinin yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmünün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;
- K A R A R -
Dava, tapu kaydının mahkeme kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı TMK'nın 1007. maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı taraf vekilleri tarafından yapılan istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince esastan reddine karar verilmiş olup hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesinin 2022/35 Esas, 2022/763 Karar sayılı kararında her ne kadar davalı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilmiş ise de hükmün gerekçe bölümünden de anlaşıldığı üzere taraf vekillerinin istinaf başvuru talebinin esastan reddine karar verildiği, hüküm fıkrasında maddi hata yapıldığı ve bu hususun mahallinde düzeltilebileceği anlaşılmıştır.
Dosyada bulunan delil ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre, dava konusu İstanbul İli, Beykoz İlçesi, Polenezköy Mahallesi 214 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan 60 parselin davacı tarafından 04.06.1985 tarihinde satın alındığı, sonrasında parselin davacıya aitken ifraz görüldüğü, taşınmazın tapu kaydına 24.05.1995 tarihinde “Kısmen orman sınırları içerisinde kalmıştır.” şeklinde şerh konulduğu, Orman Genel Müdürlüğü tarafından açılan dava sonucunda, Beykoz 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/379 Esas, 2019/424 Karar sayılı kararı ile taşınmazın tamamının tapusunun iptali ile orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verildiği; kararın, temyiz edilmeden 20.12.2019 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 15.01.2020 tarihinde 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açıldığı anlaşılmaktadır.
Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve taşınmazın gerçek bedelinin TMK'nın 1007. maddesi gereğince davalı Hazine’den tahsiline ilişkin ilk derece mahkemesinden verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olmadığından usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, 06.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.