Logo

5. Hukuk Dairesi2023/11358 E. 2024/4958 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan arsa niteliğindeki taşınmazlar için belirlenen bedelin tespiti ve taşınmazların tapudan terkini istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlara kıyaslama yapılarak belirlenen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, ayrıca usul ve yasaya uygunluk yönünden herhangi bir aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1487 Esas, 2023/1703 Karar

DAVA TARİHİ : 03.02.2016

KARAR : Esastan ret/ Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ: Şile Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/473 Esas, 2021/338 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine, kamu düzenine aykırılık nedeniyle resen İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, Şile ilçesi, Karacaköy Mahallesi 107 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar ile 125, 136, 139 ve 168 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı idarenin teklif ettiği bedelin kabulünün mümkün olmadığını, bilirkişiler tarafından hazırlanacak raporda taşınmazların gerçek değerinin hesap edilmesi gerektiğini, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin mülkiyetinin korunmasına ilişkin ek 1 Protokolü kapsamında taşınmazın gerçek bedelinin hüküm altına alınması gerektiğini, taşınmazın uydu fotoğrafında görüldüğü gibi denize nazır olduğunu, hazırlanacak raporda taşınmazların üstün vasıflarının dikkate alınarak gerçek değerlerinin hesaplanmasını, gerçek bedelin faizi ile birlikte hüküm altına alınmasını ve yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların arazi vasfında olduğunu, emsal seçimi ve değerlendirmesinin hatalı yapıldığını, bedelin yüksek belirlendiğini ileri sürmüştür.

2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bedelin düşük olduğunu, aradan geçen zaman içerisinde paradaki değer kaybı ile büyük zarar oluştuğunu, kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer azalışı meydana geldiğini, dava konusu taşınmazların konumunun çok iyi olduğunu, değerlerinin çok altında değerlendirme yapıldığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, taşınmazların bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, kamulaştırmadan arta kalan bölümünün yüzölçümü ve geometrik durumuna göre bilirkişi kurulunca belirlenen değer azalış oranının yerinde görüldüğü, mahkemece iade kararı gereğince inceleme ve işlem yapıldığı, böylece mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf itirazları yerinde görülmemiş; ancak ilk karar ile ödenen bedelin mahsubundan sonra kalan fark bedelin hatalı yazılması doğru görülmediğinden, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz itirazında bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, 01.08.2023 tarihi itibarıyla kamulaştırma bedel tespiti ve tescil davalarında kamulaştırma bedeline faiz işletilmesinin yasal dayanağı kalmadığını, iptal edilen ek fıkranın yürürlüğe giriş tarihi olan 11.04.2023 tarihinden önce kamulaştırma bedel tespit ve tescil davalarında kamulaştırma bedeline faiz işletilmemesi yönündeki yasal uygulamaya dönülmesi gerektiğini, Anayasa Mahkemesinin iptal kararları geriye etkili olmasa da (istinaf veya temyiz incelemesindeki davalar da dahil olmak üzere) henüz kesinleşmemiş davalarda bağlayıcı olduğunu, dolayısıyla Sayın Dairenizce norm iptali dikkate alınarak hükmün 2. bendinin karardan çıkartılması gerektiğini, taşınmaz kuru arazi vasfında olup buna ilişkin tespit yapılmadığını, emsal incelemesinin bilimsellikten son derece uzak bir şekilde yapıldığını ileri sürmüştür.

2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek davada değerlendirme tarihinin 2016 yılı olarak alındığını, bedel biçme zamanı ile paranın ödenme zamanı arasında çok uzun zaman farkı olup, paranın değer kaybettiğini, yasal yıllık % 9 faiz ile bu zararın telafisinin imkansız olduğunu, bu nedenle bedelin güncellenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki İstanbul ili, Şile ilçesi, Karacaköy Mahallesi 107 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlar ile 125, 136, 139 ve 168 parsel sayılı taşınmazlara emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.