"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2547 Esas, 2022/1960 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Trabzon 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/50 Esas, 2021/334 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Trabzon ili, Ortahisar ilçesi, ...Mahallesi 287 ada 27 ve 28 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırılan kısımlarının kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazların kamulaştırılan kısımlarının tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; fark kamulaşma bedeli olan 899.585,38 TL'ye ilk karar tarihi olan 25.09.2020 tarihine kadar faiz işletilmesine karar verilmesi gerekirken son karar tarihine kadar işletilmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu, dava konusu ve emsal taşınmazın tüm olumlu ve olumsuz özellikleri tek tek incelenmeden eksik ve üstün yanları açıklanmadan, karşılaştırma yapmadan genel nitelikteki değerlendirmelerle yetinilerek rapor hazırlandığını, raporda imar ve yol durumu, yapılaşma şartları, şehir merkezine yakınlığı gibi tüm özellikleri açısından karşılaştırma yapılmadığını, mevcut özelliklerin her birinin değerlendirmede ne derece etkili olduğunun ifade edilmediğini ve lehe vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığını belirterek kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; itirazları giderilmeden alınan hatalı ve eksik rapora göre karar verildiğini, taşınmazların belediye sınırları içerisinde her türlü belediye hizmetlerinden yararlandığını ve arsa vasfında bir taşınmaz olduğunu, objektif değer artırıcı unsurların dikkate alınmadığını, emsalin eski tarihli bir satış olduğunu, taşınmazın m² fiyatının düşük tespit edildiğini, bedelin tespitinde her unsurun gerekçeleri ve değere katkı oranları ayrı ayrı belirlenip dayanakları gösterilerek kamulaştırma bedelinin saptanması gerektiğini, dava konusu taşınmazların kadastro parseli mi yoksa imar parseli olup olmadığı hususunda çelişkinin giderilmediğini, aynı mahallede bulunan başka taşınmazların kamulaştırılması için Trabzon 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/832 Esas sayılı dosyası ile taşınmazın m² fiyatına 2014 tarihinde 1.200 TL/m², yine Trabzon l. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/808 Esas sayılı dosyasında 1.212,80 TL/m² olarak belirlendiğini, yeknesaklığın sağlanması gerektiğini, bu konudaki itirazların dikkate alınmadığını, kaldırma kararında belirtilen hususların göz ardı edildiğini, dava konusu ve emsal taşınmazın tüm olumlu ve olumsuz özellikleri tek tek incelenmeden eksik ve üstün yanları açıklanmadan, karşılaştırma yapmadan genel nitelikteki değerlendirmelerle yetinilerek rapor hazırlandığını, kamulaştırma dışı alanda %2 den daha fazla bir değer düşüklüğü meydana geldiğini, taşınmaz üzerinde bulunan yapı ve muhdesat bedelinin çok düşük hesaplandığını, hükme esas bilirkişi raporunda dava konusu 287 ada 28 parsel nolu taşınmazdaki yapının çatı katının m²si her ne kadar 2,10 m² olarak hesap edilmiş ise de çatı katının m²'sinin daha fazla olduğunu, bunun raporda yer alan fotoğraflardan da anlaşıldığını, üretim giderlerinin yüksek hesaplandığını, ilk karara ilişkin verilen kaldırma kararında davacının istinaf nedeni olarak ileri sürmediği hususlarda kaldırma yapılarak kazanılmış haklarının ihlal edildiğini, %35 değer düşüklüğü oranının çok yüksek olduğunu belirterek kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapıya ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek; üzerindeki fındık ağaçlarına da fındıklık değerinden dava konusu taşınmazın arazi değerinin düşülerek değer tespit edilmesinde, dava konusu taşınmazların kamulaştırılan kısımlarının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde usul ve kanuna aykırılık bulurmadığından istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
2.Davalılar idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapıya ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek; üzerindeki fındık ağaçlarına da fındıklık değerinden dava konusu taşınmazın arazi değerinin düşülerek değer tespit edilmesinde, dava konusu taşınmazların kamulaştırılan kısımlarının davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Dava konusu 287 ada 27 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan ve tek başına yapılaşma imkanı olmayan kısmına değer azalışı verilmesi doğrudur.
4. İlk kararla tespit edilen ve acele el koyma bedelinin mahsubuyla üçer aylık vadeli hesaba yatırılan bedelin kesinleşince ödenmesine karar verildiğinden ikinci kararla tespit edilen bedele ikinci karar tarihine kadar faiz işletilmesi doğrudur.
5. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yerindedir.
6. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.