Logo

5. Hukuk Dairesi2023/5762 E. 2023/10854 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalının, ana gayrimenkulün ortak alanında mimari projeye aykırı klima montajı yapması nedeniyle açılan müdahalenin önlenmesi, eski hale getirme ve hakimin müdahalesi davasının kabul edilip edilmemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının, ortak alana yaptığı müdahale için gerekli izinleri almadığı ve kat maliklerinin haklarını ihlal ettiği gözetilerek, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/3511 Esas, 2023/455 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 5. Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/1052 Esas, 2020/174 Karar

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi, eski hale getirme ve hakimin müdahalesi davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, Kent apartmanı profesyonel yöneticisi olduğunu, Kent apartmanı 38 nolu bağımsız bölüm malikinin müvekkili yöneticiye yaptığı yazılı şikayet ile 40 nolu bağımsız bölüm malikinin davalı dairesinin dışında apartman dış duvarına klima ve klimanın borularını gelişi güzel takmak suretiyle apartman yönetim planı ile projesine aykırı olarak ortak alanda izin almadan komşularını da rahatsız edecek şekilde tadilat yapıldığının tespit edildiğini, tespit sonrasında davalıya Beyoğlu 37. Noterliğinin 5.10.2017 tarihli ve 19605 sayılı ihtar keşide edildiğini ancak sonuç alınamadığını, A blok 40 No.lu daire maliki davalının, şikayetçi 38 no daire maliki ile komşuluk ilişkisi olduğunu, davalının Haziran 2017 tarihinde evinde yaptırdığı tadilatta klima dış ünitesi ve kablolarının 38 No.lu daire penceresini kapattığını, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 18 -19 uncu maddelerine ve yönetim planına aykırı eylemlerde bulunduğunu, Y.18 HD.8.6.2009 tarihli ve 2009/6120 sayılı kararı göz önünde bulunduğunda kat maliklerinden biri bütün kat maliklerinin 4/5 yazılı rızası olmadıkça ana gayrimenkulün ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesisler yapamayacağını; soğutma cihazlarının ana yapıya zarar vermemesi, dış görünümü bozmaması, diğer kat maliklerini rahatsız etmemesi gerektiğini, ( Yargıtay 5. HD. 1984/9890) ancak davalının klima dış ünitesi ve kablolarını diğer daireleri rahatsız edecek şekilde monte ettirdiğini belirtilerek diğer kat maliklerinin onayı olmaksızın projeye, yönetim planına aykırı olarak takılan klima ve klima hortumlarının 38 nolu Dairenin camını kapatmayacak şekilde, bina rengine uygun bir kutu içersine alınmasını, aksi halde tamamen sökülmesi ve duvarın eski görünümüne döndürülmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kabul anlamına gelmemekle birlikte yöneticinin projeye aykırı yapıların eski hale getirilmesini talep ve dava hakkını kullanabilmesi için yöneticinin kat maliki olması veya kat malikleri kurulunca kendisine özel yetki verilmesi gerektiğini, somut olayda davacının kat maliki olmadığı gibi davacıya kat malikleri kurulunca verilmiş yetki de bulunmadığından davacının dava açma hakkı olmadığını, bu nedenlerle davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın usulden reddi gerektiğini, davacı tarafın beyanları ve talepleri arasında çelişki bulunduğunu, davacının bir yandan söz konusu klima ve aksesuarlarının yönetim planına ve projeye aykırı olduğunu iddia etmiş,diğer yandan söz konusu klimanın apartman rengine uygun bir kutu içersine alınmasını yeterli gördüğünü, şayet davalıca konulan klima yönetim planına ve projesine aykırı ise söz konusu aykırılığın apartman rengine uygun bir kutu içerisine alınması ile giderilemeyeceği, söz konusu talep bile davalı tarafından takılan klimanın yönetim planına ve kat maliklerinin uygulamasına aykırı olmadığını kanıtladığını, binanın dış cephesinde bir çok kat malikine ait klima bulunmakta, klima ünitesi bulunan diğer kat maliklerini de temsilen açılan dava iyi niyet kuralları bağdaşmadığından davanın reddi gerektiğini, faydalı ve zorunlu cihazlarından olan klimanın kat maliklerinin rızası olmaksızın taşınmazda uygun bir yere monte edilmesi izin verildiği belirtilerek davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın esastan reddine, her halükarda 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2 inci maddesine aykırı, haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddine karar verilmesi talep olunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik inceleme ve ara karara aykırı olarak hazırlanmış bilirkişi raporuna karşı itirazları dikkate alınmadan söz konusu bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu, dava konusu müvekkiline ait klimanın bulunduğu cephede başka klimanın bulunmadığı kanaati hatalı olup, bu yönde bir tespitin bilirkişi raporunda yer almadığı gibi sunmuş olduğu fotoğraflarda da söz konusu cephede bir çok klimanın takılı olduğunun görülmekte olduğunu, yerel mahkemece dava konusu binada klima kullanımına müsaade edildiğinin tespit edilmiş olmasına rağmen, yargı kararı ile müvekkilinin diğer kat maliklerinden farklı bir yaptırıma tabi tutulmasının hukuken korunamayacağını, huzurdaki davanın iyiniyet kurallarına aykırı olduğundan reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesinin açık bir şekilde hukuka aykırılık teşkil ettiğini belirterek kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesi kararında esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de hatalı bir sonuca varılmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi, hakimin müdahalesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2.634 sayılı Kanun'un 18, 19 ve 33 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu ana gayrimenkulde davalının mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.

3. 634 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi uyarınca kat malikleri, gerek bağımsız bölümlerini, gerek eklentileri ve ortak yerleri kullanırken doğruluk kaidelerine uymak, özellikle birbirini rahatsız etmemek, birbirinin haklarını çiğnememek ve yönetim planı hükümlerine uymakla, karşılıklı olarak yükümlüdürler hükmü gözetilerek mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.