"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/200 Esas, 2021/651 Karar
KARAR : Ret
Taraflar arasındaki kat malikleri kurulu toplantısında alınan kararların iptali davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonunda; Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davalı yönetiminin bulunduğu iş hanı 302 bağımsız bölümün malikleri olduğunu, ... tarihi ve mimari değeri müseccel bir yapı olup ... Caddesi, Asmalı mescit Mahallesi 315 ada 66 parselde tapuya kayıtlı olduğunu, iş hanının son genel kurul toplantısının 24.02.2007 günü yapıldığını ve yönetici seçildiğini, toplantıda ...'ın seçildiği bildirilmiş ise de yapılan seçim "şekli" olup kanunun amir olduğu usul ve esaslara uygun seçim olmadığını, öncelikle son genel kurulun son 3 yıldaki ilk toplantı olduğunu, 06.11.2004 tarihinden beri genel kurulun toplanmadığını, toplantıya çağrı usulünün de kanuna uygun olmadığını, tüm üyelere usulüne uygun çağrı yapılmadığını, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 29 uncu maddesinin birinci fıkrası ile öngörülen önemli çağrı usulüne de riayet edilmediğini, kanun'un ihlal edildiğini, genel kurul toplantısında 634 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesi gereğince sayı ve arsa payı bakımından ekseriyet koşulunun yerine getirilmediğini, ayrıca kanunen 634 sayılı Kanun'un 37 nci maddesi uyarınca tanzimi gerekli olan "işletme projesi" tebliğ, tanzim, tatbik biçiminin de kanuna aykırı olduğunu projede derç edilmesi gereken kanuni unsurların eksik olduğunu, iptali istenen işletme projesine göre geçmişte ... ön cephe boyası ile ilgili belediye kararlarının davacılara tebliğ edilmeden kiracısına icra işlemi yapıldığını, Elhamra Hanın sembolü olarak bilinen ve bu yüzden ... ile özdeş kabul edilen "asansör kabini" kat maliklerinin tüm itirazlarına ve yasal korumaya rağmen yerinden söktürüp bir kat malikine verildiğini, davalı yönetiminin 24.02.2007 günlü genel kurul toplantısı ve yönetici seçiminin ve diğer tüm kurul işlemlerinin yönetim ve Anayasa'ya aykırı olması nedeniyle iptaline, hukuken var olmayan ve usulüne uygun olarak tüm maliklere tebliğ edilmeyen ve hukuken kesinleşmeyen işletme projesinin iptaline, yönetici ... 634 sayılı Kanun'un 36 ncı maddesinin son fıkrası gereğince defter kapanışları notere yaptırılmadığından 634 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesinin son fıkrası gereğince para cezasına çarptırılmasına 634 sayılı Kanun'un 34 üncü maddesinin yedinci fıkrası 34/7 zımnında haklı sebepler olduğundan görevden alınmasına topladığı aidat ve avansların iadesine, bunların geri ödenmesine, ödenmesine kadar yasal faiz yürütülmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Genel Kurul kararlarının iptali talebinin genel kurul yapılmasına, takiben yedi günlük süre içerisinde istenmesi gerektiğini, 04.07.2007 tarihli dilekçesi ile davanın 5 ay sonra açıldığını, davanın süre yönünden iptali gerektiğini, davada yönetici ...'ın hasım olarak gösterildiğini, genel kurul iptalinde husumetin yöneticiye tevdih edilmesine olanak olmadığını, genel kurul kararında husumetin toplantıya katılan bağımsız bölümlerin maliklerin yönetilmesi gerekirken buna riayet edilmediğinden davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, 634 sayılı Kanun'un 30 uncu maddesinin birinci fıkrasına göre kat malikleri kurulu, kat maliklerinin sayı ve arsa payı bakımından yarısından fazlası ile toplanacağını ve oy çokluğuyla karar verileceğini, davacılardan Fulya İşkeceli'nin bağımsız bölüm maliki olduğunu, diğer hissedarın ise yurt dışında ikamet eden kızı olduğunu, ...'nin onun vekili olduğunu, vekâlete istinaden dava açıldığını, davacı tarafın "işletme projesi" ile ilgili itirazlarının mesnedi olmadığını, 634 sayılı Kanun'un 37 nci maddesinin birinci fıkrasının bulunduğunu, olayda yöneticinin 634 sayılı Kanun'un 37 nci maddesine dayanarak gösterilen projesi, davacının imzası ve iştiraki ile kat malikleri kurulunca ittifakla kabul edildiğini, davacının yıllardır aidat borçlarını ödemediğini, davalının 1984'den bu yana yöneticilik yaptığını belirtilerek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin 03.06.2016 tarihli ve 2017/2660 Esas, 2018/7507 Karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, 634 sayılı Kanun'un 38 inci maddesinin sonuna 5711 sayılı Kanun'la eklenen fıkra hükmünde kat malikleri kurulu kararlarının iptali istemine ilişkin davaların, kat maliklerini temsilen yöneticiye husumet yöneltilmesi suretiyle açılabileceği öngörülmüştür. Somut olayda iptali istenilen toplantılar ve bu toplantılarda alınan kararların iptali istemiyle açılan davada husumetin kat maliklerini temsilen site yöneticisine açıldığı gözetilerek bu davanın görüldüğü tarih itibarıyla yürürlüğe girmiş bulunan anılan kanun maddesi uyarınca davalı yönetimin husumet ehliyetinin bulunduğu ve dolayısıyla taraf teşkilinin sağlanmış olduğu gözetilerek davaya bakılıp toplanan ve toplanacak olan kanıtlarla oluşacak sonuç doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken, Kanun maddesi hükmü gözardı edilerek davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiş olması doğru görülmeyerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Birinci Karar
İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin 14.09.2021 tarihli ve 2019/200 Esas, 2021/651 Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; toplantının usul ve kanuna uygun olmadığını, davacılardan ...'e çağrının usulsüz olduğunun bilirkişi raporunda belirtildiğini, davanın süresinde açılmadığı belirtilmiş ise de noter ihtarıyla süresinde alınan kararlara itiraz ettiklerini, kararın eksik araştırma ve inceleme neticesinde verildiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, hakimin müdahalesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 3 üncü ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Davacı tarafça iptali istenilen toplantının olağanüstü kat malikleri kurulu toplantısı olduğu anlaşılmaktadır.
3. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi yerindedir.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davacılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
20.11.2023 tarihinde oybirliği ile karar verildi.