"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3683 Esas, 2023/1094 Karar
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aksaray 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/362 Esas, 2022/436 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Aksaray ili, Gülağaç ilçesi, ... köyü, 1057 ve 1059 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazların idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların nitelikleri göz önüne alındığında objektif değer artış oranı verilmemesi gerektiğini, bedelin fahiş olduğunu ileri sürmüştür.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazlar için öngörülen objektif değer artış oranının çok düşük olduğunu, münavebeye esas alınan ürün verilerinin hatalı alındığını bedelin düşük olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu arazi niteliğindeki taşınmazlara net gelir metoduna göre değer biçilmesinin ve belirlenen bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinin yerinde olduğu, ancak; taşınmazların nitelikleri göz önüne alındığında objektif değer artış oranının %100 belirlenmesi gerektiği belirtilerek davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınarak değer biçilmesi yöntem itibarıyla doğru olduğu gibi dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri ile dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygun görülmüştür.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca bilirkişi kurulu arazi niteliğindeki taşınmazın, kamulaştırma tarihindeki mevki ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas alarak düzenleyeceği raporda, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurları ve her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek ve ilgililerin de beyanını dikkate almak suretiyle düzenleyeceği gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmazın değerini tespit etmelidir.
5. Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarına göre özel ve dikkate alınması gereken haklı bir neden bulunmadıkça tarım arazilerinin olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden bilimsel yöntemle yapılacak değerlendirmede münavebeye alınacak ürünler için dekar başına elde edilecek ortalama verime, üretim giderine ve toptan satış fiyatına ilişkin olarak ciddi istatistiki bilgilere dayalı olduğu bilinen o yerdeki Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü verilerinin esas alınması gerekmektedir.
6. Buna göre; Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğünden dosyaya getirtilen veriler dikkate alındığında dekar başına ortalama verim miktarlarına uyulmadan ve verilerden ayrılmayı gerektiren nedenler varsa bunlar açıklanmadan değerlendirme yapılmış olması ve ayrıca münavebeye esas alınan ürünlerin dekar başına ortalama üretim gideri (gider kalemleri ayrı ayrı gösterilmek suretiyle) dosyaya getirtilerek bu yönden de rapordaki verilerin uygunluğunun denetlenmemiş olması bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesinin kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.