Logo

5. Hukuk Dairesi2023/4734 E. 2023/9953 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tüketici mahkemesinde açılan menfi tespit davasında yargı yeri uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Menfi tespit davalarında kesin yetki kuralı bulunmaması, davacının yetkisiz mahkemede dava açması halinde seçme hakkının davalıya geçmesi ve davalının süresinde yetki itirazında bulunarak Mersin Tüketici Mahkemesini yetkili olarak göstermesi gözetilerek, yargı yeri Mersin Nöbetçi Tüketici Mahkemesi olarak belirlenmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/305 Esas, 2021/329 Karar

I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR

A. Antalya 3. Tüketici Mahkemesinin 04.06.2021 Tarihli ve 2020/394 Esas, 2021/142 Karar Sayılı Kararı

Somut olayda tüketicinin yerleşim yeri adresinin Tarsus olduğunun anlaşıldığı, taraflar arasındaki sözleşmenin de Tarsus'da düzenlendiğinin anlaşıldığı, davalı vekilinin cevap süresi içinde yetki itirazında bulunduğundan eldeki davaya bakmakla Antalya Mahkemelerinin yetkili olmayıp Tarsus Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

B. Tarsus 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.09.2021 Tarihli ve 2021/305 Esas, 2021/329 Karar Sayılı Kararı

Davanın tüketicinin açtığı menfi tespit talebine ilişkin olduğu, dava konusu itibariyle kesin yetkinin bulunmadığı, davalının cevap dilekçesinde yetki itirazında bulunarak icra dosyasının Mersin ilinde açıldığı nazara alınarak Mersin Nöbetçi Tüketici Mahkemesine dosyanın gönderilmesini talep ettiği, kesin yetkinin bulunmadığı hallerde davacı tarafça yetkili mahkeme usule uygun olarak seçilememişse yetkili mahkemenin seçilmesi hakkı cevap dilekçesiyle davalı tarafa geçeceğinden, seçimlik olarak düzenlenen yetkili yerlerden birinin seçilmesi halinde dosyanın yetkisizlik kararı ile davalı tarafça seçilen mahkemeye gönderilmesi gerekeceği ancak davalı tarafça yetkili mahkemelerden biri olan Mersin Nöbetçi Tüketici Mahkemesi seçilmişse de Antalya 3. Tüketici Mahkemesi tarafından dosyanın Tarsus Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesince Tüketici Mahkemesi sıfatıyla bakılması gerektiği gerekçe gösterilerek gönderildiği, bu sebeple usule uygun verilmiş bir yetkisizlik kararı bulunmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

II. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Uyuşmazlık, menfi tespit istemine ilişkindir.

B. İlgili Hukuk

1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan İlk Derece Mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.

2. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) “Menfi tesbit ve istirdat davaları” başlıklı 72 nci maddesinin sekizinci fıkrası şöyledir:

“Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.”

2. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (6502 sayılı Kanun) 73 üncü maddesinin beşinci fıkrası şöyledir:

“Tüketici davaları, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabilir.”

3. 6100 sayılı Kanun’un “Genel yetkili mahkeme” başlıklı 6 ıncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

“Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”

4. 6100 sayılı Kanun’un “Sözleşmeden doğan davalarda yetki” başlıklı 10 uncu maddesinin şöyledir: “Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.”

5. 6100 sayılı Kanun'un “Yetki itirazının ileri sürülmesi” başlıklı 19 uncu maddesi şöyledir:

“(1) Yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir.

(2) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.

(3) Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir.

(4) Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hâle gelir.”

C. Değerlendirme

1. Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinde genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilerek genel yetkili mahkemelerin yetkisi düzenlenmiş olup menfi tespit davalarında yetki kesin değildir. Bu davalarda kesin yetki kuralı bulunmadığından 6100 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez.

2. Kesin yetki halinin kuralının bulunmadığı ve birden fazla genel ve özel yetkili mahkemenin bulunduğu hallerde yetkili mahkemeyi seçme hakkı davacıya aittir. Davacı davasını, bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer, davalının bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir.

2. 6502 sayılı Kanun'un 73 üncü maddesinin beşinci fıkrasında tüketici davalarının, tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesinde de açılabileceği belirtilmişse de bu kural 6100 sayılı Kanun'un yetkiye ilişkin kurallarının yanında bir ek yetki kuralıdır.

3. Somut olayda, yerleşim yeri Tarsus/Mersin olan davacının, yetkisiz Antalya Tüketici Mahkemesinde dava açtığı anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca seçme hakkı davalıya geçmiş ve davalı vekilince de süresinde ve usulüne uygun olarak icra takibinin yapıldığı yer olan Mersin Tüketici Mahkemelerinin yetkili olduğuna ilişkin itirazın da bulunduğu anlaşılmaktadır. Mersin Tüketici Mahkemeleri tarafından verilmiş bir yetkisizlik kararı yoksa da Antalya 3. Tüketici ve Tarsus 3. Asliye Hukuk Mahkemelerinin verdikleri yetkisizlik kararları ile davadan el çektikleri ve işin görülmesinin sürüncemede bırakılmaması ve Yargıtayca yargı yeri belirlenmesi gerektiği anlaşıldığından uyuşmazlığın Mersin Nöbetçi Tüketici Mahkemesince çözümlenmesi gerekmektedir.

III. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince Mersin Nöbetçi Tüketici Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,

30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.