"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2993 Esas, 2022/3274 Karar
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bodrum 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/183 Esas, 2022/103 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine eldeki (birleştirilen dosya ) dosya hakkında tefrik kararı verilerek yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekilleri tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi gereğince, miktar veya değeri her paydaş için 107.090,00 TL'yi geçmeyen davalara ilişkin olarak Bölge Adliye Mahkemesi kararları kesin olup bu kararlar aleyhine temyiz yoluna başvurulamaz.
Ecrimisil talebi yönünden bedel Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL'nin altında kalmaktadır.
Bu nedenle; ecrimisil talebi yönünden taraf vekillerinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Tarafların kamulaştırmasız el atmaya dayanan tazminat davası için gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Muğla ili, Bodrum ilçesi, ... Mahallesi, ... Mevkii, 9 pafta, 626 parsel sayılı taşınmazın 1/2 payının ... adına kayıtlı iken miras yoluyla müvekkilleri davacılara kaldığını, bu taşınmaza davalı belediyece kamulaştırmasız el atıldığını, herhangi bir bedel de ödenmediğini, davalı hakkında Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/180 Esas sayılı kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasının açıldığını, söz konusu davada bilirkişilerce taşınmazın 490,15 m²lik kısmına kaldırım, otopark ve yol olarak, 52 m²lik kısmına çiçeklik, 73,35 m²lik kısmına taş zemin olarak el atıldığını; ancak davanın idareye başvurma koşulunun gerçekleşmemiş olması nedeniyle reddine karar verildiğini, kararın temyiz edilmeyerek kesinleştiğini, taşınmazın davalı belediyece kullanıldığını ve kullanılmaya devam edildiğini, belediyeye yapılan müracaatların sonuçsuz kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile tazminat olarak 10.000,00 TL, dava tarihinden geriye dönük 5 yıllık ecrimisil bedeli olarak 10.000,00 TL ecrimisil bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında davacı vekili talep sonucunu tazminat için 207.377,60 TL, ecrimisil için 140.518,59 TL olarak belirlemiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Turgutreis 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı içerisinde park ile rekreasyon alanı ile kıyı kenar çizgisi içerisinde kaldığını, taşınmazın yapılaşmaya müsait olmadığını, tüm bu hususların taşınmazın değerini azalttığını, davacının kamulaştırma karar tarihinden itibaren faiz talebinin yerinde olmadığını ileri sürerek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için ilk olarak 2010 yılında dava açıldığını, el atma tarihinin 1983 yılı sonrası olduğu hâlde davanın üç yıl sonra usulden reddedildiğini, sonrasında açılan davanın da çok uzun yıllardır sonuçlanmadığını belirterek, hükmedilen tazminatın ve ecrimisilin çok düşük olduğunu, en azından dosya içindeki 02.10.2015 tarihli raporda belirlenen bedele hükmedilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; uzlaşma usulünün uygulanmadığını, idareye husumet yüklenemeyeceğini, taşınmaz için belirlenen m² birim değerinin yüksek olduğunu, emsal taşınmazın farklı mahallede bulunduğunu, uygun emsal olmadığını, ecrimisil yönünden ise taşınmazın yapılaşma imkanı olmadığı dikkate alınarak talebin reddi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli uygulama imar planında tamamının park ve rekreasyon alanı olarak özgülendiği, Turgutreis Belediye Encümeni tarafından 2003 yılında alınan karar ile kamulaştırma programına alındığı, ancak işlemlerin tamamlanamadığı, taşınmazın tapu kaydına da 06.08.2003 tarihinde kamulaştırma şerhi konulduğu anlaşıldığından taşınmaza fiilen el atma tarihinin 04.11.1983 tarihinden sonrasına ilişkin olduğu, mahallinde yapılan keşifler sonucunda düzenlenen bilirkişi raporlarından taşınmaza kısmen ... Parkı ve kısmen otopark olarak el atıldığı, taşınmazın kıyı kenar çizgisinin hemen bitişiğinde olduğu ve ... Bulvarı ile deniz kıyısı arasında kaldığı, Turgutreis yat limanına çok yakın, merkezi konumda olduğu, dava tarihi itibarıyla arsa niteliğinde olduğu anlaşıldığından, taşınmazın nitelendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmayıp, taşınmazın davalı ... Başkanlığının sorumluluk alanında olduğu; ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal karşılaştırması yapılmadığı, taşınmaza emlak vergisine esas değeri dikkate alınarak değer biçildiği, ecrimisilin de taşınmazın vergi değerine göre