"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1680 Esas, 2023/511 Karar
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/478 Esas, 2022/8 Karar
Taraflar arasındaki 4650 ... Kanun'la değişik 2942 ... Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 ... Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın Maliye Hazinesi adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların davalı ... dahili davalı vekili yönünden esastan reddine, davacı idare vekili yönünden kabulü ile düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi ... köyü 102 ada 19, 21 ve 24 parsel ... taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların Maliye Hazinesi adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekilicevap dilekçesi özetle; davanın usul ve kanuna aykırı olması nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı idarece yapılan işlemlerin usule aykırı olduğunu, irtifak kamulaştırması yapılması işleminde kamu yararının bulunmadığını, müvekkilinin taşınmazı için takdir edilen değerin taşınmazın gerçek değerini yansıtmadığını, müvekkilinin ciddi şekilde hak kaybına uğrayarak mağdur olacağını, haksız ve kötüniyetli davanın reddini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalıların payları oranında ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ve Maliye Hazinesi adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarında dava konusu taşınmazların tarla niteliğinde kabul edilerek bedel tespitinin net gelir yöntemine göre yapılmasının uygun olduğunu, ancak bilirkişilerce ... İl Tarım ve Orman Müdürlüğünden alınan resmi veriler kullanılarak belirlenen m² birim fiyatının (5,049 TL); taşınmazların henüz inşa aşamasında olan organize sanayi bölgesine yaklaşık 15 km mesafede bulunmaları gerekçe gösterilerek, %150 oranında objektif değer artışı uygulanması suretiyle 12,622 TL'ye yükseltilmesinin taraflarınca uygun görülmediğini, %150 oranında uygulanan objektif değer artışı Yargıtay'ın yerleşik içtihatları uyarınca da yüksek olduğunu, Yargıtay'ın istikrar kazanmış uygulamalarına göre; taşınmazın nitelikleri belirtilmeden genel ifadelerle taşınmazın belirlenen metrekare birim fiyatına objektif değer artışının eklenmemesi ve kapitalizasyon faizi belirlenirken esas alınan unsurların mükerrer olacak şekilde objektif ölçü olarak dikkate alınmaması da gerektiğini ancak hükme esas alınan bilirkişi raporlarında objektif değer artışı oranı belirlenirken Yargıtay'ın bahsi geçen yerleşik uygulamalarına riayet edilmediğini, gerekçeli kararın hüküm kısmının A-4 bendinde hükmedilen bedele 07.01.2022 tarihine kadar faiz işletilmesine karar verilmiş ise de Yargıtay uygulamasına göre ilk karar tarihi olan 23.11.2020 tarihine kadar faiz işletilmesi gerektiğini, yine kararın A-5 bendinde davalı ... ... şeklinde geçen ifadenin ... olarak düzeltilmesi gerektiğini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili istinaf başvurusu dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından ön inceleme duruşması yapılmaksızın tensip tutanağı ile keşif günü verilmesi ve işbu keşif neticesinde tanzim edilen bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, taraflar dinlenmeden keşfe çıkılmasının usul ve kanuna aykırılık teşkil ettiğini, davacı idare kamulaştırma bedel tespit ve tescil davaları kapsamındaki tüm dosyaların sulu tarım arazisi olduğunu kabul etmiş bulunduğunu, bilirkişiler tarafından dava konusu taşınmaz için münavebeye sadece buğday, nohut ve arpa ürününün esas alınmasının taraflarınca kabul edilemeyeceğini, dava konusu taşınmazlar sulu tarım arazisi olması sebebiyle taşınmazın bulunduğu bölgede yaygın olarak sebze üretiminin yapıldığını, dava konusu taşınmazlar üzerinde patates, kuru fasulye, şeker pancarı, soğan gibi sulu tarım arazilerinde yetişebilen ürünlerin yetişebileceğini, sulu tarım arazisi niteliğine haiz olan taşınmaza ilişkin olarak sadece buğday, nohut