"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/679 Esas, 2023/711 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 11. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/901 Esas, 2021/555 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalı ... hakkında açılan davanı pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince idarenin istinaf başvurusunun kamu düzeni gereği kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı ... vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 09.01.2024 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davalı ... vekili Avukat ... ve aleyhine temyiz olunan davacı vekili Avukat ... gelmişlerdir.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara ili, Mamak ilçesi, ... Mahallesi 35605 ada 2 parsel sayılı taşınmazın imar planı çalışmalarında fiilen yok edildiğini, kamulaştırma yapılmaksızın fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; husumetin kendilerine yönlendirilemeyeceğini, talebin zamanaşımına uğradığını, idari yargının görevli olduğunu ve uzlaşma prosedürünün uygulanmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Mamak Belediye Meclisinin 13.02.1987 tarihli ve 34 sayılı kararı ile onaylanan Belediye Encümeninin 07.06.1988 tarihli ve 781/1274 sayılı tescil işlemleri tamamlanan mevzi imar planına ait parselasyon planında meydan olarak tescil olduğunu, kamuya tahsisli alanda bulunduğunu, mevzi imar planı gereği davacının bu parseli kamuya terk etmesi gerekirken gerekli ferağ işlemini yapmadığını, tazminat talep hakkı bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... hakkında açılan davanın pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine, davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; tapulama ile oluşan kök 138 parselde özel parselasyon yapıldığını, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 35 inci maddesi uyarınca malikin muvafakati ile kamuya terk edilen yerlerin bedelinin istenemeyeceğini, bu konudaki yargı kararlarının dikkate alınmadığını, davaya konu 2952 m²lik bölümün bedelsiz kamuya terkin edilecek yer olduğunu, bunun karşılığında kalan bölümlerin değerinin arttığını, parselasyon planı sonucu imar adalarına yapılan dağıtımın 146.068 m² olduğunu ve 2635 m² fazla yer tahsis edildiğini ve tapudan terkini gerektiğini, alınan raporun yetersiz, bedelin fazla olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu Ankara ili, Mamak ilçesi, ... Mahallesi 35605 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastral 138 parsel sayılı taşınmazdan geldiği, 138 parsel sayılı taşınmazın 277.100,00 m² alanlı iken yapılan parselasyon planında 55.013 m²lik bölümün diğer plan olarak gösterildiği, düzenlemeye alınan 222.086 m²den 77.233 m² düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra 1.421 m²nin bedelsiz terk olarak ayrıldığı, kalan 142.433m²nin ise imar ada ve parsellerine tahsis edildiği, bu tahsis sırasında 16.827 m²nin 35605 ada 1 parsele, 2952 m²nin ise 35605 ada 2 parsele tahsis edildiği ve tapuda tescilin sağlandığı, daha sonra 2001 yılında yapılan ... Mahallesi Kentsel Dönüşüm Projesi 1.Etap imar planı kapsamında tapuya 19.11.2002 tarihinde tescil edilen 38903 ada 1 parsel ve 38903 ada 2 parsel numaralı taşınmaz ile zemin üzerinde mükerrer durum yaratılarak tapudaki mülkiyet hakkının zemin üzerinde herhangi bir karşılığının kalmadığı ve zeminde kaybolduğu, Kadastro Müdürlüğünün 09.07.2020 tarihinde gönderdiği yazıda 35605 ada 2 No.lu parselin imar tadilatı ile 38903 ada 2 numaralı parsel olduğu, iş bu uygulamanın davalı ... Belediyesince yapıldığı ve davalı ... Başkanlığına husumet yöneltilemeyeceği anlaşılmış olup, her ne kadar davalı idare tarafından davaya konu bölümün özel parselasyon sırasında bedelsiz kamuya terkedildiği iddia edilmiş ise de taşınmazın uygulamaya giren bölümünden düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra 1421 m²nin bedelsiz terk edildiği 2952 m²nin ise 35605 ada 2 parsel olarak tapuda tescilinin sağlandığı dikkate alındığında idarenin savunmalarına