"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... Mahallesi, 13229 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesinde; kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelin taşınmazın gerçek değerinin oldukça altında olduğunu, dava konusu taşınmazın kıymetini etkileyen bütün nitelik ve unsurların ayrı ayrı değerlendirilerek taşınmazın gerçek karşılığının tespit edilerek, kamulaştırma bedeli olarak hükmedilmesini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile acele kamulaştırma dosyasında ödenen bedelin mahsubu ile fark bedelin derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline; 20.09.2021 tarihli tashih şerhiyle “acele kamulaştırma dosyasında ödenmesine hükmedilmeyen 97.222,94 TL ile işbu dosyada belirlenen bakiye 51.601,14 TL kamulaştırma bedeline 21.11.2020 tarihinden 25.06.2021 tarihine kadar kanuni faiz işletilmesine'' karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; emsal incelemesinin doğru yapılmadığını, uygun emsal seçilmediğini, bedelinin yüksek belirlendiğini; tashih şerhi yönünden ise dava konusu kamulaştırma bedelinin büyük kısmı acele el koyma dosyasında daha önce davalıya ödendiğini, sadece fark bedel yönünden faiz işletilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; bedelin düşük hesaplandığını, bilirkişilerin 2942 Sayılı Kanun’a göre emsal araştırması ve hesaplaması yapmadıklarını, taraflarınca dosyaya sunulan emsallerin bilirkişiler tarafından raporda değerlendirilmediği oysaki dava konusu taşınmazın konumu gereği emsal olarak alınan taşınmazdan daha değerli olduğu, dava konusu ile emsalin kıyası yapılırken değerlendirmeler ve tespitlerin hatalı olduğunu, taşınmaz üzerindeki yapı bedelinin düşük hesap hesapladığını ileri sürerek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak, üzerindeki yapılara ise resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalıya ödenmesine karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta davacı vekilinin tüm davacı idare vekilinin bedele ilişkin ileri sürdüğü istinaf sebeplerinin yerinde görülmediğini, böylece mahkeme kararının usûl ve esas yönünden hukuka uygun olduğu sonucuna varılmakla birlikte, davalıya ödenmesi gereken miktara 22.11.2022 tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekirken 21.11.2020 tarihinden ve acele kamulaştırma kararıyla 502.927,00 TL'nin ödenmesine karar verildiği halde bedelin tamamına faiz işletilmesi hatalı olduğundan davacı vekilinin bu yöndeki istinaf itirazı yerinde görülerek hüküm düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde; bilirkişiler tarafından yeterli inceleme ve araştırma yapılmadığını, uygun emsal incelenmediğini, belirlenen bedelin fahiş olduğunu, ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf kararının gerekçesiz olduğunu, dava konusu ile emsalin kıyası yapılırken değerlendirmeler ve tespitlerin hatalı olduğunu, raporun hatalı olduğunu, zemin değeri ile taşınmaz üzerindeki yapı bedelinin düşük hesap hesapladığını ileri sürerek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak, üzerindeki yapılara ise aynı fıkranın (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmek suretiyle adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usûl ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Taraf vekillerinden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,10.01.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.