Logo

5. Hukuk Dairesi2023/1888 E. 2023/10407 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tahsili davasında, el atmanın kapsamı ve bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, mahkemece taşınmazın imar uygulaması sonucu oluşan yeni parsellerin tapu kaydı zemine uygulanarak davalı idarelerce fiilen el atılıp atılmadığının tespiti için yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucunda hüküm altına alınan bedelin ve el atmanın kapsamının doğru olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/188 Esas, 2022/657 Karar

KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davacı vekili ile davalı ... Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, Tuzla ilçesi, ... Mahallesi 5672 parsel (imar uygulaması sonucu 174 ada 1 parsel) sayılı taşınmaza fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... Belediyesi vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu parselin davacı tarafından duvar ve tel örgü çekilmek suretiyle çevrildiğini ve dava konusu taşınmazın yollarının açılmasının yine davacı tarafından talep edildiğini, fiilen yol olarak kullanılan alanların davacıların talebi doğrultusunda idarece stabilize olarak açılmasının el atma olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ... Belediyesi vekili cevap dilekçesinde özetle; uzlaşma dava şartının yerine getirmediğini, müvekkili idarece dava konusu yere kamulaştırmasız el atılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesi 06.03.2018 tarihli ve 2014/213 Esas, 2018/69 Karar sayılı kararı ile davanın Tuzla Belediyesi yönünden kabulüne, davalı ... Belediyesi yönünden husumetten reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Belediyesi vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 02.07.2020 tarihli ve 2019/1321 Esas, 2020/902 Karar sayılı kararı ile istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına süresi içinde davalı ... Belediyesi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararı kaldırılarak, taşınmazın imar uygulamasına tabi tutularak, davacılara ... Mahallesi 174 ada 1 parsel sayılı taşınmazdan pay tahsis edildiği ve davacı adına yeni tapu kayıtlarının oluştuğu anlaşılmakla şuyulandırma öncesi ve sonrası çaplı krokiler ilgili Kadastro Müdürlüğünden getirtilip mahallinde yeniden keşif yapılarak imar uygulaması sonucu oluşan yeni parsellerin tapu kaydı zemine uygulanıp, yeni oluşan parsellere davalı idarelerce fiilen el atılıp atılmadığı, fiilen el atılmasa bile kamuya tahsisli alan olarak ayrılıp ayrılmadığının tespiti için bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamına uyularak yapılan inceleme sonucunda, davanın kısmen kabulü ile hüküm altına alınan bedelin davalı Tuzlu Belediye Başkanlığınca tahsiline, taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; imar uygulaması sonucu oluşan taşınmazda 47,31 m²lik kısmın bedeline hükmedilmesi hatalı olup belirlenen bedelin düşük olduğunu, dava tarihinde el atılan alan olan 754,41 m²lik kısmın bedeline hükmedilmesi gerektiğini, dava konusu taşınmazın neredeyse tamamından stabilize yol geçtiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; 47,31 m²lik kısım çimenlik olup yol olarak ayrılmış bir alan olmadığını, idarece bu alanın çakıl ve kumdan temizlenmiş olup el atma söz konusu olmadığından davanın konusuz kaldığını, davaya konu işlemlerin 25.06.2022 tarihinde kaldırıldığını, belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı ve davalı ... Başkalığı vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Davacıdan 269,85 TL temyiz ve 1.330,80 TL temyize başvurma harçlarının alınmasına, aşağıda yazılı kalan temyiz harcının davalı idareden alınmasına,

06.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.