Logo

5. Hukuk Dairesi2023/10510 E. 2024/3437 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedellerinin tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonra olması nedeniyle, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun Ek Madde 4'üncü fıkrasının uygulanma imkanı bulunmadığı, mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekalet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/512 Esas., 2023/1417 Karar

KARAR : Esastan ret

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin asıl ve birleştirilen davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... Genel Müdürlüğü yönünden asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... Genel Müdürlüğü vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar ve davalı ... Genel Müdürlüğü vekilleri tarafından tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen kararın, davacılar vekilince istinaf edilmediği ve Bölge Adliye Mahkemesi kararında İlk Derece Mahkemesi kararına göre davacılar aleyhine bir durum oluşmadığı anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesi kararını istinaf etmeyen davacıların temyiz hakkı bulunmadığının kabulü ile temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı idare vekilinin gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili asıl ve birleştirilen dava dilekçelerinde özetle; müvekkillerinin İstanbul ili, ... ilçesi, ... ada ... parsel sayılı taşınmazın evvelden maliki olduğunu, dava konusu taşınmaza davalılar tarafından kamulaştırmasız el attıldığını 5999, 6111 ve 6487 sayılı Kanunlar gereğince tercihlerini uzlaşmamadan yana kullandıklarına ilişkin dilekçelerin davalı idarelere verildiğini, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakların saklı kalması kaydı ile kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir .

II. CEVAP

1.Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kuruluş tarafından ...-... Doğalgaz Boru Hattı güzergahında kalan dava konusu taşınmaz için ... Müdürlüğünün 26.02.1987 tarihli ve 352/2 sayılı Karar ile kamulaştırma kararı alındığını, o dönemki mevzuat olan 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu ( 2942 sayılı Kanun) çerçevesinde Kıymet Takdir Komisyonu oluşturularak belirlenen kamulaştırma bedelinin 11.05.1987 tarihinde ... Bankasına yatırıldığını, kamulaştırma bedelinin yatırılmasının ardından kamulaştırma evraklarının ... Noterliğinin ... yevmiye numaralı ihtarnamesi ile hak sahiplerine tebliğ edildiğini, davacının haksız davasının reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep ederek davaya cevap vermiştir.

2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın husumetten reddini, idarelerince el atıldığı iddia olunan dava konusu parselin kadastral parsel vasfında olup, idarelerince herhangi bir el atma yahut kamulaştırma veya imar uygulaması işlemi bulunmadığını, resen dikkate alınacak nedenlerle; haksız ve hukuka aykırı olarak açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ederek davaya cevap vermiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl ve birleştirilen davanın davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Genel Müdürlüğü vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırma tebliğ işlemlerinin tamamlandığını, aksini ispat külfetinin davacı tarafta olduğunu, dava konusu taşınmaz yol ve park olduğu halde ... Genel Müdürlüğü sorumlu tutulmasının hatalı olduğunu, irtifak bedeli yerine mülkiyet bedelinin hesaplandığını, emsal incelemesinin usulüne uygun yapılmadığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırmasız el atılan arsa niteliğindeki taşınmaza, mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen usul ve Kanuna uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre el atma bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi, taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre dava tarihi itibarıyla 2.500 TL/m² üzerinden belirlenen bedelin yerinde olduğu, usulüne uygun yapılmış kamulaştırma tebligatı bulunmadığı gibi taşınmazın kamulaştırılmasına karar veren ve taşınmaz üzerinden doğalgaz boru hattı geçiren davalı ... Genel Müdürlüğü sorumluluğuna ilişkin başka paşdaşlarca açılan davalarda verilen kararların Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği (Bkz. Y.5.HD. 2021/13872 Esas, 2022/12834 Karar ve 2021/7426 Esas, 2022/6674 Karar sayılı kararları) böylece mahkeme kararında usul ve yasaya aykırı bir husus bulunmadığı anlaşıldığından, davalı ... Genel Müdürlüğü vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Genel Müdürlüğü vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiş ayrıca, maktu harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.

3. Eldeki davada taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra el atılmıştır. 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun’a eklenen Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrası; “Bu Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” şeklinde düzenlenmiştir. 2942 sayılı Kanun'un 6487 sayılı Kanun'la değiştirilen Geçici 6 ncı maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları; "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle ve Anayasa'nın 2 ncı ve 35 inci maddelerine aykırı bulunarak 13.03.2015 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarihli ve 2013/95 Esas, 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edilmiştir. 2942 sayılı Kanun'da 04.11.1983 tarihinden sonraki fiili el atmalara ilişkin başkaca bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ile 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararlarından alan 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekâlet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinden 2942 sayılı Kanun'un Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrasının uygulanma imkanı bulunmadığından davalı idare vekilinin temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davacılar Vekilinin Temyiz Yönünden,

Davacılar vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,

B. Davalı ... Genel Müdürlüğü Vekilinin Temyizi Yönünden,

Davalı ... Genel Müdürlüğü vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacılardan peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, aşağıda yazılan kalan harcın davalı idareden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.