Logo

5. Hukuk Dairesi2023/7430 E. 2024/1329 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve tapudan terkinine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca gelir metoduna göre belirlenen bedelin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, taşınmaz üzerindeki yapılara resmi birim fiyatları esas alınarak ve ağaçlara maktuen değer biçilerek ulaşılan kamulaştırma bedelinin hukuka uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1741 Esas, 2023/1561 Karar

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Aydın 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/21 Esas, 2022/96 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Aydın ili, Koçarlı ilçesi, ... Mahallesi 4 ada 38 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; belirlenen kamulaştırma bedelinin çok yüksek olduğunu, objektif değer artışı uygulanmasının hatalı olduğunu, kıymet takdir raporunda belirlenen bedel ile arasında çok fark bulunduğunu ileri sürmüştür.

Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, sulu tarım arazisi niteliğinde kabul edilip, bilirkişi raporunda belirlenen özelliklerine göre %200 oranında objektif değer artışı uygulandığı, taşınmaz üzerinde bulunan ağaçlara yaş, cins ve verim durumlarına göre maktuen değer biçilmesi, yapılara 2021 yılı yapı yaklaşık maliyet tebliği dikkate alınıp, yıpranma oranı mahsup edilmek suretiyle değer biçilmesi doğru bulunduğu, her ne kadar yapı ve artezyen kuyusu kıymet takdir raporunda tespit edilmemiş ise de bu muhtesatın kamulaştırılan alan içinde kalmadığı yönünde davacı idarenin itirazı bulunmadığından bu hususta yeniden araştırma yapılmasına yer olmadığı, taşınmazın DSİ sulama alanında kaldığı için sulu kabul edildiği belirlendiğinden ayrıca artezyen kuyusu bedeline hükmedilmesi Yargıtay 5. Hukuk Dairesi içtihatlarına uygun olduğu, kamulaştırmadan arta kalan kısmın yüzölçümünde ve geometrik şeklinde meydana gelen değişim nedeniyle %10 oranında değer azalışı uygulanmasında bir isabetsizlik görülmediği; ancak taşınmazın arazi olarak kabul edilerek, taşınmaza gelir metoduna göre değer biçilmesi yöntem olarak doğru ise de dava tarihi 2021 olduğu halde 2020 tarihli Koçarlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünün cetvellerinin kullanılması, Yargıtay 5. Hukuk Dairesi ve Dairemizin yerleşik uygulamasına göre arazi niteliğindeki taşınmazlara net gelir yöntemine göre değer tespitinde münavebeye esas alınan ürünlerin üretim masraflarının ekonomik tarım yapmaya engel olacak kadar yüksek alınması doğru olmadığı gibi brüt gelirinin 1/3'ü oranından da az olmaması gerektiğinin gözetilmemesi gerekçesiyle dosya içerisine resen aldırılan Koçarlı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü 2021 yılı münavebe listesi üzerinden karara esas alınan bilirkişi raporunun denetimi yapıldığı buna göre; net gelir 6.427,90 TL/da /2 = 3.213,95 TL/da olması gerektiği halde hükme esas alınan bilirkişi raporunda net gelir 1.770,70 TL alınmış olup davalının istinafı bulunmadığından bu husus aleyhe değerlendirilmediği, kamulaştırma bedelinin davacı idarece ilgili banka şubesine depo edildiği dikkate alınmadan infazda tereddüt yaratacak şekilde davacıdan alınarak davalıya verilmesine dair çelişkili şekilde hüküm kurulması doğru görülmediği, kamulaştırılan kısmın yola dönüştüğü anlaşıldığından 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 999 uncu maddesi uyarınca yol olarak terkini yerine idare adına tesciline hükmedilmesi yerinde bulunmadığı, davacı idare harçtan muaf olduğu halde bu hususun dikkate alınmaması doğru görülmediğinden yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dileçesinde beilirttiği husuları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi ve üzerindeki yapılara resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek, ağaçlara ise maktuen değer biçilerek adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.