ve arpa ürününün münevebeye seçilmesinin hiçbir surette kabul edilemeyeceğini, dava konusu taşınmazın sulu tarım arazisi olması sebebiyle kapitalizasyon faiz oranının en fazla %4 olarak alınması gerektiğini, objektif değer artışının en az %500 olarak alınması gerektiğini, dava konusu taşınmazlar ... takdir raporunda da ifade edildiği üzere Çorum ... Anayolu ve Sivas- ... yolları ile havaalanı inşaatı yakınlarına yapımı başlanan organize sanayi bölgesine yakın olduğunu, gerekçeli kararın 5 numaralı bendinde geçen ... ... isminin ... olarak değiştirilmesi gerektiğini, tüm bunlara istinaden, yanlış ve eksik değerlendirmelere dayalı bilirkişi raporu hükme esas teşkil etmekte olup işbu haksız, hukuka ve hakkaniyete aykırı rapor doğrultusunda tesis edilen yerel mahkeme kararı müvekkili nezdinde büyük mağduriyetlere yol açtığını belirterek İlk Derece Mahkemesince verilen kararın bedel yönünden kaldırılmasına, yeniden yapılacak yargılama neticesinde hakkaniyete ve hukuka uygun bir kamulaştırma bedeli belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Dahili davalı ... vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; bedel yönünden yerel mahkemece verilen kararı istinaf ettiklerini, değerin gerçek değerin çok altında belirlendiğini, güncel değer üzerinden yeniden değerlendirme yapılması gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazlara buğday, nohut ve arpa münavebesi uygulanıp net gelir metoduna göre değerinin hesaplanması, hesaplama sırasında Tarım ve Orman İl Müdürlüğüne ait 2018 yılı veri cetvelinin temel alınması, taşınmazların kuru arazi vasfında kabul edilmesi, kuru arazi vasfındaki taşınmazlar için kapitalizasyon faiz oranının %5 olarak uygulanması suretiyle metrekare birim değerinin 5.049,00 TL bulunup taşınmazın özelliklerine göre %150 objektif değer artışı uygulandıktan sonra metrekare birim değerinin 12,622 TL bulunması, bu değerin daha önce aynı bölgeye ait aynı kamulaştırma kararı kapsamındaki davalarda da kabul gördüğü ve bu değer üzerinden kamulaştırılan bölümün zemin değerinin belirlenmesine dair karar verilmesi doğru ve uygun bulunmuştur. Her ne kadar, davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından hüküm fıkrasının A-5 bendindeki davalı ... ... diye başlayan kısmın hatalı olduğundan bahsedilmiş ise de, yapılan incelemede İlk Derece Mahkemesi tarafından 09.03.2022 tarihinde tahsis şerhinin hazırlandığı ve bu tashih şerhinde davalı ... ... ifadesinin ... olarak düzeltildiği görüldüğünden bu istinaf sebebi ile ilgili herhangi bir karar verilmesine gerek bulunmadığı anlaşılmıştır. Davacı vekilinin istinaf sebepleri arasında, hüküm fıkrasının A-4 bendinde yer alan ve 19 parsele yönelik hükmedilen bedele kaldırma kararı öncesindeki karar tarihi olan 23.11.2020 tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken kaldırma kararı sonrasındaki karar tarihi olan 07.01.2022 tarihine kadar faiz işletilmiş olmasının hukuka uygun olmadığı ifade edilmiş olup Dairece yapılan değerlendirme neticesinde, gerçekten de 19 parsele yönelik hükmedilen bedele İlk Derece Mahkemesinin ilk karar tarihi olan 23.11.2020 tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken, 07.01.2022 tarihine kadar faiz işletilmiş olması usul ve kanuna uygun bulunmamakla davalı ... ve dahili davalı ...'nin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine, davacı idarenin istinaf başvurusunun kabulü ile düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
3. Dahili davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 ... Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 ... Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... köyü 102 ada 19, 21 ve 24 parsel ... taşınmazlara 2942 ... Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir metodu uygulanarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 ... Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.