Logo

5. Hukuk Dairesi2022/9721 E. 2022/17533 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkini istemine ilişkin davada, yerel mahkemenin bozma kararına uyma şeklinin ve kamulaştırma bedelinin ödenme biçiminin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, bozma ilamına uyarken önceki hükmü tamamen ortadan kaldırarak yeni bir hüküm kurması, davacı idare lehine vekalet ücretine hükmetmesi ve kamulaştırma bedelinin ödenmesine ilişkin Anayasa Mahkemesinin iptal kararına uygun hüküm kurmaması hatalı bulunarak, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi, davacı idare ve davalı ... vd. vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü;

- K A R A R -

Dava, 4650 sayılı Kanun’la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkindir.

Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş, karar davacı idare ve davalı ... vd. vekillerince temyiz edilmiştir.

Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, arsa niteliğindeki Konak İlçesi, Kılcımescit Mahallesi 111 ada 24 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 11/1-g maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak, üzerinde bulunan yapıya resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;

1)Mahkemece verilen hüküm, Dairemiz bozma kararı ile birlikte ortadan kalkıp hukuki geçerliliğini yitirmekte olup, bozulan karar sonraki kararın eki niteliğinde olmayıp, bozma kararından sonra mahkemece kurulacak yeni hüküm HMK'nın 297. maddesine uygun olarak oluşturulmalı ve Hukuk Genel Kurulunun 2017/3-3005 Esas, 2017/1491 Karar sayılı kararı ile de belirtildiği gibi hüküm fıkrasında yer alan ve bozmaya konu yapılmayan bölüm yönüyle de ilk hükümdeki gibi karar vermesi gerekmektedir.

Bu nedenle Mahkemece verilen ilk karar bozma ilamı ile ortadan kalktığından, tescil ve ödeme yönünden yeniden hüküm kurulması gerektiği halde; bozmadan önce verilen hükmün kesin olduğundan bahisle karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması,

2)Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğinin düşünülmemesi,

Doğru olmadığı gibi;

3)Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli ve 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 7139 sayılı Kanun’la Değişik Kamulaştırma Kanunu’nun 10/8. Fıkrasının dördüncü cümlesi; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak kamulaştırma bedeline dava tarihinden 4 ay sonrasından başlayarak Dairemiz karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi ve derhal ödenmesi gerektiğinden,

Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının;

a) (2) numaralı bendinin birinci paragrafının hükümden çıkartılmasına, yerine (İlk karar ile tespit edilen 173.327,00 TL’nin, 05.03.2014 tarihinden ilk karar tarihi olan 30.06.2014 tarihine kadar işlemiş yasal faizi ile birlikte davalılara ödenmesine, ilk karar ile ödeme yapılmışsa, yapılan ödemelerin nazara alınmasına,) cümlesinin yazılmasına,

b) (2) numaralı bendinin üçüncü paragrafında yer alan (bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına ve kesinleşen karara göre hak sahiplerine ödenmek üzere bankaya müzekkere yazılmasına) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (üçer aylık vadeli hesapta işlemiş nemaları ile birlikte derhal ödenmesine, bu hususta ilgili bankaya müzekkere yazılmasına) cümlesinin yazılmasına,

c)(2) numaralı bendinin dördüncü paragrafında yer alan (karar tarihi olan 30.01.2020) ibaresinin çıkartılmasına, yerine (Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin ilam tarihi olan 06.12.2022) ibaresinin yazılmasına,

d) (4) numaralı bendinin çıkartılmasına, yerine (İzmir İli, Konak İlçesi, Kılcımescit Mahallesi 111 ada 24 parsel nolu taşınmazın tapu kaydının İPTALİ ile tüm takyidatlarından ve şerhlerinden ari olarak, bilirkişi raporunda yol olarak gösterilen kısmın TERKİNİ ile kalan miktarın davacı ... adına TESCİLİNE,) cümlesinin yazılmasına

e) Davacı idare lehine hükmedilen vekâlet ücretine ilişkin (7) numaralı bendin hükümden çıkartılmasına,

Bent numaralarının buna göre teselsül ettirilmesine,

Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davalı ... vd.den peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine, 06.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.