"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2208 Esas, 2022/2368 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bulancak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/255 Esas, 2022/171 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın irtifak bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmesi üzerine kararın kesin olduğu gerekçesiyle 19.10.2022 tarihli ek kararla temyiz isteminin reddine karar verilmiştir.
Ek karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Dosya içeriğine göre Bölge Adliye Mahkemesince dava miktarı dikkate alınarak temyiz dilekçesinin miktardan reddine karar verilmiş ise de hüküm altına alınan ve temyize konu edilen toplam miktar 447.826,27 TL olup Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 107.090,00 TL' nin üstünde kaldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda temyiz dilekçesinin miktardan reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; 19.10.2022 tarihli ek kararın ortadan kaldırılması gerekir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra; süre, kesinlik, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait Giresun ili, Bulancak ilçesi, ... Mahallesi, 115 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinden enerji nakil hattı geçirildiğinden bahisle kamulaştırmasız el atma nedeniyle irtifak hakkı bedelinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde; öncelikle süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmesini, kesin hüküm, görev, derdestlik ve husumet itirazlarının da mahkemece dikkate alınarak esasa girilmeden önce davanın bu yönlerden de reddine karar verilmesini talep ettiklerini, dava konusu taşınmazda 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu (2942 sayılı Kanun) hükümleri uyarınca kamulaştırma işlemleri ikmal edildiğini ve irtifak haklarının tapuya tescil edildiğini, noter tebliğinin usulüne uygun yapıldığını, tebligat tarihinden itibaren 30 gün içinde bedel arttırım davası açılmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca davacının dava açmadan önce uzlaşma başvurusu olmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini, dava konusu taşınmaza müvekkil idare tarafından enerji nakil hattı geçirildiğini, müvekkili olan idarenin bu kamu hizmetini yerine getirirken gerek kamu yararı kararı gerekse de diğer idari işlemler yapılmak suretiyle enerji nakil hattı tesis ettiğini, davaya konusu taşınmaza isabet eden parsel için belirlenen kamulaştırma bedelinin müvekkili idare tarafından Ziraat Bankası/Bulancak Şubesi vasıtasıyla hak sahipleri adına yatırıldığını, dava konusu taşınmazdan, Bulancak Asliye Hukuk Mahkemesinin sayılı kesinleşmiş ilamı ile 5.740,00 m²lik kısım üzerinde Türkiye Elektrik Kurumu Genel Müdürlüğü lehine istimlak yoluyla irtifak hakkı tesis edilerek tapuda tescili gerçekleştirilerek infaz edildiğini, 2942 sayılı Kanun’un 17 nci maddesi gereğince dava konusu parselde müvekkili idare lehine irtifak hakkının tesciline dair verilen Bulancak Asliye Hukuk Mahkemesinin 1971/122 Esas, 1971/122 Karar sayılı kararı bu dava için kesin hüküm oluşturduğunu, dolayısıyla kesinleşmiş bir mahkeme kararları olduğunu, buna istinaden tesciller yapıldığını, kesinleşmiş bir tescil kararı varken anılan mahkeme kararını yok sayarak tarafları, konusu ve sebebi aynı başka bir dava açılmasının mümkün olmayacağını bildirerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın bir aylık hak düşürücü süre geçtiğinden bahisle reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacıya yüklenmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve el atma tazminatının tespiti ile davalı idareden tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava her ne kadar kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası olarak açılmış ise de bedel arttırım davası olup 30 günlük dava açma süresinin geçtiğini, 3420 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrasında düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin de geçtiğini, dava konusu taşınmaz hakkında kamulaştırma işlemlerinin ikmal edildiğini ve tapuya tescil edildiğini, noter tebliğinden itibaren 30 günlük süre içinde dava açılmadığından Bulancak Asliye Hukuk Mahkemelerinde tescil davaları açılarak kamulaştırma işlemlerinin tamamlandığını, dava konusu taşınmaz hakkında açılan Bulancak Asliye Hukuk Mahkemesinin 1971/122 Esas, 1971/122 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde noter tebliğlerinin usulüne uygun olarak yapıldığının anlaşıldığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, bilirkişi raporunda belirlenen değer düşüklüğü oranının yüksek olduğunu, el atma tarihindeki niteliğine göre taşınmazın değerinin belirlenmesi ve 2942 sayılı Kanun'un Ek 3 üncü maddesi uyarınca değerinin tespit edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın kamulaştırma evrakının maliklere noter kanalıyla usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğine dair dosya içinde belge bulunmadığı, noter evraklarının davalı tarafça dosyaya sunulmadığı yukarıdaki açıklamaların ışığı altında geçerli bir kamulaştırmadan bahsedilemeyeceği davacı tarafın kamulaştırmasız el atma davası açmakta haklı olduğu anlaşıldığı, davaya konu taşınmazın kadastro tutanağı celp edilmiş olup kadastro tutanağının tetkikinde beyanlar hanesinde davaya konu taşınmaz üzerinde pilonunun bulunduğunun yazılı olduğu yine taşınmazın tapu kaydında pilonunun Tek Genel Müdürlüğüne ait olduğunun yazdığı buna göre taşınmaz üzerindeki pilon yeri bakımından 30 günlük hak düşürücü süre geçtiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, taşınmaz üzerinden geçen irtifaka ilişkin gerek tapu kayıtlarında gerekse mahkememizce celp edilen kesinleşmiş kadastro tutanağında herhangi bir şerhin bulunmadığının anlaşıldığı, davaya konu taşınmazın el atma tarihi itibarıyla arsa vasfında olduğu, emsal karşılaştırması yapılarak davaya konu taşınmazın m² değerinin belirlenmesinde, taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirlenmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava değeri 447.826,27 TL olup istinaf kararının miktar itibarıyla kesin nitelikte olmadığını, bu nedenle temyiz talebinin reddi kararının hatalı olduğunu, ayrıca istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu mâliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılarak enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, irtifak hakkı karşılığının tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un geçici 6 ncı maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespiti ile davalı idareden tahsiline karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamıştır.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı harçların istek halinde davalı idareye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
20.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.