Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1550 E. 2023/8569 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, belirlenen kamulaştırma bedelinin fahiş olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Hükme esas alınan bilirkişi raporunda herhangi bir eksiklik veya usulsüzlük bulunmadığı, davacı idarenin temyiz itirazlarının yerinde görülmediği ve İlk Derece Mahkemesince belirlenen kamulaştırma bedelinin fahiş olmadığı değerlendirilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/121 Esas, 2022/238 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve dava konusu taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 373 üncü maddesinin birinci fıkrası; “Yargıtay ilgili dairesinin tamamen veya kısmen bozma kararı, başvurunun bölge adliye mahkemesi tarafından esastan reddi kararına ilişkin ise bölge adliye mahkemesi kararı kaldırılarak dosya, kararı veren ilk derece mahkemesine veya uygun görülecek diğer bir ilk derece mahkemesine, kararın bir örneği de bölge adliye mahkemesine gönderilir.” şeklinde, aynı maddenin dördüncü fıkrası “Yargıtayın bozma kararı üzerine ilk derece mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karara karşı temyiz yoluna başvurulabilir.” şeklinde düzenlenmiş olup Dairemizce yapılan temyiz incelemesinde Bölge Adliye Mahkemesince verilen esastan ret kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuş ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozma ilâmına uyularak verilen yeni karara karşı artık istinaf yoluna değil, doğrudan temyiz yoluna başvurulması gerekir. Eldeki dava dosyasında uyulan bozma kararı uyarınca verilen İlk Derece Mahkemesi kararına karşı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yoluna başvurulmuş, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince başvurunun esastan reddine karar verildiği anlaşılmakla, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak verilen İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra;

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı idare vekillince tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 360 ada 129 (ifrazen 360 ada 38) parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; acele kamulaştırma bedelinin çok düşük olduğunu, bedel tespitinde taşınmaz üzerindeki sulama boruları gibi muhtesatların bedelinin hesaplanmadığını, artezyen kuyusu bulunduğunu, bunun bedelinin de hesaplanmadığını, bu nedenle yapılacak olan keşifte bu konuların dikkate alınmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 23.12.2020 tarihli ve 2019/292 Esas, 2020/289 Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 08.03.2020 tarihli ve 2021/654 Esas, 2021/618 Karar sayılı kararıyla tespit edilen kamulaştırma bedelinin bankaya yatırılması yönünde İlk Derece Mahkemesince 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi gereğince davacı vekiline usulüne uygun olarak iki kez 15 günlük süre verildiği, buna rağmen kamulaştırma bedelinin depo edilmediği, böylece davanın usulden reddine yönelik Mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekilli temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesinde; kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idareye verilen usulüne uygun yasal süreler içerisinde bedel depo edilmediğinden davanın reddine karar verilmiş ise de dosyaya sunulan 01.06.2021 tarihli banka dekontuna göre davacı idarenin karar tarihinden sonra depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, taraflara davanın esası hakkındaki beyanları sorularak ve usul ekonomisi de gözetilerek işin esasına girilip dosyada mevcut bilirkişi kurulu raporları denetlenmek suretiyle karar verilmesi gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükme esas alınan raporun yetersiz olduğunu, denetime elverişli olmadığını, ürün maliyetlerinin düşük alındığından bedelin yüksek belirlendiğini, kapitalizasyon faiz oranının düşük, objektif değer artış oranının hatalı belirlendiğini, kalan alanda değer kaybı olmayacağını, belirlenen kamulaştırma bedelinin fahiş olduğunu ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370, 371 ve 373 üncü maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 360 ada 129 (ifrazen 360 ada 38) parsel sayılı taşınmaza değer biçilmesi ve temyiz edenin sıfatına göre tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.

3.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

09.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.