Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2091 E. 2023/8336 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Özel parselasyon planında yol olarak ayrılan ve fiilen yol olarak kullanılan taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla bedelinin tahsili istenmesi üzerine, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca bedel talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Özel parselasyon planında yol olarak ayrılan ve fiilen yol olarak kullanılan taşınmazların 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi kapsamında bedelsiz olarak terkedilmesi gerektiği ve bu nedenle bedel talep edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2071 Esas, 2022/1969 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/517 Esas, 2021/889 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar ... vd. vekili ile kendi adına asaleten, davacı ... ve ... adına vekâleten Avukat ... tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar ... vd vekili ile kendi adına asaleten, davacı ... ve ... adına vekâleten Avukat ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; muris ...'a ait Sultangazi ilçesi ..../... Mevkii eski .... parselde kayıtlı 509 m² 'lik gayrimenkule davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılmış olduğunu, karşılığında hiçbir yer gösterilmediği gibi bedele dönüştürmeden tapu kaydından terkin edildiğini, davalı belediyeye, aynı evsafta bir gayrimenkul verilmesi veya bugünkü bedelinin ödenmesine ilişkin başvurularına olumsuz cevap verildiğini belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmazın, belirlenecek bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 35 inci maddesi kapsamında terkin edildiğinin belirtildiğini, 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesinde imar mevzuatı gereğince düzenlemeye tabi tutulan parsellerden düzenleme ortaklık payı karşılığı olarak bir defaya mahsus alınan yol, yeşil saha ve bunun gibi kamu hizmet ve tesislerine ayrılan yerlerle özel parselasyon sonunda malikinin muvafakati ile kamu hizmet ve tesisleri için ayrılmış bulunan yerler için eski malikleri tarafından mülkiyet iddiasında bulunamaz ve karşılığı istenemez hükmü bulunduğunu, bu nedenle davacının yapılan terkin işlemi için herhangi bir talepte bulunamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ... vd vekili ile kendi adına asaleten, davacı ... ve ... adına vekâleten Av. ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacılar ... vd. vekili istinaf dilekçesinde özetle; dosyada müvekkillere ait herhangi bir muvafakat olmadığını, davalı belediyenin kanunun aradığı muvafakat olmadan resen terkleri yaptığını, bu sebeple kanunun aradığı şartlar yerine gelmediğinden davanın muvafakat varmış gibi karara bağlanmasının hatalı bulunduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Kendi adına asaleten, ... ve ...adına vekâleten davacı vekili Avukat ... istinaf dilekçesinde; dosyada herhangi bir muvafakat olmadığını, davalı belediyenin kanunun aradığı muvafakat olmadan resen terkleri yaptığını, bu sebeple kanunun aradığı şartlar yerine gelmediğinden davanın muvafakat varmış gibi karara bağlanmasının hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların murisi ...'un tamamı kendisine ait bulunan 4830 m² miktarlı dava konusu 134 parsel sayılı taşınmazın özel parselasyon krokisine uygun olarak tamamı 4830 hisse kabul edilerek 4215/4830 hissesini muhtelif tarihlerde 3. kişilere sattığı ve murise 615/4830 hisse kaldığı, bu hisseye konu alanın tamamının özel parselasyon haritasında yolda kaldığı, dava konusu parselin çapı dahilinde yol alanı dışında başkaca kamuya kullanımına ayrılmış alanın bulunmadığı, 134 numaralı parselin imar uygulamasından meydana gelmiş imar parsellerinin tümü üzerinde 4-5 katlı ve ağırlıklı olarak mesken amaçlı kullanılan binaların mevcut olduğunun tespit edildiği ve Belediye Başkanlığı tarafından 1989 yılında yapılan imar uygulaması ile davacıya ait 625 m² (tapu kaydına göre 615 m²) alandan 116 m² sinin düzenleme ortaklık payı olarak, kalan 509 m² yerinin 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesine göre yol payı için bedelsiz olarak terk edileceğinin belirtildiğinin anlaşıldığı, bu nedenle 2942 sayılı Kanun'un 35 inci maddesindeki düzenleme uyarınca; ilgili haritasına göre, özel parselasyona tabi tutulmak suretiyle imar yolu olarak terk edilen ve fiilen de yol olarak kullanılan, davacıya ait hisse için açılan davanın reddine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacılar velilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar ... vd vekili ile kendi adına asaleten, davacı ... ve ... adına vekâleten Av. ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacılar ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf ileri sürdüğü istinaf sebeplerini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararın bozulmasını istemiştir.

2. Kendi adına asaleten, davacı ... ve ... adına vekâleten Avukat ... temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü istinaf sebeplerini tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu malikileri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun'nun (2942 sayılı Kanun) 35 inci maddesi

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya içindeki bilgi ve belgelere ve Tapu Dairesi Başkanlığı'nın 28.03.2019 tarihli cevabi yazılarına göre; dava konusu 134 parsel sayılı 4.830.00 m² miktarlı taşınmazın dava konusu 134 parsel sayılı taşınmazın özel parselasyon krokisine uygun olarak tamamı 4830 hisse kabul edilerek 4215/4830 hissesini muhtelif tarihlerde 3. kişilere sattığı ve murise 615/4830 hisse kaldığı, Sultangazi Belediye Başkanlığı tarafından 12.06.1989 tarihinde yapılan imar uygulaması ile davacıya ait 625 m² ( tapu kaydına göre 615 m²) alandan 116 m² sinin düzenleme ortaklık payı olarak, kalan 509 m² yerinin 2942 sayılı yasanın 35 inci maddesine göre yol payı için bedelsiz olarak terk edileceğinin belirtildiğinin anlaşıldığı, özel parselasyon planında yol olarak ayrılmış alanların fiilen de imar uygulaması ile oluşan imar parselleri arasındaki yol alanlarında kaldığının anlaşıldığı gözetildiğinde 2942 sayılı Kanun'nun 35 inci maddesi gereği ve özel parselasyonda yol olarak kamu hizmetine ayrılan yerin bedeli talep edilemeyeceğinden davanın reddinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacılar ... vd. vekili ile kendi adına asaleten, davacı ... ve ... adına vekâleten Avukat ...'un yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacılardan ... vd'den peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Davacılardan ... vd.'den 269,85 TL peşin harç ve 1330,20 TL temyize başvurma harçlarının alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.