Logo

5. Hukuk Dairesi2023/3263 E. 2023/10209 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tahsili davasında, taşınmazın yargılama aşamasında devri nedeniyle yeni malikin davaya dahil edilip edilmeyeceği ve tescil hükmünün nasıl kurulacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın yargılama sırasında devredilmesi nedeniyle yeni malike davanın ihbar edilmesi gerektiği ve tescil hükmünün infazda tereddüt yaratmayacak şekilde taşınmaz bilgileri belirtilerek kurulması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/140 Esas, 2022/303 Karar

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Burdur ili, Gölhisar ilçesi, ... Mahallesi 300 ada 1 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın yol yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırmadan arta kalan kısmın kamulaştırılmasına dair talebi kabul etmediklerini, muris Ahmet Salman'a pazarlığa ilişkin tebligat gönderildiğini ancak netice elde edilemediğini, el atma tarihinden itibaren faiz talebinin de hukuka aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 29.09.2015 tarihli ve 2014/89 Esas, 2015/339 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve el atma tazminatının davalı taraftan tahsil edilerek davacılara ödenmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaza emsal karşılaştırması yapılmadan emsallerin dikkate alındığından söz edilerek soyut ifadelerle değer biçilmesi, davalı idare harçtan muaf olmasına rağmen harçların yargılama giderine dahil edilerek davalı idareden tahsiline karar verilmesi ve dava konusu taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra el atıldığı anlaşılmakla nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 01.12.2022 tarih ve 2018/140 Esas, 2022/303 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; uzun yargılama süresinde davacıların zararının daha da arttığını, hükme esas alınan raporda sadece emsal satışların dikkate alınmasının hatalı olduğunu, gerçek piyasa rayiç değerinin esas alınması gerektiğini, raporlar arasında fahiş fark oluştuğunu, ayrıca dosyaya sunulan ek beyan dilekçesiyle dava konusu taşınmazın üçüncü kişiye devredildiğini, yeni tapu malikinin davaya dahil edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

2.Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; tescil hükmünün eksik kurulduğunu, m² değerinin yüksek belirlendiğini, kalan kısımda değer azalışının yüksek hesaplandığını ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ile bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

5.6100 sayılı Kanun'un 125 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak, arsa niteliğindeki Burdur ili, Gölhisar ilçesi, ... Mahallesi 300 ada 1 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Dosya kapsamında dava konusu taşınmazın tamamının yargılama devam ederken dava dışı ...’a satıldığı anlaşılmıştır.

5. 6100 sayılı Kanun’un 125 inci maddesinin ikinci fıkrasına göre, davanın açılmasından sonra dava konusunun davacı tarafından devredilecek olması halinde, devralmış olan kişinin görülmekte olan davada davacı yerine geçeceği ve davanın kaldığı yerden itibaren devam edeceği düzenlendiğinden, mahkemece davacı sıfatıyla yeni malik Yusuf Akalın'a davanın ihbar edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

6. İnfazda tereddüt yaratacak şekilde dava konusu taşınmazın bilgileri yazılmadan tescil hükmü kurulması bozmayı gerektirir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz isteminin kabulü ile temyiz olunan kararın BOZULMASINA,

Davacılardan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

02.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.