"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/663 Esas, 2023/1171 Karar
DAVA TARİHİ: 20.12.2017
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: İstanbul 15. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/1108 Esas, 2022/1496 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar ... ve ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.
Davalı ... vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07.05.2024 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.
Duruşma günü davacılar vekili Avukat ..., davalı ... vekili Avukat ... ile davalı ... vekili Avukat... gelmişlerdir.
Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verildi.
Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin...Mahallesi, ...Sokakta kain tapunun 39 pafta, 1679 ada 116 parselinde kayıtlı Belediye Sitesi ... 1-2-3 bloklardaki ... Apartmanı Yöneticisi ile kat maliklerinin bir kısmı olduklarını, söz konusu binanın 1967 tarihinde inşa edildiğini ve müvekkillerinin o tarihten beri binada ikamet ettiğini, davalı ...'nın aynı taşınmazda ... 3 Apartmanı zemin kat tapuda 37 nolu bağımsız bölüm olan bahçe katlı taşınmazın sahibi olduğunu, bu daireyi diğer davalı ...'na kiraladığını, kiracının adeta binayı yıkarak tadilatlara başladığını ve binanın ortak alanlarını işgal ederek, tapuda mesken olarak kayıtlı bölümün işyerine (restoran) dönüştürüldüğünü, daire içi tüm duvarların yıkıldığını, diğer bağımsız bölümlere ait kömürlüklerin 37 nolu bağımsız bölüme katıldığını, diğer bazı kömürlüklere ulaşımın engellendiğini, açıklanan nedenlerle davalılardan ...'nın maliki olduğu 37 nolu bağımsız bölümün kiracısının apartmanda yıkım ve inşaat faaliyetleri yapmasının binayı depreme dayanıksız hâle getirdiğini, savcılık kararına rağmen izinsiz ve ruhsatsız inşaat faaliyetlerine devam ettiğini, bu nedenle mahkemece devam eden inşai faaliyetlerin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, kiracının taşınmazdan tahliyesine, el atmanın önlenmesine ve taşınmazın eski hâle getirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalılar ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin... Cadddesi 39 pafta 1679 ada 116 parsel kayıtlı, ... 3 Apt., K:4/A, 37 nolu bağımsız bölümün maliki olduğunu, daireyi diğer davalı ...'na 10 yıl süreli kiraladığını, kira sözleşmesi ile birlikte taşınmazın kullanımının kiracıya bırakıldığını, kira sözleşmesinin imzalandığı tarih olan 10.05.2017 tarihinden itibaren taşınmazın fiili kullanıcısı olarak kiracı ...nun taşınmazda bulunduğunu, kira sözleşmesinin imzalandığı tarihten itibaren diğer davalı kiracı tarafından kiralananda onarım, bakım, tadilat adı altında akde aykırı şekilde değişiklikler yapıldığını, haksız şekilde binadaki ortak kullanım alanlarının işgal edildiğini, kiralanana ciddi zararlar verildiğini, kiracının bu eylemleri ile ilgili olarak müvekkiline bilgi vermediği gibi, muvafakatini dahi almadığını, müvekkilinin yurtdışında yaşaması nedeniyle kiracının bu eylemlerden çok geç haberi olduğunu, söz konusu eylemleri durdurması konusunda görüşmeler yaptığını, fakat bir sonuç elde edemediğini, taşınmaz hakkında... Belediyesi tarafından 23.01.2018 tarihinde yapı tatil tutanağı düzenlendiğini, diğer davalı kiracının akde aykırı ve ruhsatsız işlemleri nedeniyle... Belediyesi tarafından müvekkiline 9.993,44 TL idari para cezası ve inşaatın yıkımı kararı verildiğini, müvekkilinin itirazda bulunduğunu ancak sonuç alamayınca İstanbul 10. İdare Mahkemesinin 2017/1933 Esas sayılı dava dosyası ile para cezasının iptali için dava açtığını, müvekkilince kiracıya 2 adet ihtar çekilerek taşınmazı eski hâle getirmesinin istendiğini; ancak kiracının bu ihtarları hiçbir şekilde dikkate almadığını, bunun üzerine müvekkilinin kira sözleşmesinin feshi için ihtarname gönderdiğini, tadilatlar sonrasında... Belediyesi ekipleri tarafından 20.07.2017 ve 18.08.2017 tarihlerinde olmak üzere 2 kez yıkım işlemleri gerçekleştirildiğini, davanın taraflarına karşı ikame edilmiş olmasının hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, müvekkilinin hiçbir sorumluluğunun bulunmadığını, açıklanan nedenlerle husumet nedeni ile davanın reddine, müvekkili açısından her halükarda reddine, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu yerde birden fazla bina bulunduğundan toplu yapı hükümlerinin uygulanması gerektiğini, taşınmazın diğer davalı tarafından müvekkiline 01.09.2017 tarihinden geçerli olmak üzere 10 yıl süreyle "işyeri, büro, cafe, restaurant" olarak kiralandığını,... Belediyesince mecur hakkında yapılan değişiklikler nedeniyle yapı tatil tutanağı düzenlendiğini, müvekkilinin yapı tatil tutanağının gereğini yaptığına dair... Belediye Başkanlığına dilekçe verdiğini, belediyenin yıkıma ve para cezasına dair 212 ve 213 nolu kararlar aldığını, alınan encümen kararları ile hiçbir tebligat yapılmadan uyarısız bir şekilde gece 04:00'da mecurun talan edildiğini, belediye tarafından verilen zararın İstanbul 8. Sulh Hukuk mahkemesinin 2017/92 D.İş nolu dosyası ile 47.800,00 TL olarak belirlendiğini, belediye ekiplerinin daha sonra yine yıkıma geldiklerini ancak yapı tatil tutanağındaki aykırılıklar giderildiğinden tutanak tuttuklarını, buna rağmen 2 gün sonra sabah 06:00 da tekrar yıkıma gelindiğini, mecur ve bahçesinin talan edildiğini, verilen zararın İstanbul 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/110 D.