Logo

5. Hukuk Dairesi2023/5796 E. 2023/11799 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacıya ödenmesi hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın tamamının değil, davacının hissesi oranında terkinine karar verilmesi ve tapu kaydındaki takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmaması hususlarının kamu düzenine ilişkin olduğu ve resen gözetilmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bu hususlarda düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/242 Esas, 2023/628 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gebze 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/41 Esas, 2021/196 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili, Çayırova ilçesi, ... Mahallesi 15159 parsel sayılı taşınmaza davalı idarece kamulaştırma yapılmaksızın el atıldığını ileri sürerek taşınmazın bedelinin ödenmesine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; idarece elatıldığının kabul etmemekle birlikte el atma durumunun idarelerine sorulması gerektiğini, haksız davanın reddine karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, belirlenen bedelin davalı idareden tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki takyidatların bedele yansıtılması gerektiğini, emsal taşınmazın doğru alınmadığını, emsal karşılaştırmasının uygun yapılmadğını, m² birim değerini kabul etmediklerini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın 1/1000 ölçekli imar planında kaldığı, kadastral parsel niteliğinde olduğu, aynı parselle ilgili daha evvel arsa vasfında kabul edilerek kurulan hükmün Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2021/692 Esas, 2021/8552 Karar sayılı kararı ile onandığı da dikkate alındığında arsa vasfında değerlendirilmesinde isabetsizlik görülmediğini, örnek kararlar dikkate alındığında, işbu dosyada 2020 yılı için m² birim fiyatının 1.860,00 TL olarak belirlenmesinin yerinde olduğunu bu nedenle davalı vekilinin, usul ve kanuna uygun hükme yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkil tarafından el atıldığını kabul etmemekle birlikte el atma tarihinin net olarak belirlenmediğini, vekâlet ücretinin gerekçesinin anlaşılamadığını, tazminat miktarının fahiş belirlendiğini, taşınmazın tarla vasfında olduğunu, emsalin doğru alınmadığını, emsal karşılaştırmasının uygun yapılmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde, aynı bölgeden Dairemize intikal eden ve denetimden geçen dosyalar dikkate alındığında bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Dava konusu taşınmaza 1983 yılından sonra fiilen el atıldığından nispi vekâlet ücretinin hüküm altına alınması yerindedir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

5. Dava konusu taşınmazın davacının payı oranında terkini yerine tamamının terkinine karar verildiği ve tapu kaydında yer alan takyidatların hüküm altına alınan bedele yansıtılması yönünde hüküm kurulmadığı, bu hususların kamu düzenine ilişkin olup, resen gözetilmesi gerektiğinden kararın bozulması gerekir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

1. Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının reddine,

2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (4) numaralı bendinde yer alan “ve taşınmazın tamamı olan 8565 m²lik kısmına” ibaresinin çıkartılmasına, yerine “taşınmazın, davacının payı oranında tapu kaydının iptali ile” ibaresinin eklenmesine, devamla hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak; “Dava konusu taşınmazda bulunan takyidatların hükmedilen bedele yansıtılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.