Logo

5. Hukuk Dairesi2023/9548 E. 2024/2354 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davacı idare adına tescili davasında, mahkeme kararının hatalı faiz hesabı ve iade hükmü nedeniyle düzeltilmesi gerekip gerekmediği.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, kamulaştırma bedelinin mahsubundan sonra kalan fark bedele faiz işletirken ilk karar tarihini esas alması ve fazla bloke edilen bedelin iadesine ilişkin hükmün hatalı olması nedeniyle, hükmün bu kısımlarının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/869 Esas, 2021/581 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, ... ilçesi, ... köyü ... parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; idare tarafından teklif edilen bedelin taşınmazın gerçek değerinden düşük olduğunu, müvekkiline ait taşınmazın sanayi imarlı arsa olup müvekkili şirkete ait lojistik merkezi bulunduğunu, yöredeki projeler nedeni ile taşınmazın değerinin oldukça yüksek olduğunu, belirlenen acele kamulaştırma bedelinin gerçek değerden oldukça düşük olduğunu, davanın 4 ay içinde sonuçlanmaması halinde kanun gereği faize hükmedilmesi gerektiğini belirtmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 09.09.2014 tarihli ve 2014/53 Esas, 2014/873 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 21.06.2017 tarihli ve 2017/12918 Esas, 2017/16653 Karar sayılı kararı ile arsa niteliğindeki ... köyü ... parsel sayılı taşınmaz ile emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak zeminine değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Somut emsal olarak incelenen taşınmaz imar parseli, dava konusu taşınmaz ise kadastral parsel olmasına rağmen, tespit edilen bedelden imar düzenleme ortaklık payı indirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, dava konusu taşınmazın tapu kaydından; ... ve ... lehine irtifak hakkı tescil edildiği anlaşılmakla, taşınmaz üzerindeki eski irtifak hakları nedeniyle oluşacak değer düşüklüğünün hesaplamada dikkate alınması için bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması ve tespit edilen bedelden acele kamulaştırmada ödenen bedelin mahsubuyla fark bedele dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden 28.05.2014 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerektiği halde, faiz başlangıç tarihi hüküm fıkrasında açıkça gösterilemeyerek infazda tereddüte yol açılması, nedenleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın kamulaştırma bedelini hesaplanırken kullanılan sayısal değerler tarım ekonomisi ve fen bilimleri kriterlerine uygun olarak ispatlanmalı ve kullanılan her bir veri bilimsel olarak denetlenebilir olacak şekilde tekrardan bir bilirkişi raporu hazırlanması gerekirken mevcut rapora göre karar verilmesinin kamu zararına neden olacağını; ancak temyiz konusu kararda taşınmaz arsa vasfında kabul edilip buna göre kamulaştırma bedeli belirlendiği için kamu zararının oluşmasına neden olduğunu ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırma bedellerinin tespiti ile istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen ve bozma ilamına uyularak verilen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Bozma sonrası tespit edilen bedelden acele kamulaştırma da ödenen bedelin mahsubuyla fark bedele dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin dolduğu tarihi takip eden 28.05.2014 tarihinden ilk karar tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına karar verilmesi gerekirken hükümde bu hususta faiz hükmü kurulmaması hatalıdır.

4. Davacı idare tarafından fazla bloke edilen 6.382,82 TL bedelin davalılar tarafından bankadan çekilmişse çekildiği tarihe kadar varsa işlemiş nemaları ile davalıdan alınarak davacıya iadesine, çekilmemişse işlemiş nemalarıyla davacıya iadesine karar verilmesi gerekirken iade kararının hatalı şekilde yazılması doğru değildir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının;

a) Ayrı bir bent ekleyerek " Bozma sonrası tespit edilen 46.401,02 TL'den acele kamulaştırma bedelinin mahsubu ile11.320,80 TL'ye dava tarihinden dört ay sonrası 28.05.2014 tarihinden ilk karar tarihi olan 09.09.2014 tarihine kadar faiz işletilmesine"

b) Ayrı bir bent olarak "Davacı idare tarafından fazla bloke edilen 6.382,82 TL bedelin davalılar tarafından bankadan çekilmişse çekildiği tarihe kadar varsa işlemiş nemaları ile davalıdan alınarak davacıya iadesine, çekilmemişse işlemiş nemalarıyla davacıya iadesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

28.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.