Logo

5. Hukuk Dairesi2023/6783 E. 2024/847 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, bedele yasal faiz uygulanıp uygulanmayacağı ve vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasını iptal etmesine rağmen, davanın iptal kararından önce açılmış olması ve Anayasa'nın 153. maddesi gereğince iptal kararlarının geriye yürümemesi gözetilerek, fark kamulaştırma bedeline davanın açıldığı tarihten 4 ay sonrasından itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği, ayrıca AİHM ve Anayasa Mahkemesi kararları uyarınca davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2012/288 Esas, 2013/92 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Gaziantep ili, Şehitkamil ilçesi, ... köyü 112 ada 160 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kıymet takdir raporunda belirlenen değerin düşük olduğunu belirterek arsa vasfı ile taşınmaz bedelinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığı için faiz işletilmesi ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Meyve bahçesi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Zira, davalının bu noktada bir temyiz itirazı bulunmamaktadır.

3. 01.08.2023 tarihli ve 32266 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 05.04.2023 tarihli ve 2022/83 Esas, 2023/69 Karar sayılı kararı ile 04.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı Kanun’un 24.04.2001 tarihli ve 4650 sayılı Kanun’un 5 inci maddesiyle değiştirilen 10 uncu maddesine 11.04.2013 tarihli ve 6459 sayılı Kanun’un 6 ncı maddesiyle eklenen dokuzuncu fıkrası iptal edilmiştir. Dava 01.08.2023 tarihinden önce açılmıştır. Anayasa’nın 153 üncü maddesinin beşinci fıkrasında yer alan; “İptal kararları geriye yürümez.” hükmü ve Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun; “Her davada açıldığı tarihte tespit edilen vaziyet hükme ittihaz olunması iktiza eylemesine…” gerekçesini içeren 28.11.1956 tarihli ve 15/15 sayılı kararı ile; “Her dava açıldığı tarihteki fiili ve hukukî duruma göre karara bağlanır.” genel hukukî prensibini hâvi Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.05.2017 tarihli ve 2017/3-990 Esas, 2017/954 Karar sayılı kararları nazara alındığında fark kamulaştırma bedeline 2942 sayılı Kanun’un 10 uncu maddesinin dokuzuncu fıkrası gereğince davanın açıldığı tarihten 4 ay sonrasından başlamak üzere yasal faiz uygulanması gerekmektedir.

4. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerekir.

Ne var ki; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasında ayrı bir bent olarak "Hükmedilen bedele 28.07.2012 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine" cümlesinin yazılması ve 5 inci bendin tamamen çıkarılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının ilgiliye iadesine,

23.01.2024 tarihinde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.01.2004 tarihli ve 2004/10-44 Esas, 2004/19 Karar sayılı kararı ve müstakar kararlarında Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının derdest davalara uygulanacağına dair bizim de iştirak ettiğimiz kabulü nazara alınarak; kamu düzenine ilişkin olmayan faiz hakkındaki talebin, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 26/1 inci maddesinde düzenlenen “Taleple bağlılık ilkesi” kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden, davalı tarafın açıkça yasal faiz dışında uygulanması istenilen bir talebi de dosya kapsamında bulunmadığından sonucu itibarıyla katıldığım Dairemiz çoğunluğu tarafından verilen kararın Değerlendirme bölümünün 3 No.lu bendinde yazılı olan gerekçesine açıkladığım bu nedenlerle katılmıyorum. 23.01.2024