"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1428 Esas, 2022/2697 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kars 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/191 Esas, 2022/88 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesince gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kars ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde bulunan 92 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle, bir kimsenin ancak kamu yararı sebebiyle ve kanunda öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakabileceğini, bu hususla müvekkilin mülkiyet hakkı ile kamu yararı arasındaki bir dengenin gözetilmesi gerektiğini, müvekkile ait taşınmazın gerçek bedelinin tespit edilerek peşinen ödenmesi gerektiğini, kamulaştırma bedelinin kamulaştırma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıdan tahsil edilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa derhâl ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, hükme esas alınan 21.02.2022 tarihli bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, bilirkişi raporunun istinaf bozma ilamında belirlenen gerekçelerde yer alan nitelikleri taşımadığını, taşınmazın imar planındaki yapılaşabilme ve yola terk gibi durumların bilirkişi raporunda belirtilmediğini, bilirkişi tarafından emsal alınan taşınmazın dava konusu taşınmaz ile hiçbir ortak noktasının olmadığını, yapmış oldukları itirazların bilirkişilerce hazırlanan raporda net bir şekilde açıklığa kavuruşturulmadığını, bilirkişilerce belirlenen taşınmaz m² birim fiyatının yüksek olduğunu, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi gerektiğini beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; bir kimsenin ancak kamu yararı sebebiyle ve kanunda öngörülen koşullara ve uluslararası hukukun genel ilkelerine uygun olarak mal ve mülkünden yoksun bırakılabileceğini, bu hususla müvekkilin mülkiyet hakkı ile kamu yararı arasındaki dengenin gözetilmesi gerektiğini, müvekkile ait taşınmazın gerçek bedelinin tespit edilerek peşinen ödenmesi gerektiğini, kamulaştırma bedelinin kamulaştırma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıdan tahsil edilmesini, taşınmazın arsa vasfında olduğunu, bilirkişi raporunda emsal seçiminin hatalı olduğunu, bilirkişi heyeti tarafından hiçbir gerçekçi rayiç araştırması yapılmadan bedel tespiti yapıldığını, dava konusu taşınmazın iş yeri olarak kullanıldığını bu durumun hiçbir şekilde hesaplamalarda dikkate alınmadığını beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak belirlenen m² birim fiyatının ve muhdesat bedellerinin yerinde olduğu, kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki Kars ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 92 ada 5 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca kararın ONANMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
19.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.