Logo

5. Hukuk Dairesi2023/991 E. 2023/8058 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti davasında, bedelin hangi yılın resmi verilerine göre hesaplanması gerektiği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma Kanunu'nun 15. maddesi uyarınca, bedelin dava tarihindeki resmi verilere göre hesaplanması gerektiği, bu nedenle 2020 yılında açılan davada 2020 yılı resmi verilerinin kullanılması gerekirken, 2019 yılı verilerine endeks uygulanarak hesaplama yapılmasının hatalı olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1910 Esas, 2022/1808 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Karamürsel Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/287 Esas, 2021/296 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili, Karamürsel ilçesi, ... Mahallesi, 138 ada 45 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmaza davacı idare tarafından düşük bedel belirlendiğini ileri sürerek mahkeme tarafından hakkaniyete uygun bir bedel belirlenmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda %4 kapitalizasyon faiz oranı üzerinden hesaplama yapılmasını kabul etmediklerini, Karamürsel Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/195 Esas sayılı dosyasında dava konusu parselin yan parseli olan 138 ada 47 parsele ilişkin dosyanın bilirkişi raporunda alınan münavebe ürünlerine göre 41,94 TL/m² fiyatına hükmedildiğini, bu kararın Yargıtayca onandığını, eldeki dosyada farklı münavebe deseni kullanılarak belirlenen 79,66 TL/m² fiyatının haksız kazanca sebep olduğundan kabulünün mümkün olmadığını, taşınmazın sulanabilir olmasının sulu tarım arazisi olduğunu göstermeyeceğini, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki %20 objektif değer artışı uygulanmasının hatalı olduğunu, 2020 yılında açılmış olan işbu davada 2020 yılına ait verilerin kullanılması gerekirken 2019 yılına ait tarımsal veriler kullanılarak karar verilmesinin hatalı olduğunu ve idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporuna itirazlarının dikkate alınmadığını, taşınmazın objektif değer artış oranının bilirkişilerce belirlenen %20 oranının çok üstünde olduğunu ve belirlenen bedelin düşük olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın arazi vasfında değerlendirilmesi yerinde olduğu gibi, her ne kadar kapitalizasyon faizinin taşınmazın bulunduğu bölgede uygulandığı üzere %4 olarak esas alınmasında, tapu kaydında bulunan eski irtifakın yaratacağı değer düşüklüğünün dikkate alınmasında, objektif değer artışı oranının ise Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığının aynı bölgeye ilişkin vermiş olduğu kararlarla uyumlu şekilde %20 olarak belirlenmesinde bir isabetsizlik görülmediği, belirlenen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu kanaatiyle mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

2.Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2.Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi yöntem itibarıyla doğru ise de; 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi gereğince açılan tespit ve tescil davalarında değerlendirme, aynı Kanun'un 15 inci maddesi uyarınca dava tarihindeki resmi verilere göre yapılır.

3.Bu nedenle; karar tarihi itibarıyla resmî verilerin oluştuğu gözetilerek dava konusu taşınmaza değerlendirme tarihi olan 2020 yılı resmî verilerine göre değer biçilmesi gerekirken 2019 yılı resmî verilerine endeks uygulanmak suretiyle yazılı şekilde bedel belirlenmesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.