Logo

5. Hukuk Dairesi2023/11360 E. 2024/3403 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti, idare adına tescili ve kamulaştırmasız el atma tazminatı taleplerine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Gelir metoduyla belirlenen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, taşınmazın idare adına tescilinin ve kamulaştırmasız el atma davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığı, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı idareye yüklenmesinde isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1100 Esas, 2023/1579 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/99 Esas, 2021/549 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin asıl dava ile 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin birleştirilen davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince asıl davada karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın birleştirilen dosyada davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı birleştirilen dosyada davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1.Asıl dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Kırklareli ili, Lüleburgaz ilçesi, ... Mahallesi, 208 ada 3 parsel sayılı taşınmaza acele kamulaştırma kararıyla el atıldığını ileri sürerek dava konusu taşınmazın bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

2.Birleştirilen davada davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Kırklareli ili, Lüleburgaz ilçesi, ... Mahallesi, 208 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Asıl dosyada davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep ettiklerini, 2942 sayılı Kanun'a göre parsel malikinin her türlü idari ve yasal müracaat hakkının mevcut olduğunu, öncelikle bu yollara müracaat etmeksizin kamulaştırmasız el atmadan bahisle dava açılmasının kabul edilemeyeceğini, bu nedenle, davanın hukuki dayanaktan yoksun olup reddi gerektiğini, davanın reddine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Birleştirilen dosyada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline ait Kırklareli ili, Lüleburgaz ilçesi, Küçükarıştıran Mahallesi 208 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 11.305,58 m²lik bölümünün acele kamulaştırıldığını, 2942 sayılı Kanun'un 27 nci maddesi gereğince; Lüleburgaz 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/327 D.İş Esas, 2020/117 D.İş Karar sayılı dosyasında değer tespiti yapıldığını ve belirlenen 519.201,13TL bedelin malik adına ... Vakıfbank Şubesine yatırılarak taşınmaza el konulduğunu, kamulaştırılan kısmın bedelinin tespiti ile taşınmazın kamulaştırılan kısmının tapu kaydının iptali ve kurum adına tescilini talep ettiğini, bahsi geçen el koyma kararından itibaren, Yargıtay'ın da kabul ettiği üzere, 6 aylık makul sürede kamulaştırma davasının açılmadığını, bu nedenle bedel tespit ve tescil davasından önce Lüleburgaz 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2021/99 Esas sayılı dosyası ile kamulaştırmasız el atmadan kaynaklı tazminat davasının açıldığını, her iki davada da gayrimenkul üzerinde yapılacak bilirkişi incelemesi, değer tespiti ve verilecek hükmün büyük oranda benzerlik gösterdiğini, bir davanın diğerinin neticesini doğrudan etkileyeceğini, bu sebeple daha önce müvekkili tarafından aynı mahkemede açılan 2021/99 Esas sayılı dosyanın eldeki dosya ile birleştirilerek

davanın yürütülmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davada karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ve davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde birleştirilen dosyada davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl dosyanın konusuz kaldığından yargılama giderlerinin davalı taraf üzerinde kalması gerektiğini, vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiğini, belirlenen bedelin fahiş olduğunu, karpuz ürününün münavebeye alınmaması gerektiğini, ürün gelirlerinin ve satış bedellerinin yüksek hesaplandığını, objektif değer artışı uygulanmasını gerektirecek unsur bulunmadığını, kapitalizasyon faiz oranının hatalı olduğunu, taşınmaz üzerinde bulunan önceki irtifak nedeniyle uygulanan değer azalış oranının düşük olduğunu ve kamulaştırmadan arta kalan kısım için uygulanan değer azalış oranının yüksek olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın niteliği ve konumuna göre belirlenen kapitalizasyon faizi ile objektif değer artırıcı unsur oranlarının yerinde olduğu, bilirkişi raporunda belirlenen niteliklerine göre kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, asıl dava olan kamulaştırmasız el atma davası konusuz kalmışsa da davanın açılmasına davalı idare sebebiyet verdiğinden yargılama gideri ve vekâlet ücretinden davalı idarenin sorumlu tutulmasının doğru olduğu, böylece mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde birleştirilen dosyada davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tesciline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Kırklareli ili, Lüleburgaz ilçesi, ... Mahallesi 208 ada 3 parsel sayılı dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi, adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tapuya tesciline karar verilmesi yerindedir.

3. Konusuz kalan asıl dava yönünden karar verilmesine yer olmadığına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin asıl dosya davalısı idareye yükletilmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.