"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/105 Esas, 2023/141 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkin asıl ve birleştirilen davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davaların kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, ... Mahallesi, 336 ada 15 parsel sayılı taşınmazın imar uygulamasına tabi tutularak, davacıların hisselerinin bedele dönüştürüldüğünü, bedele dönüştürülen kısma idarece yaptırılan kıymet takdirinin düşük olduğunu, bedele dönüştürülen hisse için takdir edilen bedelin artırılmasını, belirlenecek bedelin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın 27 m² olup üzerinde kamu parseli üzerine taşkın durumda olan davacılara ait iki katlı yapı ile müştemilatlarının bulunduğunu, yerinde yapılacak keşif incelemesinden de anlaşılacağı üzere dava tarihi itibarıyla taşınmaz üzerinden dava dilekçesinde belirtildiği üzere herhangi bir yol geçirilmediği, parselin üzerinde davacılara ait yapı olduğunun görüleceğini, davacılara ait taşınmaza belediyece yapılmış herhangi bir el atma olmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, taşınmazın imar planında yolda kalması kamulaştırma ya da kamulaştırma yapılmaksızın el atma olmadığından açılan davanın hukuki dayanağının olmadığı belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 25.01.2013 tarihli 2009/680 Esas, 2013/14 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin 25.01.2013 tarihli 2009/680 Esas, 2013/14 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun(2942 sayılı Kanun) geçici madde 6'da değişiklik yapan ve 11.06.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6487 sayılı Kanun'un 21 inci maddesi ile getirilen hüküm uyarınca rapor düzenlenmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 09.04.2015 tarihli ve 2014/6 Esas, 2015/1616 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin 09.04.2015 tarihli ve 2014/6 Esas, 2015/1616 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 tarihli ve 29824 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçiçi 12 nci maddesi hükmü uyarınca ek rapor düzenlenmesi gerektiğinden bahisle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; el atmalarının olmadığını, hak düşürücü sürenin geçtiğini, bedel talep edemeyeceklerini, davacıların 27 m² binalarının yola taşkın olduğunu, hükmedilen bedelin fahiş olduğunu, nispi vekâlet ücreti takdirinin hatalı olduğunu ve resen sebeplerin gözetilmesi gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle tesis edilen ipotek karşılığının artırılması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'na eklenen geçici 12 nci maddesi.
3. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki taşınmaza 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi uyarınca uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınarak değer biçilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozma gereklerine uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz dilekçesinde aşağıdaki husus dışında ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
4. Hükme esas alınan 26.12.2022 tarihli ek bilirkişi kurulu raporunda dava tarihi itibarıyla belirlenen toplam bedelin 57.049,46 TL olduğu ve bu bedele hükmedilmesi gerektiği hâlde, birleştirilen dava tarihi itibarıyla güncellenen bedele hükmedilmesi bozmayı gerektirir.
5. 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 tarihli ve 29824 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesinin ikinci fıkrası ile getirilen; “Bu Kanun'un geçici 6 ncı maddesinin üçüncü, yedinci, sekizinci ve on birinci fıkra hükümleri, bu madde kapsamındaki davalar ve icra takipleri için de uygulanır. Devam eden dava ve icra takipleri ise, bu madde hükümlerine göre sonuçlandırılır.” hükmü uyarınca harç ve vekâlet ücretinin maktu olarak hesaplanması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
20.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.