Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2321 E. 2023/9835 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacıya ödenmesi ile ecrimisil istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı ve arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespitinde, davacı payına düşen bedelin davalı idareden tahsilinde, el atma tarihi 04.11.1983 sonrası kabul edildiğinden dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesinde bir isabetsizlik görülmeyerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1858 Esas, 2022/2615 Karar

KARAR : Usulden ret / Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/433 Esas, 2022/90 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun tazminat yönünden esastan reddine, ecrimisil yönünden miktar itibarıyla kesin olması nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekillince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Miktar veya değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davacılara ödenmesine karar verilen ecrimisil bedeli Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla, ecrimisil bedeli yönünden davalı idare vekillinin temyiz dilekçelerinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı idare vekilinin davacılara ödenmesine karar verilen kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçenin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Antalya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 2660 ada 1 parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadığı hâlde fiilen el atıldığını belirterek taşınmaz bedeli ile ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmaz üzerine ilk inşa edilen okulun 1977 yılında inşa edildiği gözetildiğinde davacının müvekkili idare ile uzlaşma başvurusunda bulunmasının zorunlu bir dava şartı olduğunu, davacının iddia ettiği gibi ilk fiili el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonraki bir tarih olmadığını, bu nedenle iş bu davanın usulden reddinin gerektiğini, davacıların murisleri üzerine kayıtlı taşınmazın intikal işlemlerinin yapılıp yapılmadığı hususunun araştırılması gerektiğini, dava konu taşınmazın ... Belediye Başkanlığının kararı ile imar planında okul alanı olarak tahsis edildiğini, buna göre sorumlunun Belediye olduğunu, dolayısıyla davalı olarak müvekkili idarenin gösterilmesinin hukuka aykırı olduğunu, taşınmaz çok sayıda hissedarının olduğunu, bu nedenle hissedar fazlalığının taşınmaz değerinin düşük olması nedenlerinden biri olduğunu, taşınmazın değeri hesaplanırken el atıldığı tarih itibari ile değerinin tespit edilmesi gerektiğini, tüm bu nedenlerle öncelikle davanın uzlaşma dava şartı yokluğundan reddine, mahkeme aksi kanaatte ise esastan reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, dava konusu taşınmaza davalı Belediyece el atıldığı anlaşıldığından belirlenen bedelin ve ecrimisilin davalı idareden tahsiline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; ecrimisil bedeli için dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesinin hatalı olduğunu, ecrimisil tazminatı yönünden emsal taşınmaz ile dava konusu taşınmaz arasında mukayese yapılmadan ecrimisil bedeli hesaplanmasının yerinde olmadığını, dava konusu taşınmaz üzerinde yapılan ilkokulun yapım tarihinin 10.10.1977 olduğunu, bu nedenle uzlaşmanın dava şartı olduğunu, tarafların uzlaşmaya başvurmadığını, uzlaşma dava şartı gerçekleşmediğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, fiili el atmanın 04.11.1983 öncesi olduğundan maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi ve maktu harç alınması gerektiğini, husumetin imar planının yapan ilgili belediyeye yöneltilmesi gerektiğini, hüküm altına alınan bedelin fahiş olduğunu, hükmedilen bedelin tümüne dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesinin hatalı olduğunu beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaza okul yapılmak suretiyle kamulaştırma olmaksızın fiilen el atıldığı, arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek, emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespit edilmesinin doğru olduğu, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu, el atma tarihi 04.11.1983 tarihi sonrası kabul edilerek istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve taşınmaza okul yeri olarak el atıldığından davacılar payına düşen bedelin davalı idareden tahsiline, el atma 04.11.1983 tarihi sonrası kabul edilmek suretiyle değerlendirme tarihi dava tarihi olduğundan dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, taşınmazdaki davacılar payının iptali ile Hazine adına tesciline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.