İş nolu dosyası ile 153.810,00 TL olarak tespit edildiğini,... Belediyesinin şikayeti gereğince İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/113183 soruşturma sayılı dosyası ile başlatılan soruşturmada müvekkili hakkında takipsizlik kararı verildiğini, müvekkili hakkında... Belediyesinin haksız eylemleri nedeniyle İstanbul 10. İdare Mahkemesine 2017/2037 Esas sayılı dosyası ile tam yargı davası açıldığını, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosunun 2017/165802 soruşturma ve 2017/106000 soruşturma nolu dosyaları ile Belediye başkanı ve yardımcıları hakkında soruşturma başlatıldığını, müvekkilinden rüşvet istemeleri nedeniyle görevlerinden alınmış olduklarının Sabah Gazetesi haberinde yayımlandığını, davacıların asılsız ithamlara dayalı davanın reddi gerektiğini, davalı kiracının binanın ortak yerlerini yıkıp zarar verdiği iddiasının asılsız olduğunu, davaya konu yere ait 17.07.1968 tarihli yönetim planının 4 üncü maddesinde bahçenin davalı müvekkilinin kiracısı olduğu mecura ait olduğunun açıkça düzenlendiğini, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 18 inci ve 33 üncü maddelerine dayalı olarak davalı kiracının tahliyesi isteminin de reddi gerektiğini, davacıların kötü niyetli hareket ettiklerini, açıklanan nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri ayrı ayrı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve kanunlara aykırı olduğunu, kira sözleşmesinin imzalandığı tarihten itibaren diğer davalı kiracı tarafından kiralananda onarım, bakım, tadilat adı altında akde aykırı şekilde değişiklikler yapıldığını, haksız şekilde binadaki ortak kullanım alanları işgal edildiğini, kiralanana ciddi zararlar verildiğini, kiracı bu eylemleri ile ilgili olarak davacıya bilgi vermediği gibi muvafakat dahi almadığını, yurtdışında yaşaması nedeniyle kiracının bu eylemlerden çok geç haberi olduğunu, öğrendikten sonra kiracı ile söz konusu eylemleri durdurması konusunda görüşmeler yaptığını, fakat bir sonuç elde edemediğini, kendisi yönünden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, davanın kısmen reddine karar verilmesine rağmen vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu, kat maliki olmayan davacılar tarafından davanın açıldığını, dava şartının sağlanmadığını, bilirkişi raporları arasında çelişki olduğunu, çelişki giderilmeden karar verildiğini, dava konusu yerin eskiden beri iş yeri olarak kullanıldığını, önceki kiracıların ruhsat alması için davacıların muvafakat verdiğini, önceki kiracı zamanında yapılmış olan eylemlerden davalının sorumlu tutulamayacağını, davalılar tarafından alınan yapı kayıt belgesi ve iş yeri açma ve çalıştırma ruhsatlarının dikkate alınmadığını kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı olduğunun tespit edildiği böylece Mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalılar vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekilleri ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar etmiş ve kararın eksik inceleme neticesinde verildiğini ileri sürmüştür.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar etmiş ve kararın eksik inceleme neticesinde verildiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hâle getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi ve iş yerinin mesken nitelikli eski hâline iadesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 326, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu, 24 üncü ve 33 üncü maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinde; "anataşınmazın ortak yerlerinde kat maliklerinin 4/5'inin yazılı muvafakat olmadıkça tesis ve değişiklik yapılamayacağı" hükmüne yer verilmiş olup, bu muvafakat sağlansa dahi bir bağımsız bölümün niteliğine uygun olarak kullanılmasını engellememesi veya bu tesis ve değişikliğin bağımsız bölüm malikini rahatsız etmemesi Yargıtay uygulamalarıyla kabul edilmektedir.
3. Yukarıda yapılan açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
4. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalılar vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
5. 6100 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesine göre Kanun'da yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir. Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği hâlde, davalılar yararına vekâlet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanunun 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalılar vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. Davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 11 numaralı bendinin sonuna gelmek üzere "Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre takdir edilen 5.500,00 TL vekâlet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalılara eşit oranda verilmesine," cümlesinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden, 21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince belirlenen 17.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalılara ödenmesine,
Davalılardan peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.