Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2131 E. 2024/8995 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idareden tahsili.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazlarla karşılaştırma yapılarak arsa niteliğindeki taşınmaza biçilen değerin ve davalı idareden tahsiline karar verilmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1558 Esas, 2023/2097 Karar

DAVA TARİHİ : 07.02.2019

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/6 Esas, 2022/24 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine davalı ... Başkanlığı yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... Başkanlığı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Kocaeli ili, ..., Cedit Mahallesi 460 ada 10 parsel sayılı taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın yol yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin davalı idarelerden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konusu taşınmazın müvekili kurumun sorumluluğunda olmadığından husumet itirazı bulunduğunu, davanın taşınmazın bulunduğu ilçe belediyesine yöneltilmesi gerektiğini ve zamanaşımı yönünden davanın reddini talep etmiştir.

2. Davalı ... Başkanlığı vekili cevap dilekçesi özetle; dava konusu taşınmazın kamulaştırılmasının 2015-2019 yılları arası müvekkili belediyece hazırlanan stratejik planda yer almadığını ve müvekkili belediyenin taşınmaz için ödeneğinin bulunmadığını, idarenin işlemlerinden kaynaklı bir zararın olmadığını, bu sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne, davalı ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... Başkanlığı yönünden kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Başkanlığı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı ... Başkanlığı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın üzerinde özellikle müvekkili belediye tarafından fiili el atmaya yönelik hiçbir emare olmadığını, taşınmazın boş bir arsa olduğunu, dosyada belediye aleyhine bir delil olmamasına rağmen belediye tarafından taşınmaza beton dökülerek imar yolu açıldığı yönündeki mahkeme kararının hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazın sadece imar planlarında yol ve konut alanındadır denmek suretiyle hukuki durumunun belirlendiğini, ancak fiili durumuna yönelik kurum tarafından hiçbir müdahalede bulunulmadığını yani taşınmazın fiili kullanımının engellenmediğini, bilirkişi raporunun usul ve kanuna aykırı olarak düzenlendiğini, emsal alınan taşınmazın emsal olma niteliğini taşımadığına ilişkin itirazlarının dikkate alınmadığını, dava konusu taşınmazın değerinin, taşınmazın kendi satışına ilişkin değerler üzerinden hesaplanması gerekirken iş bu hususun dahi değerlendirilmediğini, dosyanın eksik inceleme ve değerlendirme sonucunda karara çıktığını, müvekkili kurumun mağdur olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bilirkişi heyetince taşınmazın arsa vasfında olduğunun kabulü ile dava konusu taşınmazla emsal taşınmazın konum, nitelik ve vergi beyanları itıbarıyla karşılaştırma yaparak benzer özellikleriyle üstün ve eksik yanlarını da belirtmek suretiyle her iki taşınmazı kıyaslayarak dava konusu taşınmazın değerini belirlemelerinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Başkanlığı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... Başkanlığı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “...Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki Kocaeli ili, ..., Mahallesi 460 ada 10 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve alınan rapor uyarınca bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı ... Başkanlığı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Aşağıda yazılı kalan harcın davalıdan alınmasına,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,25.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.