"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2173 Esas, 2023/1609 Karar
DAVA TARİHİ: 17.08.2020
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Erzurum 3. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/460 Esas, 2021/975 Karar
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; yönetim planı, imar ruhsat ve projesi ile tapu kaydına göre davacının taşınmazının bodrum katında bulunan sığınak ve deponun davalı tarafından haksız surette işgal edildiğini, ayrıca davalının yasal hakkı bulunmamasına rağmen bahçeye kamera yerleştirildiğini, davacının mülkiyet hakkı bulunan bahçeden ve ortak alanlardan faydalanmasına engel olduğunu, arzedilen nedenler uyarınca davanın kabulü ile davalının dava konusu taşınmaza haksız müdahalesinin men'i ile intifa karşılığı ecrimisil haklarının saklı tutulmasına, davalının sığınak ve depo olan kısımdan tahliyesi ile boş olarak teslimine, ve tüm yargılama giderlerinin davalı üzerine yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmektedir.
II. CEVAP
Davalı süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının müvekkili ile husumetinin bulunduğunu, dava konusu yerin defalarca satışa konulduğunu, beş kez el değiştirdiğini, davacının taşınmazın daha önceki satışlarından ve el değişmesinden ileri sürdüğü iddiaları öne sürmediğini, davacının müvekkili olan husumeti nedeniyle kötü niyetli hareket ederek davayı açtığını, davacı ile müvekkili arasındaki husumetin Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı 2020/7851 Esas ve 2020/9679 Esas dosyaları ile sabit olduğunu, davalarının halen devam ettiğini, dava konusu taşınmazın ortak alan olduğu, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nda (634 sayılı Kanun) ana taşınmazın ortak yerlerinde projeye aykırı yapılacak tesis ve değişiklikler için tüm kat maliklerinin 4/5’nin onayı gerektiğini, dava konusu taşınmazın kat malikleri tarafından yeterli çoğunluk alınarak mesken olarak kullanılabileceğine yönelik kararların mevcut olduğunu, söz konusu taşınmazın belediye sınırları içerisinde ve belediyenin tüm hizmetlerinden faydalandığını, mevcut olan taşınmazın mesken olarak kullanıldığının aşikar olduğunu, sığınak olarak kullanılan bir yer için emlak vergisi ödenmeyeceğini, elektrik, su ve doğalgaz aboneliği bulunmayacağını, bu durumun da taşınmazın mesken olarak kullanıldığı ortaya koyduğunu, dava konusu yerin site içerisinde yer aldığını, birçok bloktan oluştuğunu, site içerisindeki tüm bodrum katların mesken olarak kullanıldığını, mahkemece verilen kararın hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin ortak kullanım alanını mesken olarak kullanmasına engel olacak kanun hükmü bulunmadığını ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar etmiş ve kararın eksik inceleme sonucu verildiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, müdahalenin önlenmesi ve tahliye istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu ve 33 üncü maddeleri
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dosya içindeki bilgi ve belgelerin incelenmesinden, davalının ana taşınmazın ortak alanlarının meskene çevrilmesi sureti ile kullanıldığı iddiasıyla dava açıldığı, davalının kat maliki olmadığı, ortak yerin kiraya verilmesi yahut davalıya kullandırılması konusunda alınmış bir kat malikleri kurulu kararının da bulunmadığı anlaşılmaktadır.
3. 634 sayılı Kanun'un kat malikleriyle bağımsız bölümleri her ne suretle olursa olsun kullananlar ve yönetici ile aralarında çıkan ihtilaflar nedeni ile uygulanabileceğinden 3. kişi durumundaki davalı ile kat malikleri arasındaki el atmanın önlenmesine ilişkin uyuşmazlıkta, kat mülkiyeti hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekmektedir.
4. Hukuki uyuşmazlıklarada asliye mahkemesinin görevi asıl, sulh mahkemesinin görevi ise istisnadır. Özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye mahkemesinde görülür. Bu durumda mahkemece; davaya konu taşınmazın bulunduğu yer asliye hukuk mahkemesinde bakılmak üzere dava dilekçesinin görev yönünden reddi yerine davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı vekilinin temyiz itirazlarının sair hususlar incelenmeksizin kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.