Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1342 E. 2023/10504 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesine göre net gelir metodu ve resmi birim fiyatları kullanılarak yapılan değer tespitinde isabetsizlik görülmediği, bozma kararlarıyla kesinleşen hususların tekrar incelenemeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/44 Esas, 2021/260 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonucu verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkinine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalı vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07.11.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü yetki belgesine istinaden davalı vekili Avukat ... gelmiş, davacı idare vekili duruşmaya katılmamıştır.

Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin ili, ... ilçesi, Ulaş Mahallesi eski 2292 yeni 163 ada 175 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın gerçek değerinin çok altında değer belirlendiğini oluşturulacak bilirkişi marifetiyle taşınmazın gerçek değerinin tespit ettirilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 13.07.2015 tarihli ve 2014/460 Esas, 2015/466 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; kapama bağ niteliğindeki taşınmazın zeminine gelir metoduna göre değer biçilmesi yöntem itibarıyla doğru olduğu gibi, üzerinde bulunan yapıya niteliğine göre değer biçilmesinde de bir isabetsizlik görülmediği belirtilerek Mersin, Silifke ve Erdemli il-ilçelerine ait 2014 yılı resmî verileri Tarım ve Orman Bakanlığı il-ilçe tarım müdürlüklerinden getirtilerek, kapama bağ niteliğindeki dava konusu taşınmaza Mersin-...-Silifke-Erdemli il-ilçe tarım müdürlüğü resmî verilerinin ortalamasına göre değer biçilmesi ve ortalama verilere göre belirlenen bu bedel ile sadece 2014 yılı ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü resmî verileri esas alınarak hesaplanan bedel karşılaştırılarak 2014 yılı ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin gerçeği yansıtıp yansıtmadığı denetlenmek suretiyle sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi ve dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi niteliğinde olduğu dikkate alınarak kapitalizasyon faiz oranının % 4 oranında kabulü ile buna göre hesaplama yapılması gerekirken, % 5 oranında alınmak suretiyle eksik bedel tespiti ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın damlama sulama sistemi ile sulandığı belirlendiğinden sulama masrafının araştırılarak üretim masraflarına ilave edilmesi gerektiği hâlde tarla kirası, vergi ve faizler düşüldükten sonra 2014 yılı Tarım ve Orman Bakanlığı İlçe Tarım Müdürlüğünün resmî verilerine göre belirlenen üretim masrafı % 10 arttırılarak hesap yapan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi, taşınmazın değeri belirlenirken bilirkişi raporunda ambalajlama ve ambalajlama işçiliği üretim masraflarına dahil edilmek suretiyle eksik bedel tespiti ve taşınmazın yenileme çalışmaları öncesi yüzölçümü üzerinden karar verilmesi hatalı olduğundan, dava konusu taşınmazın mülkiyeti ihtilaflı olmadığı hâlde, tespit edilen bedelin üçer aylık vadeli hesaba bloke edilmesi ve davacı idare harçtan muaf olduğu hâlde aleyhe harca hükmedilmesi doğru olmadığından hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.06.2018 tarihli ve 2017/248 Esas, 2018/210 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalıya derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; aynı kamulaştırma kapsamında Dairemiz denetiminden geçen dosyalarda, ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün 2014 yılı zirai ürün ortalama verim-maliyet cetvellerinin gerçek durumu yansıtmadığı kanaatiyle; Mersin, Silifke, Erdemli, ... il ve ilçe ortalama verilerine göre hesaplama yapılan bilirkişi raporları doğrultusunda belirlenen m² birim fiyatlarının Dairemizce uygun bulunduğu hususu gözetilerek, Mersin, Silifke, Erdemli, ... il ve ilçe ortalama verilerine göre hesaplanan m² birim fiyatları doğrultusunda kamulaştırma bedelinin belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün 2014 yılı verileri esas alınmak suretiyle yapılan hesaplama doğrultusunda eksik bedele hükmedilmesi hatalı olduğu gibi Mahkemece verilen ilk kararda dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan beton direk niteliğindeki inşai yapıların bedelinin 360,00 TL olarak belirlendiği, bu hususun bozmaya konu edilmediği anlaşıldığı hâlde davacı idare lehine usulî kazanılmış hak ilkesi ihlal edilerek, bozma ilâmı sonrası 2.680,00 TL beton direk nteliğindeki yapı bedeline hükmedilmek suretiyle fazlaya karar verilmesi doğru olmadığından ve 7139 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması hâlinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 29.04.2021 tarihli ve 2020/44 Esas, 2021/260 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalıya derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

... 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; belirlenen bedelin yüksek olduğunu, objektif değer artış oranının hatalı olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; belirlenen bedelin düşük olduğunu, objektif değer artış oranının hatalı olduğunu ileri sürerek Mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Mersin ili, ... ilçesi, Ulaş Mahallesi eski 2292 parsel sayılı taşınmazdan ifrazen 163 ada 175 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir metodu esas alınarak, üzerindeki yapılara ise resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmış olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

07.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.