Logo

5. Hukuk Dairesi2023/2892 E. 2023/9758 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli tespiti davasında, acele kamulaştırma bedeli ile mahkemece hükmedilen bedel arasındaki farkın hesaplanması ve ödenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince hükmedilen kamulaştırma bedelinden acele kamulaştırma dosyasında depo edilen bedelin mahsubu ile davalıya ödenmesi gereken miktarın hatalı hesaplandığı, ayrıca davalıya ödenemeyen kısma hak sahibine ödeme yapılıncaya kadar yasal faiz işletilmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1674 Esas, 2022/2727 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Artvin Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/222 Esas, 2022/406 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Artvin ili, ... ilçesi, ... köyü 127 ada 1 parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekilinin cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz için belirlenen bedelin yüksek olduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda kanuna uygun olarak hesaplama yapılmadığını, taşınmaza kıymet takdir komisyonu raporunda kuru tarım arazisi olarak değer biçildiği hâlde, bilirkişi raporunda sulu tarım arazisi olarak değer biçildiğini, kapitalizasyon faiz oranının %4 olarak alınıp buna göre değerlendirme yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ünden fazla olamayacağının esas alınması suretiyle brüt gelirlerin yüksek giderlerin düşük alınarak yüksek bedel tespit edildiğini, taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlara gerçek değerinin üzerinde değer biçildiğini ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; usulî kazanılmış hak gerekçesiyle ilk karardaki bedele hükmedilmesinin hatalı olduğunu, kamulaştırma davalarındaki temel ilkenin taşınmazın gerçek değerinin tespit edilmesi olduğunu, bu davalarda resen araştırma ilkesinin geçerli olup kamu düzenine ilişkin olduğunu, kamu düzenine aykırılığın ise usulî kazanılmış hak ilkesinin istisnası niteliğinde kabul edildiğini, bu nedenle ilk karardaki bedele hükmedilmesinin doğru olmadığını, hükme esas alınan bilirkişi raporunda 2017 yılı resmi verilerine göre değerlendirme yapıldığını, usulî sebeplerle 2018 yılı resmi verilerine göre tespit edilen bedele hükmedilmediğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi heyetinin 2942 sayılı Kanun'daki usul ve esaslara göre tayin edilip keşif yapılmasında, kısmen arazi kısmen kapama meyve bahçesi niteliğindeki taşınmaza ekilebilir ürün türüne göre gelir metodu kullanılarak bilimsel yolla dosyaya getirilen resmi veriler esas alınarak net gelirin tespit edilmesinde, taşınmazın niteliğine ve özelliklerine göre kapitalizasyon faiz oranının tespit edilmek suretiyle metrekare birim fiyatının tespit edilmesinde ve ilk kararın yalnızca davacı idare tarafından istinaf edildiği gözetilerek kazanılmış hak ilkesinin gözetilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, ancak belirlenen toplam kamulaştırma bedeli 215.285,90 TL, acele el koyma dosyasında ödenen bedel 129.079,85 TL ve işbu dosyada davalıya ödenmesine karar verilmesi gereken bedel (bu iki bedel arasındaki fark) 86.206,05 TL olması gerekirken, mahkemesince hatalı hesaplanarak 112.266,05 TL'nin davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi ile infazda tereddüt oluşturulması, davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru görülmediği gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kabulü ile düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiş; ayrıca davalı tarafça istinaf sebebi yapılmadığı halde davalı lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Kısmen arazi, kısmen karışık meyve bahçesi niteliğindeki Artvin ili, ... ilçesi, ... köyü 127 ada 1 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca zeytin geliri esas alınarak değer biçilmesi ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle mülkiyet kamulaştırmasına konu olan pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kararın kaldırılmasına ilişkin verilen karardan sonra alınan raporda kamulaştırma bedelinin daha yüksek belirlenmesi üzerine bu kararın sadece davacı idarenin istinafı üzerine verildiği dikkate alınmak suretiyle usulî kazanılmış hak ilkesi gözetilerek kaldırma kararı öncesindeki kamulaştırma bedeli bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine ilişkin hüküm kurulması yerindedir.

3. Buna karşın; İlk Derece Mahkemesinin 23.05.2018 tarihli duruşma tutanağında yer alan ara kararı ile ilk nihai kararında acele kamulaştırma bedelinin davalı tarafa henüz ödenmediği tespit edilen 26.060,00 TL'lik kısmının karar kesinleştiğinde ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verildiği ve bu hususta aynı tarihte bankaya müzekkere yazıldığı, ayrıca bu durum İlk Derece Mahkemesinin son kararının gerekçesinde izah edildiği halde davalı tarafa ödenemediği anlaşılan 26.060,00 TL’lik bedele hak sahibine ödeme yapılmasına ilişkin son karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerektiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davalı vekilinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (4) numaralı bendinde yer alan "davalı tarafa ödenen 129.079,85 TL'nin kamulaştırma bedelinden mahsup edilerek kalan 86.206,05 TL" ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine "depo edilen 129.079,85 TL bedelden davalı tarafa ödenen 103.019,85 TL'lik kısmının tespit edilen kamulaştırma bedelinden mahsup edilerek 23.05.2018 tarihli duruşmada alınan ara kararla karar kesinleştiğinde ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verilen toplam 112.266,05 TL" ibaresinin yazılmasına, hüküm fıkrasının (6) numaralı bendinde yer alan "86.206,05 TL" ibaresinin hükümden çıkartılmasına, yerine "toplam 215.285,90 TL kamulaştırma bedelinden acele kamulaştırma dosyasında depo edilen 129.079,85 TL'nin 103.018,85 TL’lik kısmının davalı tarafa ödendiği, 26.060,00 TL’lik kısmının ise 23.05.2018 tarihli duruşmada alınan ara kararla karar kesinleştiğinde ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmasına karar verildiği gözetilerek, davalı tarafa ödenen 103.018,85 TL'nin mahsubu ile bakiye 112.266,05 TL’ye" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.