"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/40 Esas, 2023/246 Karar
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Niğde ili, ..., ... ... Mahallesi 519 ada 20 parsel sayılı akaryakıt istasyonu niteliğindeki taşınmaza usulüne uygun kamulaştırma yapılmaksızın yol yapılmak suretiyle el atıldığını, el atılan yer bedelinin tespiti ile davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; idareye başvuru şartını yerine getirmediğini, gerekli belgeler toplanarak el atmanın varlığının tespit edilmesi halinde, bilirkişi vasıtasıyla bedelinin kanuna uygun olarak tespit edilmesi gerektiğini, idare lehine vekâlet ücreti belirlenmesi gerektiğini davalı idare tarafından kamulaştırmasız el atılmadığının tespiti halinde ise usul ve kanuna aykırı olan davanın redine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
İlk derece Mahkemesinin 26.02.2016 tarihli ve 2014/355 Esas, 2016/124 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin 26.02.2016 tarihli ve 2014/355 Esas, 2016/124 karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal incelemesi yapılmadan dava konusu taşınmaza piyasa rayicine göre değer biçildiğinden, bu rapora göre hüküm kurulması hatalı olup emsal bilgileri getirtilerek yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden, dava konusu taşınmazın tüm tedavüllerini gösterir takyidatlı tapu kaydı dosya arasına alınmadan, eksik inceleme ile hüküm kurulduğundan, dava konusu taşınmazın yol olarak el atılan kısmının tapusunun iptali ile Karayolları lehine yol olarak terkinine karar verilmesi gerekirken, malik hanesi boş olarak yol niteliği ile terkinine karar verildiğinden, davalı idare harçtan muaf olduğu halde, yargılama gideri içinde aleyhine vekalet ve keşif harcına hükmedilmesi, hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma ilamına uyulduğu hâlde, gereklerinin yerine getirilmediğini, emsal alınan taşınmazların uygun nitelikte olmadığını, kamulaştırma bedelinin düşük belirlendiğini, vekâlet ücreti, harç ve yargılama giderlerinin hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın el atma tarihindeki nitelikleri esas alınarak bedelinin belirlenmesi gerektiğini, bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, yeterli araştırma yapılmadan karar verildiğini, bilirkişi raporunun karar vermeye elverişli olmadığını, emsal kıyaslaması kanuna uygun olarak yapılmadığından bedelin fahiş belirlendiğini, emsal alınan taşınmazın uzak ve yüzölçümünün uygun olmadığını, yapı bedelinin ve yapı sınıfının hatalı belirlendiğini ileri sürerek kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki davacılar ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili hususundadır.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine men'i müdahale davası açmağa hakkı olduğuna; ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kanun’un Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 nci maddesi
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu Niğde ili, ... ... ... Mahallesi 519 ada 20 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesine ve alınan rapor uyarınca bedeli davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Bozma öncesi verilen ilk kararın davalı idare vekilince temyiz edildiği, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapı bedeli bozma konusu yapılmadığı halde bu husus gözetilmeksizin, davalı idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilerek fazla yapı bedelinde hükmedilmesi hatalıdır.
5. Davacı davada vekil ile temsil edildiğinden davacı yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan temyiz olunan Mahkeme kararının sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, alınması gereken 2.107,84 TL temyize başvurma harcından alınan 492,00 TL peşin harcın mahsubu ile 1.615,84 TL temyize başvurma harcın alınmasına,
26.02.2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.