Logo

5. Hukuk Dairesi2023/5318 E. 2023/12126 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olması ve emsal satışlara göre değerlendirilmesi gerektiği, mevcut bilirkişi raporunda belirlenen bedelin ise emsal satışlarla uyumlu olmadığı ve taşınmazın değerinin yeniden belirlenmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1601 Esas, 2023/170 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Sason Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/164 Esas, 2021/147 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın dava taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 10.04.2023 tarihli ek kararla temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.

Ek karar davacı vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Dosya içeriğine göre Bölge Adliye Mahkemesince dava miktarı dikkate alınarak temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiş ise de davacının 509.499,00 TL bedel üzerinden davasını ıslah ettiği yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile 168.155,49 TL bedele hükmedildiği, davanın reddedilen kısmının 341,343,51 TL olduğu temyiz kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL'den yüksek olduğu, kararın davacı tarafından temyiz edildiği, anlaşıldığından temyizinin olanaklı bulunduğu kabul edilmelidir.

Bu durumda, temyiz isteminin miktardan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesinin 10.04.2023 tarihli ve 2022/1601 Esas, 2023/170 Karar ... ek kararının kaldırılması gerekir.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; ek kararın ortadan kaldırılmasına karar verildikten sonra süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçelerinde özetle; dava konusu Bitlis ili, Sason ilçesi, ... Mahallesi 488 ada 24 parsel ... taşınmaza davalı idare tarafından kamulaştırma yapılmadığı halde, fiilen el atıldığını, bu nedenle taşınmazın el atılan kısmının bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Sason 7. Jandarma Tabur Komutanlığı için inşa edilen hizmet binasına ulaşım sağlayan yol güzergahında olduğunu yapımı devam eden inşaata ve anayola ulaşımın başka türlü olamayacağını ve arazinin mecburen kullanıldığını, bu hususun yapılacak keşifte de ortaya çıkacağını, davalı idarenin 2942 ... Kamulaştırma Kanunu'na (2942 ... Kanun) göre kamulaştırma sürecinin devam ettiğini davacının açmış olduğu davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen taşınmazın tapusunun iptali ile tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yargılamanın duruşmalı olarak yapılarak usul ve kanuna aykırı olan Sason Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/164 Esas, 2021/147 Karar ... kararın ortadan kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın 509.499,36 TL olarak kabul edilmesi gerektiğini, dava masraflarının ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararına dayanak bilirkişi raporlarında objektif değer artışının %600 olarak uygulanmasının açıkça hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın komşu taşınmazlarında böyle bir objektif değer artış oranı uygulanmadığını, bu oran açıkça sebepsiz zenginleşmeye sebebiyet verdiğini, bir diğer hususu ise taşınmazın sulu mu kuru tarım arazisi mi olduğunun tespitinin neye göre yapılacağı belli olmakla beraber bu hususun tespitinin 5403 ... Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu'na göre yapılmadığını; taşınmaza su taşıyabilecek kanal su kuyusu vb. herhangi bir yapının bulunmamasına rağmen taşınmazın sulu olarak tespitinin açıkça usule ve mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C . Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırmasız el atılan arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak usul ve kanuna uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre belirlenen el atma bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesinin doğru olduğu, taşınmazların bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre belirlenen bedelin uygun olduğu, bilirkişi kurulunca belirlenen objektif değer artırıcı unsur oranı ile kapitalizasyon faiz oranının taşınmazın konum ve niteliğine uygun düştüğü, böylece mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık görülmediğinden taraf vekillerinin istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; yol sonrası taşınmazın diğer kısımlarında heyelan oluştuğundan kullanılamaz hale geldiğini, gözcü kulesi çevresinin telle çevrildiğinden kullanılamaz hale geldiğini, dava konusu taşınmaz mücavir alan içerisinde kaldığından arsa olarak değerlendirilmesi gerektiğini, bilirkişi raporları arasındaki çelişkinin giderilmediğini, arazi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, tespit edilen bedelin düşük olduğunu ileri sürerek ve resen belirlenecek nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazların değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun)

369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ... kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa ... olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar ... kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 ... Kanun'un 11 ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya içindeki delil ve belgelere, Sason Belediye Başkanlığı yazısı ve parsel sorgulamadan yapılan incelemeye göre, dava konusu Batman ili, Sason ilçesi, ... Mahallesi 488 ada 24 parsel ... taşınmaz arsa niteliğindedir.

3. Bu durumda 2942 ... Kanun'un ... takdir esaslarını belirten 11 inci maddesinin birinci fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur. Bu itibarla, emsal satışların değerlendirme tarihindeki karşılıklarının fiyat artış endekslerinin uygulanması suretiyle tespiti, bundan sonra emsal ile dava konusu taşınmazın eksik ve üstün yönlerinin neler olduğu ve oranları açıklanmak suretiyle değer biçilmesi gerekir.

4. Dava konusu taşınmaza yakın ve benzer konumda bulunan 496 ada 4 parsel ... taşınmaza 2010 yılında arsa olarak 50,00 TL, 497 ada 3 parsel ... taşınmaza ise 2012 yılında 60,00 TL değer biçildiği ve bu bedellerin 2012/17357 Esas, 2012/21331 Karar ve 2013/14633 Esas, 2013/21521 Karar ... ilâmları ile Dairemizin denetiminden geçerek onandığı anlaşıldığından, dava konusu taşınmaza değerlendirme tarihi itibarıyla takdir edilen bedel inandırıcı değildir.

5. Bu durumda taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibarıyla emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden kararın bozulması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Bölge Adliye Mahkemesince verilen 10.04.2023 tarihli ek kararın ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Davacı vekilince temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.