"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/424 Esas, 2022/617 Karar
DAVA TARİHİ : 17.06.2011
KARAR : Kısmen kabul
Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacılar vekilince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin İstanbul ili, Sultangazi ilçesi, Cebeci köyü 14 pafta 586, 587 ve 834 parsel sayılı taşınmazlarda hisse sahibi olduklarını, müvekkillerinin hisse sahibi oldukları taşınmazlar ile ilgili imar uygulaması yapıldığını ve müvekkillerinin hisselerinin bir kısmının bedele dönüştürüldüğünü belirterek bedele dönüştürülen kısmın davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Sultangazi Belediyesi sınırlarında kalsa da davanın açılmasına Gaziosmanpaşa Belediyesinin sebebiyet verdiğini, husumetin dava açılmasına sebebiyet veren kurum üzerinde kalması gerektiğini, aksi halde nüfus oranlarına göre husumetin paylaştırılması gerektiğini, on yıllık zaman aşımı süresinin geçmiş olması nedeni ile davanın zaman aşımına uğradığını, dava konusu taşınmaz için kıymet takdir komisyonu tarafından takdir edilen bedeli yerinde olup davacı tarafın talebinin fahiş olduğunu, dava konusu taşınmazın imar uygulaması görmüş olduğunu ve davacıların hisse bedellerinin gerçek rayiç değerleri üzerinden hesap edilerek bankadaki fon hesabına yatırıldığını, izah edilen nedenlerle davanın reddine, taleplerinin kabul görmemesi halinde husumetin davanın açılmasına sebebiyet veren Gaziosmanpaşa Belediye Başkanlığı üzerinde kalmasına veya husumetin her iki belediyenin nüfus oranlarına göre paylaştırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 25.06.2015 tarihli ve 2011/418 Esas, 2015/196 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; taraflar arasında karar tarihinden sonra 23.11.2015 günlü sulh protokolünün yapıldığı anlaşılmış olup, ayrıca 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 tarihli ve 29824 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) eklenen geçici 12 nci maddesi ile; "24.02.1984 tarihli ve 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanunu'nun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre yapılan imar uygulamalarından doğan idarelerin taraf olduğu her türlü alacak ve bedel artırım davalarında taşınmazın değeri; uygulamanın tapuda tescil edildiği tarih değerlendirme tarihi olarak esas alınmak ve o tarihteki nitelikleri gözetilmek suretiyle tespit edilir. Tespit edilen bu bedel, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi tablosu esas alınmak suretiyle dava tarihi itibarıyla güncellenir ve ortaya çıkan gerçek bedel hak sahibine ödenir. Bu Kanunun geçici 6 ncı maddesinin üçüncü, yedinci, sekizinci ve onbirinci fıkra hükümleri, bu madde kapsamındaki davalar ve icra takipleri için de uygulanır. Devam eden dava ve icra takipleri ise, bu madde hükümlerine göre sonuçlandırılır.” hükmü uyarınca kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 29.11.2022 tarihli ve 2017/424 Esas, 2022/617 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; 6745 sayılı Kanun'a göre değerlendirme yapılmaması gerektiğini, taşınmazın gerçek bedeline hükmedilmesi gerektiğini, sulh protokolünü Belediyelere ait mal ve haklar yönünden var olan haciz yasağı nedeniyle tahsilat imkansız olduğundan kabul etmek zorunda kaldıklarını, Belediyenin kamu gücü kullandığını, davacı aleyhine vekâlet ücreti ve yarılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini ileri sürerek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 17/son maddesi.
3. 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; Dairemizce yapılan incele sonucu; taraflar arasında karar tarihinden sonra 23.11.2015 günlü sulh protokolünün yapıldığı anlaşılmış olup, 6100 sayılı 313 vd. maddelerinde düzenlenen sulh müessessesi taraflar arasındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceği belirtilmiş ayrıca, 20.08.2016 tarihinde kabul edilerek 07.09.2016 tarihli ve 29824 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 6745 sayılı Kanun'un 35 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12 nci maddesi uyarınca arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak üstün ve eksik yönleri ile oranları belirtilmek suretiyle uygulama tarihindeki değerinin biçilmesi gerekirken emsal araştırması ve karşılaştırması yapılmaksızın ve geriye endeksleme suretiyle bedelin belirlenmesi doğru görülmemiştir.
3. Dosya arasındaki 23.11.2015 tarihli protokol gereği tarafların sulh olduklarına ilişkin talep incelendiğinde; 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 18 inci maddesinin (h) bendi uyarınca sulh olunabilmesi için bu hususta Belediye Meclisince alınmış bir kararın olması ve bu kararın da dosyaya eklenmesi gerekir.
4. Dava açıldıktan sonra yürürlüğe giren yasa düzenlemesi nedeniyle bedel düştüğünden, davanın reddedilen kısmı üzerinden davalı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesi ve yargılama giderlerinin tamamından idarenin sorumlu olması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,Davacılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,28.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.