belirlenen toplam bedelinin %3'ü oranında hesaplandığı anlaşıldığından, alınan raporun geçersiz olduğu sonucuna varıldığı, dosya içinde 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine uygun bilirkişi raporu bulunmadığı görüldüğü, davacılar vekilince hükme esas alınması beyanında bulunulan 02.10.2015 tarihli bilirkişi raporunun, dosya ekinde bulunan ve davacılarca 2010 yılında Bodrum 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/180 Esas sayılı dava dosyasındaki rapora atıfta bulunulduğu ve raporun rayiç değerlere göre soyut değerlendirmeye dayalı olduğu anlaşıldığından, anılan raporun da hükme esas alınmasının mümkün olmadığı değerlendirilerek, dosya içindeki mevcut emsaller Dairece değerlendirilmiş ve Turgutreis Mahallesi, 6337 parselin 22.04.2010 tarihinde gerçek kişiler arasında yapılan satışın somut emsal olarak kabul edilmesine ve taşınmazlar parsel sorgu programında incelendikten sonra, resen hesaplama yapılarak taşınmazın m² birim değeri 959,40 TL belirlenmiş, davacılar murisinin 1/2 payının 283.622,62 TL hesaplanmış, ecrimisil talebi yönünden de hükme esas alınan rapor da geçersiz olduğundan, dava konusu taşınmazın sahil yoluna cepheli bulunduğu ve kısmen otopark alanı olarak el atıldığı anlaşıldığından, otopark geliri üzerinden ecrimisil hesaplaması yapılması gerektiği kanaatine varılarak, Milas-Bodrum havaalanı işletmesince ilan edilen 2022 yılı aylık abone ücretinin (milasbodrum.dhmi.gov.tr) adresinden 324,00 TL olduğu Dairece belirlenmiş, bu ücretin değerlendirme tarihine endekslenmesi sonucunda (1.129,03/229,10 üfe endeksi) 2014 ocak ayı için 65,75 TL olduğu belirlenmiş, dava konusu taşınmaza her 25 m² alana bir araç park edilebileceği hesaplaması sonucunda 23 araç park edilebileceği sonucuna varılmış resen yapılan hesaplama sonucu 75.473,34 TL bedelden davacılar murisi payı 1/2=37.736,67 TL ecrimisil karşılığı hesaplanmış, tazminat yönünden taleple bağlı kalınarak 207.377,60 TL, ecrimisil yönünden davanın kısmen kabulü ile 37.473,34 TL olarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın değerli bir konumda bulunduğunu, ulaşım, çevre, altyapı gibi çok uygun imkanlara sahip olduğunu, Turgutreis marinaya çok yakın mesafede olup birçok yerleşim yerine yaya olarak ulaşılabilecek ve denize sıfır konumda olduğunu, toplu taşıma, elektrik, yol gibi altyapı hizmetleriyle birlikte belediye hizmetlerinden yararlanılabilir bir yerde bulunduğunu, ticaret, turizm ve konut alanları ile birleşik olan taşınmaza portatif büfe yapılabileceğini, çay bahçesi, otopark, su sporları, oyun alanı olarak değerlendirilebileceğini, sahilde kullanım alanı olmayan konut sitelerine, otellere kiraya verilebilir durumda olan taşınmaz hakkında takdir edilen tazminatın çok çok yetersiz olduğunu, istinaf incelemesi neticesinde takdir edilen bedelin de günümüz ekonomik şartları ve emlak fiyatları da nazara alındığında kabul edilebilir gibi olmadığını beyan ederek ve resen tespit edilecek hususlarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş, ayrıca usulüne uygun emsal inlemesi yapılmadığını, tespit edilen bedelin fahiş olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararı.
3.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir, ancak Bölge Adliye Mahkemesince, bilirkişi kurulu raporları geçersiz ve inandırıcı bulunmadığından yeniden emsal bildirilmesi için taraflara süre verilip, gerektiğinde resen emsal celbi yoluna gidilerek 2942 sayılı Kanun'un 15 inci maddesi uyarınca oluşturulacak bilirkişi kurulu eşliğinde mahalinde yeniden keşif yapılıp, alınacak olan raporun kanun hükümlerine uygun olup olmadığı denetlenerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden yazılı şekilde resen hesaplama yapılarak hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
3. Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı öncesi İlk Derece Mahkemesince verilen ilk karar davacılar tarafından istinaf edilmediğinden, davalı idare lehine oluşan 6100 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesinden kaynaklanan taleple bağlılık ve aleyhe hüküm verme yasağı ilkesi gözetilerek kaldırma kararı öncesi 207377,60TL tazminat bedeli üzerinden karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Taraf Vekillerinin Ecrimisil Talebine İlişkin Temyizi Yönünden
Taraf vekillerinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,
B. Taraf Vekillerinin Tazminat Talebine İlişkin Temyizi Yönünden
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde iadesine,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.