Logo

5. Hukuk Dairesi2023/4851 E. 2023/11841 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı ve bedelinin emsal değerine göre hesaplanması gerektiği, ancak mahkeme harçlarının maktu değil nispi olarak alınması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/884 Esas, 2023/468 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölbaşı(Ankara) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/433 Esas, 2022/148 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın pasif husumetten reddine karar verilmiştir.

Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden pasif husumetten reddine, davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda;

Miktar veya her paydaş için değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihaî kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın her paydaş için değeri kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun'un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun'un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Dosya içeriğine göre; davacılardan tapu kayıt maliki ... dışındaki davacılar yönünden hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktar Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalmaktadır.

Bu nedenle, tapu kayıt maliki ... dışındaki davacılar yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar verildikten sonra, davalı idarenin tapu kayıt maliki ... yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara ili, Gölbaşı ilçesi, ... Mahallesi, 1062 parsel sayılı taşınmazda malik olduklarını, dava konusu taşınmazda düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılarak imar ada ve parsellerine dağıtımı yapıldıktan sonra 141 ada 1 parsel olarak ayrılan kısım yeniden 1062 parsele rücu ettirildiğini ancak fiilen diğer adalar arasında yok edilmek suretiyle taşınmaza kamulaştırmasız olarak el atıldığından bahisle davacılar hissesine düşen taşınmazlar bedelinin davalı idareden yasal faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerinde belediyenin herhangi bir tasarrufu, kamulaştırma yahut kamulaştırmasız el atma yönünde uygulamasının söz konusu olmadığını, dava konusu alana ait imar planı çalışmalarının devam ettiğini bu nedenle davanın husumet, süre aşımı ve esastan reddine karar verilmesinin talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... hakkında davanın pasif husumetten reddine, davalı ... yönünden davanın kabulüne,davacılar payına isabet eden bedelin davalı idareden tahsiline, davacılar payının tapu kaydının iptali ile davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; zamanaşımı ve husumet itirazlarında bulunarak, fazla bedele hükmedildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın geldiği 8000 metrekare yüzölçümündeki 1062 parsel sayılı taşınmazdan davalı ... Belediyesinin 19.12.1986 tarih ve 37/255 sayılı Encümen kararı ile 2800 metrekarelik kısmının (%35 oranında ) düzenleme ortaklık payı olarak kesildiği, kalan 5200 metrekarelik kısmın 2500 metrekaresinin 140 ada 1 nolu parsele dağıtıldığı, 2700 metrekarelik kısmının ise 141 ada 1 parsel olarak ayrıldığı, sonrasında alan hatasından ötürü 141 ada 1 parselin tapuya tescil edilemediğinden 1062 parsel olarak bırakıldığı, halen davacılar ve bir kısım davacılar murisi adına tapuda kayıtlı olduğu, fen bilirkişisinden kaldırma kararı sonrası alınan raporda da taşınmazın imarlı bölge içerisinde olup fiilen park alanı, ve imar yollarında bulunduğu, park alanının zeminine stabilize malzeme çekildiği, 363. Sokak imar yolunun asfalt yol olarak ulaşıma açık olduğu, fiziken tasarruf edilebilecek bir kısmının kalmadığının belirtildiği görüldüğünden arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza emsal mukayesesi yapılmak suretiyle değer biçilmek suretiyle bedeline hükmedilmesinde ve davalı ... Başkanlığından tahsiline, diğer davalı yönünden ise sıfat yokluğundan davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemediği, ne var ki, maktu harca hükmedilmesi gerektiğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, düzeltierek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık ;kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idarelerden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1.6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4..2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve davalı idarece fiilen el atılan taşınmazın bedelinin alınan rapor uyarınca davalı ... Başkanlığından tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

4 Buna karşın, eldeki davada taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra el atılmıştır. 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun’a eklenen Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrası; “Bu Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” şeklinde düzenlenmiştir. 2942 sayılı Kanun'un 6487 sayılı Kanun'la değiştirilen Geçici 6 ncı maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları; "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle ve Anayasa'nın 2 ncı ve 35 inci maddelerine aykırı bulunarak 13.03.2015 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarihli ve 2013/95 Esas, 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edilmiştir. 2942 sayılı Kanun'da 04.11.1983 tarihinden sonraki el atmalara ilişkin başkaca bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ile 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararlarından alan 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda mahkeme ve icra harçlarıdavalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekâlet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinden 2942 sayılı Kanun'un Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrasının uygulanma imkanı bulunmamaktadır.

5. Bölge Adliye Mahkemesince yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle ek 4 madde 4'ün uygulanması gerektiğinden bahisle İlk Derece Mahkemesi karar harcının ve istinaf harcının maktuya çevrilerek nispi harcın bakiyesinin iadesine karar verildiğinden kararın bozulması gerekir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı İdarenin Tapu Kayıt Maliki Olan ... Dışıdaki Davacılara İlişkin Temyizi Yönünden

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,

B. Davalı İdarenin Tapu Kayıt Maliki ...'a İlişkin Temyizi Yönünden

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine,

C. Kamu Düzenine İlişkin Hususlar Yönünden Yapılan İnceleme Sonucu,

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesinin 2022/884 Esas, 2023/468 Karar sayılı kararının hüküm fıkrasının;

a. A bendinin (8) ve (9) nolu alt bendlerinin tümü ile hükümden çıkarılmasına,yerine '' Karar tarihinde alınması gereken 129.105,90TL harçtan peşin ve ıslah harcının mahsubu ile bakiye 111.592,21 TL harcın davalı idareden alınarak Hazineye irad kaydına,davacı tarafından yatırılan 17.425,00TL'nin davalı idareden alınarak davacılara verilmesine'' cümlesinin yazılmasına

b.B bendinin (1)nolu bendinin tümü ile hükümden çıkarılmasına,yerine ''davalı idarece istinaf harcı olan 32.276,49TL yatıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına'' cümlesi yazılmak suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.