itbar edilmediği; arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılıp, emsal ile taşınmazın vergiye esas değerleri de kıyaslanmak suretiyle bedelinin tespit edilerek davalı ... Başkanlığından tahsiline dair kararda bir isabetsizlik görülmediği belirtilmiş, 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 4 dikkate alınarak kamu düzeni ilkesi geeği resen İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak harç yönünden düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu maliki ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ile bedelinin tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi, ek madde 1'i ve ek madde 4'ü.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmazlara, 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde aynı bölgeden Dairemize intikal eden dosyalar dikkate alındığında bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Dava konusu taşınmaza fiilen el atılmadığı anlaşılmakla birlikte, dava konusu Ankara ili, Mamak ilçesi, ... Mahallesi 35605 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastral 138 parsel sayılı taşınmazdan geldiği, 138 parsel sayılı taşınmazın 277.100,00 m² alanlı iken yapılan parselasyon planında 55.013 m²lik bölümün diğer plan olarak gösterildiği, düzenlemeye alınan 222.086 m²den 77.233 m² düzenleme ortaklık payı kesildikten sonra 1.421 m²nin bedelsiz terk olarak ayrıldığı, kalan 142.433 m²nin ise imar ada ve parsellerine tahsis edildiği, bu tahsis sırasında 16.827 m²nin 35605 ada 1 parsele, 2952 m²nin ise 35605 ada 2 parsele tahsis edildiği ve tapuda tescilin sağlandığı, daha sonra 2001 yılında yapılan ... Mahallesi Kentsel Dönüşüm Projesi 1. Etap imar planı kapsamında tapuya 19.11.2002 tarihinde tescil edilen 38903 ada 1 parsel ve 38903 ada 2 parsel numaralı taşınmaz ile zemin üzerinde mükerrer durum yaratılarak tapudaki mülkiyet hakkının zemin üzerinde herhangi bir karşılığının kalmadığı ve zeminde kaybolduğu, Kadastro Müdürlüğünün 09.07.2020 tarihinde gönderdiği yazıda 35605 ada 2 nolu parselin imar tadilatı ile 38903 ada 2 numaralı parsel olduğu, iş bu uygulamanın davalı ... Belediyesince yapıldığı, idarece özel parselasyon sırasında bedelsiz kamuya terk edildiği ve davacı tarafa fazla alan tahsis edildiği iddia edilmiş ise idare tarafından sunulan tahsis cetveli, yeni imar adaları alan hesap cetveli arasında tutarsızlıklar bulunduğu, buna rağmen mevzi imar planı idarece uygun görülerek onaylandığı, fen raporunda taşınmazın mevzi imar planında meydan alanı olarak tahsisli olduğu gözetildiğinde kamulaştırmasız el atma olgusunun gerçekleştiğinin kabulü yerindedir.
4. Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen Ek Madde 4'ün son fıkrasında "Bu kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir." düzenlemesi ile 04.11.1983 tarihinden sonra yapılan fiili el atmalarda da maktu harca hükmedilmesi gerektiğinin amaçlandığının kabulü gerektiğinden bahsedilmiş ise de bu davaların yasal kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ile 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararlarından aldığı nazara alındığında, 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.11.2022 tarihli ve 7421 sayılı Vergi Usul Kanunu İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrasının 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atılan taşınmazlar için açılan davalarda uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
5. Kaldı ki eldeki davada dava konusu taşınmaz 1/1000 ölçekli uygulama imar planında meydan alanında kaldığından ve fiili bir el atma bulunmadığından taşınmazda hukukî el atma nedeniyle taşınmazın bedeline hükmedildiğinden Ek Madde 4'ün uygulanması doğrudur.
6. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukukî kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkeleri, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, 21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı ... Başkanlığından alınarak davacı idareye ödenmesine, davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.