Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2046 E. 2023/8447 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idarenin bu bedeli ödemesi gerektiği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı ve bedelinin emsal karşılaştırma yöntemiyle tespitinin doğru olduğu, ancak tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1266 Esas, 2022/2560 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/310 Esas, 2021/235 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davacı ... için hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL’nin altında kaldığından, davacı ... için davalı idare vekilinin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı idarenin ... dışında kalan davacılar yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; Antalya ili, ... ilçesi, Alan Mahallesi 11160 ada 1 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın semt spor sahası ve park yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçelerinde özetle; davanın husumetten reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazda hisselendirme hatası olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, el atma koşullarının oluşmadığını, idarenin kusuru bulunmadığını, davacı tarafça talep edilen bedelin haksız ve fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, davacıların payına düşen taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptaliyle davalı idare adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesi kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen bedelin fahiş olduğunu, taşınmazın güncel değerinin tespit edildiğini, el atma tarihindeki niteliklerine göre değerinin tespit edilmesi gerektiğini, emsal alınan taşınmazın hatalı olduğunu, harç ile vekâlet ücretinin hatalı hesaplandığını ve dava konusu taşınmazın paydaşları tarafından açılan Antalya 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/311 Esas sayılı dosyasında 2.625,00 TL/m² değer biçildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazın emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespit edilmesinin ve davacının payına düşen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinin doğru olduğu, taşınmaz üzerinde "... ... ve ... Çevre Bilinci Parkı" isimli park bulunduğu tespit edildiğinden taşınmaza fiilen el atılması ve el atan kurumun ... Belediyesi olması nedeniyle davalı tarafın husumete yönelik istinaf istemlerinin yerinde olmadığı, değerlendirmenin davanın açılış tarihi itibari ile yapılıp davanın açılış tarihi itibarıyla faize hükmedilmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı; ancak davacı tarafın dava değerinin artırılmasına ilişkin 02.04.2021 tarihli dilekçesinde, hükme esas bilirkişi kurulu ek raporunda mukayese oranında hata yapıldığını, değerlendirme oranı 1,115 olması gerekirken, 1,11 olarak değerlendirildiğini ve buna göre m² bedelinin 3.113,79 TL olması gerekirken 3.127,82 TL olarak yanlış hesaplandığının belirtildiği, dava dilekçesinde 15.000,00 TL tazminat talep edildiğini, ıslah dilekçesinde ise 423.475,44 TL’ye hükmedilmesi talep edilmesine rağmen talep aşılmak suretiyle bilirkişi ek raporunda tespit edilen toplam 425.383,52 TL'ye hükmedilmesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile bu bedel üzerinden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza semt spor sahası ve park yapılmak suretiyle kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atıldığı anlaşıldığından arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal kıyaslaması suretiyle değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin davacılara ödenmesine karar verilmesi yerindedir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

5. Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirmiştir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı İdare Vekilinin Davacı ...'nin Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,

B. Davalı İdare Vekilinin ... Dışında Kalan Davacıların Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden;

1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesinin kararının hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinin sonuna “dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan hacizlerin hükmedilen bedele yansıtılmasına,” cümlesinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgiliye iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.