Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1742 E. 2024/7315 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz nedeniyle açılan bedel davasında, belirlenen tazminat bedelinin hukuka uygun olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın bulunduğu yerin imar durumu, emsal satış değerleri ve bilirkişi raporu gözetilerek belirlenen tazminat bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu hükümlerine de aykırılık teşkil etmediği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 39. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1319 Esas, 2023/273 Karar

DAVA TARİHİ: 30.11.2018

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Silivri 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/413 Esas, 2021/155 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemi davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince ecrimisil talebi yönünden davanın reddine, tazminat talebi yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul ili, ...,... Mahallesi 4241 parsel sayılı taşınmazın 14.612,51 m²lik kısmı için Silivri 3. Aliye Hukuk Muhakemeleri 2017/8 D.İş sayılı dosyası ile acele kamulaştırma davası açılarak taşınmaza el konulduğunu, ancak aradan 1,5 sene geçtiğini ve Yargıtayca makul olarak gösterilen 6 aylık sürenin dolduğunu; ancak davalı tarafın halen prosedürü tamamlamadığını, ne uzlaşma görüşmesi yapıldığını ne de bedel tespit davası açıldığını, davalı kuruma noter aracılığıyla ihtarname gönderilerek 7 gün süre verildiğini, ancak ihtarnamenin tebliğ edilmiş olmasına rağmen bugüne kadar herhangi bir işlem yapılmadığından bahisle kamulaştırma bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 4241 parsel sayılı taşınmazın ifraz sonrasında 6909, 6910, 6911 ve 6912 parsel olmak üzere 4 parçaya ayrıldığını, taşınmazın 14.612,51 m²lik kısmının Kuzey Marmara Otoyolu proje güzergahı kapsamında yol inşaat ve emniyet sahası içerisinde kaldığından kamulaştırıldığını, 6911 parsel sayılı taşınmazın 3.207,72 m² yüzölçümlü taşınmazın acele kamulaştırma dosyasından ayrı olarak 26.07.2018 tarihli ve 311 sayılı kamu yararı kararına istinaden idareleri tarafından ek kamulaştırmaya tabi tutulduğunu, taşınmaz maliki ile yapılan satın alma görüşmeleri neticesinde tapuda terkin işlemlerinin yapıldığını, Silivri 3.Aliye Hukuk Mahkemesinin 2017/8 D.İş sayılı dosyasında tespit edilen acele kamulaştırma bedelinin fahiş derecede yüksek hesaplandığını, davacının ecrimisil talebinin vakıalandırılmadığından reddinin gerektiğini belirterek davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, aksi halde esastan reddine, davaya idareleri aleyhine devam edilmesine karar verilmesi halinde dava konusu taşınmazların ... adına tescili ve yol olarak terkinine, tespit edilecek kamulaştırma bedeline taşınmaz üzerindeki takyidatların yansıtılmasına, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ecrimisil talebi yönünden davanın reddine tazminat istemi yönünden davanın kabulüne ve belirlenen kamulaştırmasız el atma tazminatı bedelinden acele el koyma dosyasında ödenen bedel edilerek bakiye bedelin davalı taraftan tahsil edilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın bulunduğu bölgede kapitalizasyon faiz oranının % 5-6 seviyesinde bulunduğunu, objektif değer artışı uygulanmasının haksız ve fahiş olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde, belediye hizmetlerinden yararlanabilecek durumda olup, etrafı da meskun vaziyette bulunan taşınmazı arsa olarak değerlendiren bilirkişi heyeti raporuna göre karar verilmesinin doğru olduğunu, kamulaştırmasız olarak el atılan arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre belirlenen tazminat bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, böylece mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas. 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayriımenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi."

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas. 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulüniin bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın ınevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kantınu'nun 66 ıncı maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...’’karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun’un 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

12.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.