"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/116 Esas, 2021/316 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya ili, Kocaali ilçesi, ... köyü 105 ada 19 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 02.05.2017 tarihli ve 2016/176 Esas, 2017/177 Karar sayılı kararı ile kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 16/C maddesi gereği tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 29.05.2018 tarihli ve 2018/814 Esas, 2019/1272 Karar sayılı kararı ile kapama fındık bahçesi niteliğindeki taşınmaza net geliri esas alınarak zemine ve üzerindeki tel çite değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın niteliği ve konumuna göre belirlenen objektif değer artırıcı unsur ile kapitalizasyon faiz oranlarının yerinde olduğu, fındığın dekara verim miktarı ve fiyatının dosyaya getirtilen resmi verilerle uyumlu olduğu, bu itibarla mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin 29.05.2019 tarihli ve 2018/814 Esas, 2019/1272 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dosyada bulunan bilgi ve belgelerden tapu maliki davalı ...’un 09.07.2016 tarihinde dava açılmadan önce öldüğü, vekilin vekaletname ile davayı takip ettiği, ancak davalı asilin ölümü ile vekâlet ilişkisinin sona erdiği ve vekilin takip yetkisinin ortadan kalktığı anlaşılmış olup, 2942 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesinin beşinci fıkrasına göre; usulüne uygun olarak açılan kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasında taşınmazın gerçek malikinin öldüğü sabit olursa mirasçıları davaya dahil edilmek suretiyle devam olunacağı hüküm altına alındığından, davalının mirasçılarını gösterir veraset belgesi getirtilip, tespit edilecek mirasçılarına dava dilekçesi tebliğ edilmek suretiyle taraf teşkili sağlandıktan sonra, işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi nedeniyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin 11.08.2016 tarihli ve 2021/116 Esas, 2021/316 Karar sayılı ilamı ile kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve 3402 sayılı Kanun'un 16/C maddesi gereği tapudan terkinine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; yerel mahkemece idare lehine vekâlet ücreti takdirine yer olmadığı yönünde karar verilmiş, bu yönde bir karar verilmesi Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ni ihlal olup vekille takip edilen kamulaştırma davalarında her iki taraf da ayrı ayrı vekâlet ücretine takdir edilmesi gerektiğini, sadece söz konusu kamulaştırma bedelinin çok düşük kaldığı durumlarda vekâlet ücretine takdir edilmemesi yönünde genel bir içtihat mevcut olup idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanun’un (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
07.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.