Logo

5. Hukuk Dairesi2023/8965 E. 2024/2639 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı ile davalı idare arasında, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca emsal değer tespiti yapılarak bedel biçilmesi ve davalı idareden tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak, davalı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/912 Esas, 2023/1729 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Erzurum 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/186 Esas, 2023/71 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Erzurum ili, Yakutiye ilçesi, ... mahallesi 11202 ada 162 ve 163 parselde bulunan taşınmazların maliki olduğunu, davacıya ait taşınmazın bir kısmı davalı ... tarafından Erzurum Kuzey çevre yolunun genişletilmesi amacıyla kamulaştırılmaksızın yola katıldığını, böylece davacının taşınmazlarına el koyma gerçekleştiğini ve 14.12.2015 tarihinde tapuya 162 parsel için parselin genel yüzölçümünün 1.022,89 m² ve 163 parsel için ise 3.273,77 m²si karayolları sınırları içerisinde kalmaktadır şeklinde şerh düşüldüğünü, davalı tarafından kamulaştırma işlemi gerçekleştirilmemiş olup davacı taşınmazına haksız el koyma gerçekleştiğini belirterek tüm bu nedenlerle dava konusu taşınmazda haksız el konulan taşınmazlar bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 11202 ada 163 parselin evveliyatının 1832 parsel olduğunu, müvekkili idarenin 16. Bölge hududu Aşkale - Erzurum Horasan Devlet Yolu Erzurum Kuzey Çevre yolu projesi kapsamında 01.11.1990 tarihli ve 1990/242 sayılı Kamu Yararı Kararına istinaden söz konusu taşınmazın 7.260 m2lik kısmı yol inşaat ve emniyet sahasına dahil edildiğini, kamulaştırma işlemleri neticesinde 1832 (eski) parsel ifraz işlemi sonucu 2022 (cinsi yol), 2023 ve 2021 parsellere dönüştüğünü, müvekkili idarece hazırlanan kamulaştırma planı içerisinde kalan 2022 parsel numaralı taşınmazla ilgili olarak kamulaştırma işlemlerinin tamamlandığını, müvekkili idare adına tescil edilip yola terkin edildiğini, müvekkili idarece hazırlanan kamulaştırma planı dışında yer alan 2023 parsel ise daha sonra Kadastro yenileme çalışmaları sonucunda 14.12.2015 tarihli ve 14326 yevmiye numaralı işlem neticesinde 11202 ada 163 parsele dönüştüğünü, 11202 ada 162 parselin evveliyatının 497 parsel olduğunu, müvekkili idarenin 16. Bölge hududu Aşkale - Erzurum Horasan Devlet Yolu Erzurum Kuzey Çevre yolu projesi kapsamında 01.11.1990 tarihli ve 1990/242 sayılı Kamu Yararı Kararına istinaden söz konusu taşınmazın 782 m2lik kısmı yol inşaat ve emniyet sahasına dahil edildiğini, daha sonra Kadastro yenileme çalışmaları sonucunda 14.12.2015 tarihli ve 14326 yevmiye numaralı işlem neticesinde 11202 ada 162 parsele dönüştüğünü belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen davacı payının tapusunun iptali ile davalı idare adına tescili ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle, Yerel mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, dava konusu taşınmazların bitişik parseller olduğunu, her ikisinin de askeri güvenlik bölgesi içinde olduğunu, her iki taşınmazın da aynı değerlendirilmesi gerektiğini davanın reddinin gerektiğini, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi gerektiğini belirterek istinaf sebebi olarak bildirmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın arsa niteliğinde olduğu kabul edilerek, emsal karşılaştırılması yoluyla değerinin tespit edilmesinin ve belirlenen bedellerin davalı idareden tahsiline karar verilmesinin doğru olduğunu, bu hususta davalı idare vekilinin istinaf sebebi olarak ileri sürdüğü hususların yerinde görülmediğini, mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; bedeline hükmedilen taşınmazların kamulaştırmadan arta kalan kısımlar olduğunu, 2015 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22 nci maddesinin (A) bendi kapsamında yenileme çalışmaları sırasında 60 metrelik yol kamulaştırma koridorunu tam olarak çakıştırmadan tescil işlemi yapıldığından arta kalan kısımların fiiliyatta yol olarak gözüktüğünü, İmar planının iptali için dava açıldığını, yargılama sonunda imar planının iptal edilmesi halinde davacının sebepsiz zenginleşeceğini, istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebepleri tekrar ederek ve resen belirlenecek nedenlerle temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4.2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu Erzurum ili, Yakutiye ilçesi, ... Mahallesi, 11202 ada 874 (eski 11202 ada 162 parselden ifrazen) ve 11202 ada 850 (eski 11202 ada 163 parselden ifrazen) parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi ve alınan rapor uyarınca belirlenen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup,temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.