Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1296 E. 2023/8174 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, tespit edilen bedelin miktarının hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırılması yapılarak değerinin belirlenmesi ve üzerindeki yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi suretiyle tespit edilen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu gerekçesiyle verdiği karar, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2081 Esas, 2022/1598 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Trabzon 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/205 Esas, 2021/35 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Trabzon ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 14 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde tespit edilen bedele dört ayın bitiminden itibaren karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğini, davacı tarafın avukatlık ücreti talep etmesinin hakkın kötüye kullanılması olduğunu, kamulaştırma bedelinin tespitinde emsal taşınmazların dikkate alınarak bedelin tespiti gerektiğini, taşınmazın konum itibarıyla çok değerli yerde olduğunu, kıymet takdirinin düşük yapıldığını, taşınmazın arsa vasfında imar parseli niteliğinde olduğunu, objektif değer artırıcı unsurların dikkate alınması gerektiğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bedelin hukuka aykırı olarak yüksek takdir edildiğini, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davaya konu taşınmazın birim fiyatı hesaplanırken 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinde belirtilen şartlardan uzaklaşılarak davaya konu taşınmaz ile hiçbir benzerliği bulunmayan emsal taşınmaz esas alınarak m² birim fiyatının yüksek alındığını, bildirmiş oldukları emsalin değerlendirmeye alınmadığını, yapının yaşı dikkate alındığında yıpranma payının düşük tespit edildiğini, eksik imalat oranının belirlenmediğini, emsal alınan taşınmazın emlak vergisine esas değerlerinin birbirine oranı ile bilirkişi raporlarında emsal karşılaştırması sonucu değerlendirmeye esas alınan oranın birbirinden büyük ölçüde farklı olmaması gerekirken raporda bu oranın fahiş ölçüde farklı olduğunu, dava konusu taşınmazdan daha değerli olan taşınmazların değerinden fazla değer verildiğini, belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece takdir edilen bedelin çok düşük olduğunu, dava konusu taşınmazın konum itibarıyla çok değerli yerde olduğunu, objektif değer artışının buna göre belirlenmesi gerektiğini, taşınmazın arsa vasfında imar parseli niteliğinde olduğunu, taşınmazın şehir merkezine, tüm kamu binaları, adliye ticaret merkezlerine çok yakın mesafede olduğunu, dava konusu taşınmazın emsalden çok daha değerli olduğunu, raporda belirtilen ve karara dayanak olan m² bedelinin taşınmazın gerçek değerinin altında olduğunu, bilirkişilerce resen seçilen emsalin dava konusu taşınmaza oldukça uzak mesafede bulunan bir emsal olduğunu, emsal karşılaştırmasında bilirkişilerce yapılan değerlendirmenin soyut olduğunu, dava konusu taşınmazın emsal taşınmazdan en az 3 kat daha değerli olduğunu, 16.11.2019 tarihinde alınan son bilirkişi raporunda 1.367.827,64 TL takdir edilmiş olmasına rağmen mahkemece yapılan yargılama neticesinde kamulaştırma bedelinin 1.094.084,64 TL olarak belirlendiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değerinin belirlenmesi ve üzerindeki yapılara ise resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirlenen niteliklerine göre tespit edilen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğunu sonucuna varıldığı, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Trabzon ili, .. ilçesi, ... Mahallesi ... ada 1 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değerinin belirlenmesi ve üzerindeki yapılara ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi ile adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.