"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2242 Esas, 2022/1458 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Rize 2. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/1219 Esas, 2022/609 Karar
Taraflar arasındaki bağımsız bölümlere özgülenen arsa paylarının düzeltilerek tapuya tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ana gayrimenkulde bulunan bağımsız bölümlere, değerleriyle doğru orantılı arsa payı verilmediğini mahkemece yeni arsa paylarının belirlenerek tapuya tesciline karar verilmesi talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Bir kısım davalılar vekili Av. ... cevap dilekçesinde özetle; süresi içerisinde dava açılmadığından zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının arsa payının düzeltilmesindeki hukuki yararının ne olduğunun tespiti gerektiğini, davacıların davayı açmakta kötü niyetli olduğunu, davanın Rize 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/72 Esas sayılı dosyasında kamulaştırma bedelinin tespiti davası açıldıktan sonra açılmasının davacıların kötü niyetini gösterdiğini, davacıların bağımsız bölümler arasındaki değer kaybını ödemesi gerektiğini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
2. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; davanın yasal dayanaktan yoksun somut bir delile dayanmayan soyut iddialardan ibaret olduğunu, kat irtifakı kurulduktan bu yana arsa paylarına herhangi bir itirazın bulunmadığını, davacıların arsa payı oranını bilerek taşınmazları satın aldığını, davanın Rize 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/72 Esas sayılı dosyasında kamulaştırma bedelinin tespiti davası açıldıktan sonra açılmasının davacıların kötü niyetini gösterdiğini, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
3. Davalı ... cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın 22 ve 23 nolu bağımsız bölümün 1/2 payının kendisine ait olduğunu, binaki bağımsız bölümlerin ilgili devlet yetkilileri tarafından hesaplanarak arsa paylarının üzerine kat mülkiyeti kurularak tapularının verildiğini, davacıların yüksek miktarda kamulaştırma bedeli alabilmek için bu davayı açtıklarını belirterek davanın reddini istemiştir.
4. Bir kısım davalılar vekili Av. ... cevap dilekçesinde özetle; davacıların kat irtifakına geçiş sürecinden haberdar olduklarını, davacıların taşınmazı malik sıfatıyla 10 yılı aşkın süredir kullandıklarını, bu süre zarfında hiçbir şekilde arsa paylarına itiraz etmediklerini, kamulaştırma davası açıldıktan sonra bu davayı açmalarının hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi gerektiğini, davacıların bağımsız bölümleri satın alırken arsa paylarını bildiklerini belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların davayı açmakta hukuki yararlarını bulunduğunu, taşınmaz üzerinde 21.09.1992 tarihinde kat irtifakı tesisi yapıldığını, bağımsız bölümlere kat irtifakı kurulduğu andaki değerleri ile bağımsız bölümlere özgülenen arsa payları miktarı arasında açık orantısızlık meydana geldiğini, müvekkillerinin taşınmazları 2009 yılında kat irtifakı kurulduktan sonra satın aldıklarını, davaya konu bağımsız bölümler bakımından kot farkı olduğunu, kot farkı sebebiyle bu davayı açmakta davacıların hukuki yararının bulunduğunu, hükmedilen yargılama gideri ve vekâlet ücretlerinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların resmi senet ile arsa paylarını bilerek satın aldıkları ve uzunca bir müddet itiraz etmedikleri, böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde bağımsız bölümlerin arsa paylarının değerleriyle orantılı olup olmadığının tespiti ile yeni arsa paylarının tapu siciline tesciline ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 3 üncü maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu ana gayrimenkulde 1992 yılında kat irtifakının tesis edildiği hususunda uyuşmazlık yoktur.
3. Taşınmaza ait kat mülkiyeti ve kat irtifakı tesisi belgeleri birlikte değerlendirildiğinde davanın reddine karar verilmesi yerindedir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.