"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2627 Esas, 2023/171 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Akşehir 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/305 Esas, 2022/176 Karar
Taraflar arasındaki 2942 sayılı Kamulaştırma Kanun’un (2942 sayılı Kanun) mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... vd. yönünden kabulüne diğer davalılar yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın davalılar ... ve ... yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden reddine karar cerilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçelerinde özetle; dava konusu Konya ili, Akşehir ilçesi, ... Mahallesi 41 parsel sayılı taşınmazın 269.00 m²lik kısmının 05.06.1971 tarihli kamu yararı kararı ile kamulaştırıldığını, kadastro çalışmaları sonucunda; 41 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılan kısmı 311 ada 19 parsel numarası ile yol yeri cinsinden, arta kalan kısım ise 311 ada 18 parsel numarası ile malikler adına tescil edildiğini, davacı idare tarafından 311 ada 19 parsel ile ilgili bedel indirim davası açıldığını ve davanın kabulüne karar verildiğini, 03.12.1974 tarihli kamu yararı kararı ile 311 ada 18 parsel sayılı taşınmazda ilave kamulaştırma yapıldığını, kamulaştırma işlemlerine ilişkin tapu maliklerine noter tebliğlerinin yapıldığını ve kamulaştırma bedellerinin yatırıldığını, kamulaştırma işlemlerinin kesinleştiğini, ancak davalılar tarafından tapuda ferağ verilmediğini, dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vd. vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerine kamulaştırma bedelinin ödenmediğini, kamulaştırma işlemlerinin tamamlanmadığını, davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
2. Diğer davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...’nun hisseleri yönünden reddine, davalı ... yönünden pasif husumet yokluğundan reddine, davalı ... yönünden ise davanın kabulü ile taşınmazın davalı ... adına kayıtlı bulunan tapunun iptali ile davacı idare adına kayıt ve tesciline, karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu 41 parsel sayılı 2625.00 m² yüzölçümlü taşınmazın 269.00 m²lik kısmının 05.06.1971 tarihli kamu yararı kararı ile kamulaştırıldığını, ancak, kamulaştırılan taşınmazın kamulaştırma işlemleri tamamlanmadan yapılan kadastro çalışmaları sonucunda; 41 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırılan kısmı 311 ada 19 parsel numarası ile yol yeri cinsinden, arta kalan kısım ise 311 ada 18 parsel numarası ile kargir depo ve lojmanı cinsinden malikler adına tescil edildiğini, davacı idare tarafından 311 ada 19 parsel ile ilgili Akşehir Asliye Hukuk Mahkemesinde 1972/488 Esas ve 1976/328 Karar sayılı dosyası ile bedel indirim davası açıldığını ve davanın kabulüne karar verildiğini, 03.12.1974 tarihli kamu yararı kararı ile 311 ada 18 parsel sayılı taşınmazda ilave kamulaştırma yapıldığını, kamulaştırma işlemlerine ilişkin tapu maliklerine noter tebliğlerinin yapıldığını ve kamulaştırma bedellerinin yatırıldığını, kamulaştırma işlemlerinin kesinleştiğini, tapu maliklerinin Tapu Müdürlüğünde ferağ işlemini tamamlamadıklarını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılardan ...'nun 01.05.2020 tarihinde vefat ettiği ve geriye mirasçı olarak evlatları ..., ..., ... ve ...'nun kaldıklarının anlaşıldığı, İlk Derece Mahkemesinin davanın kabulüne yönelik verdiği ilk karar tarihinden önce davalılardan ... vefat etmiş olduğuna göre mirasçı olarak ... haricindeki mirasçılarının vekili sıfatıyla Avukat ... tarafından İlk Derece Mahkemesinin ilk kararı istinaf edilmiş ise de, paydaş davalı ...'nun karar tarihinden önce vefat etmiş olmasından dolayı ölü kişi taraf ehliyetine sahip olmadığından ve müvekkilin ölümü ile vekâlet sona ereceğini, tapu kayıtlarında muris anneleri ...'nun vefatından evvel de paydaş olan ..., ... ve ... yönünden Avukat ...'nın vekil sıfatının devam ettiği hususu dikkate alındığında müteveffa ...'nun mirasçılarından hükmü istinaf eden mirasçılarının payına yönelik açılan davanın reddi gerekeceğini, karar tarihinde vefat etmiş bulunan ...'nun hissesi yönünden de (esasen ... mirasçısı olup mahkemenin ilk kararını istinaf etmeyen ... (...) nun payı yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğinden) davanın reddine karar verilmesi hatalı olduğu, davalı paydaş ...’in (...) payı yönünden de infazı kabil bir tescil hükmü kurulması gerekirken İlk Derece Mahkemesince yanılgılı bir değerlendirme yapılarak davalı ...’in (...) dava tarihi itibarıyla taşınmazlarda muris ... yönünden hissesi bulunmadığından bahisle ... yönünden açılan davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi isabetli olmadığı gerekçesiyle yeniden esas hakkında karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf nedenlerini tekrar ettiği, ayrıca idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanunu’nun mülga 17 nci maddesi uyarınca tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun’un mülga 17 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmazların davalı idare tarafından 15.06.1971 ve 03.12.1974 tarihli kamu yararı kararları uyarınca kamulaştırılmasına karar verildiği, kamulaştırma tarihinde tapu malikleri ... ve ...’na kamulaştırma evraklarının tebliğe çıkartıldığı, ancak kamulaştırma bedelinin depo edildiğine dair bir bilgi ve belgeye dosya arasında rastlanmadığı anlaşılmaktadır.
3. İlk Derece Mahkemesinin 03.07.2020 tarihli ve 2017/225 Esas, 2020/203 Karar sayılı kabul kararına karşı istinafa gelmeyen davalı ... (...) ve ... yönünden davacı idare lehine vekâlet ücretine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak "Davacı idare lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalı ... (...) ve ...’ten alınarak davacı idareye verilmesine" cümlesinin yazılmasına, hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
08.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.