"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/518 Esas, 2023/1367 Karar
KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/112 Esas, 2022/288 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Muğla ili, Fethiye ilçesi, ... Mahallesi, 2712 ada 2, 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlarda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı idare tarafından kamulaştırılması istenen taşınmazlara ilişkin kıymet takdir komisyonu tarafından tahmini bedel tespit formu düzenlendiğini ve müvekkili şirketin uzlaşmaya çağrıldığını, kıymet takdir komisyonunca belirlenen taşınmaz bedelinin çok düşük olduğunu, bu nedenle uzlaşma sağlanamadığını belirterek keşif ve bilirkişi incelemesi sonrasında müvekkili şirkete ait taşınmazların kamulaştırılmasına ilişkin gerçek değer ve değer kaybının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazların arsa niteliğinde kabul edilmesinin hatalı olduğunu, tescil kararı verilmesi gerektiğini, bilirkişi raporunun hatalı düzenlendiğini, dava konusu taşınmazların tarım arazisi niteliğinde olduğunu, seçilen emsalin uygun olmadığını ve dava konusu taşınmazlar ile yüzölçümü ile uyumsuz olduğunu ve dava konusu taşınmazların emsal taşınmaza göre daha değerli bulunduğunu, kıymet takdir raporunda belirlenen değer ile hükme esas raporda belirlenen bedel arsında 18 kat fark olduğunu, değer düşüklüğü oranının yüksek belirlendiğini, müvekkili idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması için istinaf isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazların zeminine emsal esasına göre değer biçilmesinde, irtifak hakkı nedeniyle oluşan değer düşüklüğü hesabında, buna göre adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespitinde, dört ay içerisinde sonuçlandırılmayan bedele yasal faiz işletilmesine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; dört ay içerisinde sonuçlandırılmayan davada yasal faize hükmedilmesi doğru ise de mahkemenin faizin başlangıç tarihi hatalı olduğu İlk Derece Mahkemesinin ilk kararının Dairemiz kararı ile kaldırıldığı ve verilen kararın infaz kabiliyetinin kalmadığı dikkate alındığında, tescil yönünden yeni hükümde de karar verilmesi gerekmekte iken, önceki kararda bu hususta hüküm tesis edildiği ve tescile ilişkin kararın kesinleştiği gerekçesiyle tescil yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması hatalı olduğundan İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindek taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergâhı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığı bedelinin tespit edilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.