Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2284 E. 2023/8916 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın arsa olarak mı yoksa tarla olarak mı değerlendirileceği ve buna bağlı olarak belirlenecek kamulaştırma bedelinin tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın belediye sınırları içinde ve mücavir alan kapsamında olması, belediye hizmetlerinden yararlanabilecek durumda bulunması ve emsal taşınmazın değerlendirilmesinde yasal düzenleme ortaklık payı kesintisi oranının doğru uygulanması gözetilerek, mahkemece belirlenen kamulaştırma bedelinin uygun olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1358 Esas, 2022/3874 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/116 Esas, 2022/94 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Manisa ili, ... ilçesi, ... mahallesi, 58 ada 43 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı İdare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı idare tarafından yapılan teklifin taşınmazın gerçek değerinden uzak olduğunu, taşınmazın ... ilçe merkezine yakınlığı, etrafının meskun mahal olup belediye hizmetlerinden yararlanıyor olması taşınmazda zeytin ürünü yetişmekte olup acele el koyma değer tespitinde taşınmazın ve üzerindeki muhdesatın gerçek bedelinin çok altında değer tespit edildiğini, taşınmazın rayiç değerinin tam karşılığı olacak kamulaştırma bedelinin tespiti gerektiğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 04.03.2022 tarihli ve 2021/116 Esas, 2022/94 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde; dava konusu taşınmazın tarla vasfında değerlendirilmesi gerektiğini, taşınmazın kıymetini etkileyecek olumsuz unsurların dikkate alınmadığını, yeterli sayıda emsalin incelenmediğini ve zirai muhdesat bedeli hesaplanmasının doğru olmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın imar planı dışında kaldığı, belediye sınırları içinde ve mücavir alan kapsamında olduğu anlaşılmış, parsel sorgu programında Dairemizce yapılan inceleme sonucunda ... ilçe merkezi sınırına 520 metre mesafede olduğu ve bitişik parselin 547 numaralı imar yoluna cepheli olduğu, bu itibarla talep halinde tüm belediye hizmetlerinden yararlanabilecek durumda olduğu kanaatine varıldığından taşınmazın arsa niteliğinde kabul edilmesinin doğru olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, Karaoğlanlı Mahallesi 916 parselin 28.09.2018 tarihli satışı somut emsal olarak kabul edilerek emsal taşınmazın imar parseli, dava konusu taşınmazın ise kadastral parsel niteliğinde olduğu belirlendiğinden, emsal taşınmazdan kesilen oranda düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmış olup, emsal satışın değerlendirme tarihinden sonraki tarihli satış olduğu da dikkate alındığında bilirkişi raporu inandırıcı bulunmamış, usul ekonomisi gereği Dairece resen değerlendirme yapılmasına karar verilerek; aynı kamulaştırma kapsamında Daireye intikal eden dosyalarda emsal olarak kabul edilen Karaoğlanlı Mahallesi 3633 ada 2 parsel sayılı, 2.708,36 m² arsanın 1/2 payının 17.10.2017 tarihli 225.000,00 TL bedelle satışı somut emsal olarak kabul edilmiş, emsal taşınmazın satış tarihinden önce 2007 yılında imar uygulamasına alındığı ve %34,85 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisi yapıldığı belirlenmiş, dava tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesine göre yasal düzenleme ortaklık payı oranı %40 olduğundan, emsal taşınmazın dava tarihine endekslenen birim m² değerinden %40 oranında düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılması gerekmiş, satış tarihinde m² birim değeri 166,15 TL iken dava tarihinde 198,48 TL/m² değerinden %40 oranında düzenleme ortaklık payı düşüldüğünde 198,48 TL/100x60= 119,00 TL hesaplanmış olup, emsal taşınmazın Abay Bulvarına göre emlak vergisine esas rayiç değerinin 2019 yılında 17,90 TL olduğu, dava konusu taşınmazın ise emlak vergisine esas rayiç değerinin belirlenemediği anlaşılmış ise de ... Mahallesinin Karaoğlanlı Mahallesine göre ... İlçe ... yerleşimine çok daha yakın olduğu dikkate alındığında dava konusu taşınmazın emsalden %20 oranında daha değersiz olacağı sonucuna varılmış, m² birim değeri 95,20 TL olarak hesaplanmış ise de istinafa gelen tarafın aleyhine sonuç doğurduğundan mahkemece belirlenen sonuç bedel uygun bulunarak davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkemece esas alınan bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, bu durum bölge adliye mahkemesince kabul edilerek yeniden hesaplama yapıldığını, bu şekilde kamulaştırma bedelinin yüksek belirlendiğinı, 6122 numaralı Bakanlar kurulu kararının 1. maddesinde belediye ve mücavir alan sınırları içinde imar planı ve iskan sahası olarak ayrılmış yerlerde bulunan ya da fiilen meskun halde bulunan ve belediye hizmetlerinden faydalanan yerlerin arsa sayılacağını, dava konusu taşınmazın tarım arazisi olarak değerlendirilmesi gerektiği, yeterli emsal araştırması yapılmadığını, lehe vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Manisa ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 58 ada 43 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.